‘Üç, üç, üç’ der misiniz?..

A -
A +

Teknolojiden gelen bir penaltı ve ardından Skrtel’in Serdar Aziz’e hareketinin teknoloji tarafından inkar edilmesiyle maç Fırat Aydınus’un istediği gibi bitti...
Maçın genel özeti budur.
İki takımında önlemleri öne çıkardığı, Fenerbahçe’nin daha tedirgin olduğunun hemen hissedildiği ama Galatasaray’ın da kronikleşmiş sonuçlardan ürktüğü bir derbinin habercisiydi başlama vuruşu…
Maç daha başlamadan Eren’i de kaybeden Galatasaray; rakibinin Onyekuru ve Rodrigues’e hareket alanı bırakmayan tarzını çözmekte zorlandı.
Fenerbahçe’nin pas kalitesi daha yüksek olan oyunu karşısında ne zaman ki gol geldi; sanki başka bir maç başladı…
Agresif pres anlayışını biraz da amacını aşan sertlikle bezemeleri, aslında Fenerbahçe’nin kimyasını bozdu.
Sinirlendiler ve gerildiler…
Sinan’ın kafa vuruşu direkten dönmese dağılma ihtimalleri bile vardı, ancak Galatasaray’ın rakibini küçümseyen ve tercihlerini yanlış kullandığı oyun, teknolojiden gelen bir penaltıyla üçüncü bir maç başlattı.
Fenerbahçe oyuna tutunmuş, eşitlik için asılarak oynamaya başlamış ve rakibinin boynuna taktığı ilmiği Galatasaray çıkarıp kendi boynuna taktı son yarım saatte...
Aldığı maça buyur etti rakibini…
Hatta sonunu da zor getirdi...
Demek ki neymiş; bu takımlar birbirine ‘oley’ çekmeyecekmiş, ve ‘üç, üç, üç’ diye bağırmayacakmış!..

MAÇIN ADAMI: Alper Potuk

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.