Koronadan ölmezlerse Erdoğan nefretinden ölecekler!

A -
A +
Son dört aya şöyle bir göz atınca olanlara kim inanır. Dört ay önce Türkiye'de her gün 100 kişinin öleceğini ve bu dehşet duruma rağmen "Bu işi başarıyla atlatıyoruz galiba" diyeceğimizi kim tahmin ederdi?  4 ay önce, büyük iş merkezlerinin, kafelerin, restoranların, devasa fabrikaların kapanacağını, ardı ardına sokağa çıkma yasakları ilan edileceğini söyleselerdi kim inanırdı? 4 ay önce okulların kapanacağına, çocukların evden eğitim göreceğine, dev firmaların personelini evden çalıştıracağına dair öngörüde bulunan biri çıksaydı 'manyak' diyerek tımarhaneye yatırırdık herhâlde...  Anlatılanlara "Olamaz, mümkün değil" diyerek ortak tepki verirdik değil mi? Ama olamaz dediğimiz ne varsa oldu, imkânsız bir çırpıda olan ne varsa mümküne dönüştü. Hayat durdu âdeta! Bizde durum yine çok iyi hamdolsun. Dev ülkelerin nereye gittiğini izlerken bazen dünyanın uçurum kenarında olduğu hissiyatına kapılıyorum.  Amerika'da son 25 günde işsizlik rakamları 35 milyonu geçti. Trump, 100 bine yaklaşan ölümlere aldırış etmeden hayatı normale döndürmek için çabalıyor. İtalya, İngiltere, Fransa gibi ülkeler kepenk indirdi indirecek neredeyse. Daha önce çok yazdık, bir maskeye, bir tuluma, bir solunum cihazına muhtaç hâldeler. Koronadan ölen hasta yakınlarından morg parası istiyorlar inanabiliyor musunuz? Hastane masrafı, tabut parası isteyen ülkeler var. Abartısız her devlet, "Eskiyi de eskinin şartlarını da unutun. Para yok, kaynak yok, imkân yok" diyerek halklarının insani temel ihtiyaçlarını reddediyor. "Hastayım" diyeni artık hastaneye almıyor, ölmesini bir fırsat olarak görüyorlar. Gerisini siz düşünün artık! Bütün bu ülkeler arasında kendi vatandaşına adam muamelesi yapan tek ülke var.  Türkiye! 240 milyara yakın kaynak para dağıtıldı şu ana kadar. İşsizlik maaşı, kısa çalışma ödeneği, şirketlere kredi desteği. Hiç işi olmayana 1000'er lira yardım. Maske ücretsiz, hastane ücretsiz, tedavi ücretsiz. Çok mu? Çok diyemem zira bu millet hakikaten çok ama çok daha iyisine, fazlasına layık. Allah var, onların büyük çoğunluğu da "Ülke ayakta kalsın biz idare ederiz" derdinde, telaşında... Seversiniz sevmezsiniz. Oy verirsiniz veya vermezsiniz, o sizin tercihiniz. Ama şu konuda hakkını teslim edelim. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve kabinesi bu süreci beklentilerin çok üzerinde iyi bir şekilde yönetti. Bu süreçte herkesin gözü Cumhurbaşkanı Erdoğan'da oldu. "Yahu konuşunca benim kendime güvenim geliyor" diyen pek çok muhalif isim dinledim bu süreçte. Adamın; derdi, tasası gerçekten Türkiye, bunu her hareketinde gördük. "Merak etmeyin biz bu süreçte güçlü çıkacağız" diyen dünya üzerindeki tek lider. Geri kalanı sabah akşam battık, bittik diyor dikkat ederseniz. Ve sadece onlara bakmayın! İçeride "Ben liderim" diye dolaşanlara da bakın. CHP'si darbe imalı söylemler peşinde, İYİ Parti'si "HDP ile ittifak yaptık yapmadık" kavgasında.  Temel Karamollaoğlu deseniz zaten ahı gitmiş vahı kalmış! Davutoğlu, Babacan falan daha başlamadan ellerine yüzlerine bulaştırdılar ki esameleri okunmuyor. E, umut olarak gösterilen diğerlerinin hâlini de görüyoruz işte... İGDAŞ ve İSKİ üzerinden milleti kazıklamalar. Milletten aldığı İGDAŞ paralarını kendi yandaş kanallarına aktarmalar. İki otobüsü bile sefere çıkaramamalar.  Ankara'daki de eh işte... Orta hâlli bir belediye başkanı gibi işine bakıyor. İşin tuhafı bahsini ettiğim tüm bu isimler sanki siyasetçi değilmiş gibi suskun. Ama kendine muhalif maskesi takan çoklu yandaş gazeteciler, "Vay anam ülke battı, ülke bitti" diye onların yerine bağırıyor.  İşin komik tarafı ne biliyor musunuz? Eskiden olsa 10 tane Avrupa ülkesini örnek gösterir, "Onlara bakın biraz ders alın" diye nutuk çekerlerdi. Şimdi mercekle arıyor, ama örnek gösterecek bir tane adamakıllı ülke bulamıyorlar ya! Deliriyorlar! Bu süreç bir geçsin siz sonrasına bakın. Türkiye hiç beklenmedik hamleler yapınca balataları iyice sıyıracaklar.  Koronadan ölmezlerse Erdoğan nefretinden ölecekler!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.