Kılıçdaroğlu Osmanlı döneminde okusaydı…
18 Nisan 2018 02:00
Kemal Kılıçdaroğlu, dün yine ekran karşısına geçmiş, apaçık bir kasıtla Osmanlı'ya saldırmış.
Diyor ki...
“Hep söylerim, ben Anadolu'nun kuş uçmaz kervan geçmez bir köyünde doğdum. 7 kardeşten üniversiteye giden sadece ben oldum, çünkü ben Cumhuriyet sayesinde okudum. Osmanlı'nın varlığı devam etseydi ben okuyamayacaktım!”
En azından kendinden örnek vermeseydi, iyiydi! Aslına bakarsanız, niye böyle düşündüğünü, neden böyle konuştuğunu da pek anlamadım.
Osmanlı kayıtlarında, "Gelecekte Kemal diye bir adam gelecek. Aman ha aman, sakın ha sakın sakın o adamı okutmayın" diye bir belge olduğuna inanıyor herhâlde!..
Bakın!..
Ağzından çıkan cümlenin toplamı 3 buçuk satır, tamam mı? Ama gelin görün ki Cumhuriyet sayesinde okuyup aydınlandığını söyleyen adam, bu üç buçuk satırı bulan konuşmasını yüzüne gözüne bulaştırıyor, kendini rezil edip çıkıyor.
Şimdi müsaade ederseniz, kullandığı cümleyi parçalara ayırmak ve o parçaları bir anatomici gibi tek tek dikkatlerinize sunmak istiyorum.
Başlayalım...
"7 kardeşten üniversiteye giden sadece ben oldum çünkü ben Cumhuriyet sayesinde okudum" diyor değil mi?
Peki geride kalan diğer 6 kardeş? Bizimki Cumhuriyet döneminde okurken, kardeşleri hangi cumhuriyet döneminde yaşıyordu? Onlar niye Cumhuriyet sayesinde okuyup bunun gibi aydınlanmadı?
Kurduğu cümleden bir diğer parça...
Cumhuriyet'in kuruluşunu överken, Mustafa Kemal Atatürk'e minnet ve şükranlarını sunuyor değil mi?
Güzel...
Peki ama, ülkenin kurucusu ve Cumhuriyet'in mimarı olan Mustafa Kemal Atatürk nerede yetişti? Hangi devletin okullarında eğitim aldı?
Madem bu kıyaslamayı yapıyoruz, o zaman iki döneme ait iki örnek verelim:
Osmanlının yetiştirdiği devlet adamına örnek, Mustafa Kemal Atatürk. Cumhuriyetin yetiştirdiği devlet adamına örnek, Kemal Kılıçdaroğlu...
Elinizi vicdanınıza koyup söyleyin canlarım.
Bir yanda cenk meydanlarında başarıdan başarıya koşan, yıkılmış bir devletin küllerinden yeni bir ülke kuran, Cumhuriyet'i ilan eden Mustafa Kemal Atatürk.
Diğer yanda, Mersin'i Güneydoğu'nun incisi yapan, Kâğıthane'ye Kâğıttepe diyen, oy atacağı sandığı bulamayan, merdivene tersten binen, 7 artı 4'ün toplamını 12 olarak açıklayan ve üst üste 8 seçim kaybetmesine rağmen ortalıkta galip gibi dolaşan Kemal Kılıçdaroğlu...
Ben değil siz söyleyin, hangisi daha iyi?
Geçelim kurduğu cümleden üçüncü parçaya...
"Cumhuriyet herkese ama herkese eğitim ve fırsat eşitliği verdi" diyor değil mi?
E, yalan!..
Cumhuriyet, fırsat eşitliği adına başörtülü kadınlara seçme hakkını verdi. Peki seçilme hakkını verdi mi? Bu hak bundan birkaç yıl önce verilmedi mi?
Başörtülü insanları devlet kurumlarından içeri sokmayan, onlara iş imkânı vermeyen cumhuriyetçiler değil miydi?
Cumhuriyet herkese eşit eğitim hakkı verdiyse, başörtülü kızlar neden okul kapılarından içeri alınmıyordu? Neden onların başlarını açması için ikna odaları kuruluyordu? Neden İmam Hatip mezunu olanların önüne katsayı engeli konuluyordu? Neden "Onlar da gitsin cenaze yıkasın" deniliyordu?
Kemal Bey...
