“Gözüme şifa ver Rabbim”

A -
A +
“Aman ya kim o?” dedim… Hemen aldım adresini telefonunu… Kendisine teşekkür ettim…
 
Benim, gece karanlıkta Tuzla Köprüsü’nden geçerken kaza yaptığımı aracımla dereye uçtuğumu, arabanın farının birden ortadan kaybolması sebebiyle anlayan ve yardımıma gelen askere diyorum ki:
-Beni Numune'ye götür. Başhekimi de arkadaşımdır.
Nasıl gördü? Nasıl geldi, nasıl beni çıkardı? Kimdi hiç bilmiyorum…  Sağ olsun aldı beni arabasına gittik hastaneye…
Fakat hastanede bana soruyorlar ne oldu? Kaza yaptığımı hayal meyal hatırlıyorum ama beni buraya kimin getirdiğini hatırlamıyorum. Soruyorlar “kim getirdi?” filan, bilemiyorum. Adam beni hastaneye getirip teslim ettikten sonra hemen gitmiş… Meğer nöbet yerini bıraktığı için ve bir de bu hâlde kim olduğu ortaya çıkmasın diyerek… Ne diyeyim o sırada kimin kime ne diyebileceği var ki?
Adamcağız nöbeti bıraktığı için sıkıntı olur diye ismini bildirmeden gidiyor…
Tedavi olduk. Çok şükür ciddi bir sıkıntı olmadı. Kısa zamanda kendimle geldim. Hayatıma kaldığım yerden devam ettim…
Aradan ne kadar zaman geçti bilemiyorum… Ben diyeyim 15 sene siz deyin 20 sene… Çok uzun zaman yani… Bir hanımefendi var. Meşhur bir hanımefendi, çok da varlıklı insanlar… Polonya ile ilgili bir sempozyum olmalı… Ben de sempozyumda üye olarak bulunuyorum… O ara o hanımefendi bana dedi ki:
- Doktor Bey, hatırladınız mı?
-Neyi?
-Yıllar önce Tuzla’da yaptığınız kazayı… Tuzla Deresi'ne uçmuşsunuz…
-Aaa? Siz nereden biliyorsunuz?
-Sizi benim yeğenim Metin arabadan çıkarmış, dedi.
Bir tuhaf oldum… “Aman ya kim o?” dedim… Hemen aldım adresini telefonunu… Kendisine teşekkür ettim…
Her şeyi Allahü teâlâ bilir… Rabbimin her emrine şükürler olsun… Bu dünyada ne istedimse verdi Allah’ım… Mal verdi, makam verdi, şan verdi şöhret verdi… Şimdi hep Rabbime iltica ediyorum. Rabbim sen beni buradan kurtardın. Beni nice kazalardan kurtardın. Şanımı şerefemi verdin. Bundan sonra kaç sene yaşayacağım onu da sen bilirsin…
Ve beni 1922 senesinden bu zamana kadar 96 seneden beri sağlık sıhhat afiyet üzere eyledin… Şimdi gözlerimden rahatsızım… Görme kaybı yaşıyorum. El açıp yalvarıyorum… “Kulum benden iste” buyurduğun için istiyorum. Bu gözüme şifa nasip eyle de şu ahir ömrümde görme nimetinden mahrum kalmayayım… Amin…
          Dr. N. Ziyal-Kadıköy/İstanbul
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.