Niyetim sizi üzmek ya da incitmek değil lakin yemin ederim birinci sınıfa giden bir çocuk bile sizden daha fazla Osmanlı tarihi bilgisine sahiptir. Ve yemin ederim, birinci sınıfa giden bir öğrenci bile sizin kadar saçma sapan açıklama yapmaz.
Millet olarak oturmuş, sizi ibretle ve hayretle izliyoruz.
Yani kusura bakmayın ama okuyup da bir şey olamamanın en güzel örneğisiniz. Okumuşsunuz okumasına ama bu size bir şey katmamış. Yani okumuş hâliniz buysa, okumamış hâliniz nasıl olurdu acaba diye merak ediyorum vallahi...
"Okumak cehalet alır, gerisi baki kalır" demişler ya hani...
Bu söz sanki sizin için söylenmiş.
Evet, bir konuda haklısınız. Osmanlı döneminde olsanız, büyük ihtimalle okuyamayacaktınız. Ya da başka bir deyişle tıpkı bugün siyasette çaktığınız gibi okulda da çakacaktınız.
Çünkü Osmanlı IQ numarası ayakkabı numarasından küçük olanlarla vatana, millete faydası dokunmayacak olanları okutmuyordu.
Ama kazara okumuş olsaydınız, büyük ihtimalle padişahı devirmek için İttihat ve Terakki Örgütü'nün içinde bulunur, tıpkı bugünkü gibi ihanet örnekleri sergilerdiniz.
Yani anlayabileceğinizi pek sanmıyorum ama yine de şansımı denemek adına sizi uyarıyorum.
Atatürk Türkiye'yi kurduktan ve Cumhuriyeti ilan ettikten sonra bizi marul gibi ekip yetiştirmedi, tamam mı? Atatürk'ten önce yaşamış bir ecdadımız vardı. Şayet iktidar olma hayalinizi gerçekleştirmek istiyorsanız, o ecdadı kötülemeyi bırakmalısınız.
Zaten Atatürk bu hâlinizi görmüş olsa, "Yarından tezi yok, Osmanlı sistemine geri dönüyoruz. Zararın neresinden dönersek kârdır" derdi.
Ve sanırım sizi CHP'nin başında gördüğü an, eğitimde fırsat eşitliği getirdiği güne lanet ederdi!
Bilmem sizi aydınlatabildim mi?
Diyor ki...
“Hep söylerim, ben Anadolu'nun kuş uçmaz kervan geçmez bir köyünde doğdum. 7 kardeşten üniversiteye giden sadece ben oldum, çünkü ben Cumhuriyet sayesinde okudum. Osmanlı'nın varlığı devam etseydi ben okuyamayacaktım!”
En azından kendinden örnek vermeseydi, iyiydi! Aslına bakarsanız, niye böyle düşündüğünü, neden böyle konuştuğunu da pek anlamadım.
Osmanlı kayıtlarında, "Gelecekte Kemal diye bir adam gelecek. Aman ha aman, sakın ha sakın sakın o adamı okutmayın" diye bir belge olduğuna inanıyor herhâlde!..
Bakın!..
Ağzından çıkan cümlenin toplamı 3 buçuk satır, tamam mı? Ama gelin görün ki Cumhuriyet sayesinde okuyup aydınlandığını söyleyen adam, bu üç buçuk satırı bulan konuşmasını yüzüne gözüne bulaştırıyor, kendini rezil edip çıkıyor.
Şimdi müsaade ederseniz, kullandığı cümleyi parçalara ayırmak ve o parçaları bir anatomici gibi tek tek dikkatlerinize sunmak istiyorum.
Başlayalım...
"7 kardeşten üniversiteye giden sadece ben oldum çünkü ben Cumhuriyet sayesinde okudum" diyor değil mi?
Peki geride kalan diğer 6 kardeş? Bizimki Cumhuriyet döneminde okurken, kardeşleri hangi cumhuriyet döneminde yaşıyordu? Onlar niye Cumhuriyet sayesinde okuyup bunun gibi aydınlanmadı?
Kurduğu cümleden bir diğer parça...
Cumhuriyet'in kuruluşunu överken, Mustafa Kemal Atatürk'e minnet ve şükranlarını sunuyor değil mi?
Güzel...
Peki ama, ülkenin kurucusu ve Cumhuriyet'in mimarı olan Mustafa Kemal Atatürk nerede yetişti? Hangi devletin okullarında eğitim aldı?
Madem bu kıyaslamayı yapıyoruz, o zaman iki döneme ait iki örnek verelim:
Osmanlının yetiştirdiği devlet adamına örnek, Mustafa Kemal Atatürk. Cumhuriyetin yetiştirdiği devlet adamına örnek, Kemal Kılıçdaroğlu...
Elinizi vicdanınıza koyup söyleyin canlarım.
Bir yanda cenk meydanlarında başarıdan başarıya koşan, yıkılmış bir devletin küllerinden yeni bir ülke kuran, Cumhuriyet'i ilan eden Mustafa Kemal Atatürk.
Diğer yanda, Mersin'i Güneydoğu'nun incisi yapan, Kâğıthane'ye Kâğıttepe diyen, oy atacağı sandığı bulamayan, merdivene tersten binen, 7 artı 4'ün toplamını 12 olarak açıklayan ve üst üste 8 seçim kaybetmesine rağmen ortalıkta galip gibi dolaşan Kemal Kılıçdaroğlu...
Ben değil siz söyleyin, hangisi daha iyi?
Geçelim kurduğu cümleden üçüncü parçaya...
"Cumhuriyet herkese ama herkese eğitim ve fırsat eşitliği verdi" diyor değil mi?
E, yalan!..
Cumhuriyet, fırsat eşitliği adına başörtülü kadınlara seçme hakkını verdi. Peki seçilme hakkını verdi mi? Bu hak bundan birkaç yıl önce verilmedi mi?
Başörtülü insanları devlet kurumlarından içeri sokmayan, onlara iş imkânı vermeyen cumhuriyetçiler değil miydi?
Cumhuriyet herkese eşit eğitim hakkı verdiyse, başörtülü kızlar neden okul kapılarından içeri alınmıyordu? Neden onların başlarını açması için ikna odaları kuruluyordu? Neden İmam Hatip mezunu olanların önüne katsayı engeli konuluyordu? Neden "Onlar da gitsin cenaze yıkasın" deniliyordu?
Kemal Bey...
Niyetim sizi üzmek ya da incitmek değil lakin yemin ederim birinci sınıfa giden bir çocuk bile sizden daha fazla Osmanlı tarihi bilgisine sahiptir. Ve yemin ederim, birinci sınıfa giden bir öğrenci bile sizin kadar saçma sapan açıklama yapmaz.
Millet olarak oturmuş, sizi ibretle ve hayretle izliyoruz.
Yani kusura bakmayın ama okuyup da bir şey olamamanın en güzel örneğisiniz. Okumuşsunuz okumasına ama bu size bir şey katmamış. Yani okumuş hâliniz buysa, okumamış hâliniz nasıl olurdu acaba diye merak ediyorum vallahi...
"Okumak cehalet alır, gerisi baki kalır" demişler ya hani...
Bu söz sanki sizin için söylenmiş.
Evet, bir konuda haklısınız. Osmanlı döneminde olsanız, büyük ihtimalle okuyamayacaktınız. Ya da başka bir deyişle tıpkı bugün siyasette çaktığınız gibi okulda da çakacaktınız.
Çünkü Osmanlı IQ numarası ayakkabı numarasından küçük olanlarla vatana, millete faydası dokunmayacak olanları okutmuyordu.
Ama kazara okumuş olsaydınız, büyük ihtimalle padişahı devirmek için İttihat ve Terakki Örgütü'nün içinde bulunur, tıpkı bugünkü gibi ihanet örnekleri sergilerdiniz.
Yani anlayabileceğinizi pek sanmıyorum ama yine de şansımı denemek adına sizi uyarıyorum.
Atatürk Türkiye'yi kurduktan ve Cumhuriyeti ilan ettikten sonra bizi marul gibi ekip yetiştirmedi, tamam mı? Atatürk'ten önce yaşamış bir ecdadımız vardı. Şayet iktidar olma hayalinizi gerçekleştirmek istiyorsanız, o ecdadı kötülemeyi bırakmalısınız.
Zaten Atatürk bu hâlinizi görmüş olsa, "Yarından tezi yok, Osmanlı sistemine geri dönüyoruz. Zararın neresinden dönersek kârdır" derdi.
Ve sanırım sizi CHP'nin başında gördüğü an, eğitimde fırsat eşitliği getirdiği güne lanet ederdi!
Bilmem sizi aydınlatabildim mi?