Olan anneme oldu...

A -
A +
“Hem annemi üzmüş zor bir durumda bırakmış, hem de hayatımı tehlikeye atmıştım...”   O sıralarda henüz 10 yaşında ya var ya yoktum… Babamın görevi sebebiyle Elâzığ’da bulunuyorduk. O gün evimizin bahçesinde oynarken annem de öğleden sonra gelecek misafirlerine hazırlık yapıyordu. Bir silah sesi ile birlikte köpek ciyaklaması duyup sokağa seğirttik. O yıllarda hayvanlara bu derece duyarlılık gösterilmiyordu. Belediye görevlileri başıboş köpekleri itlaf ediyordu. Biz çocukça duygularla oyunumuzu unutmuş, köpeklerin vuruluşunu acıma ile karışık seyrediyorduk... Annemse bizi içeriye çağırıyordu. “Dışarıya çıkmayın!” diyordu. Ah çocukluk. Annemin eve girmesini fırsat bilerek tekrar dışarı çıktım. Çıkmamla birlikte “vuruldum!” feryadıyla kendimi içeri attım. Sedir üzerine uzandım. Hiçbir şey hissetmiyordum. Acı da duymuyordum. Benim feryadımla ev bir anda ana-baba gününe dönmüştü. Giren çıkan belli değildi. Bu ara bütün olanlar anneme olmuştu. Annem de şaşırmıştı. Düzelttiği evin hâline mi bana mı üzüleceğini bilemiyordu. Ortalığı birbirine katmıştım. Annemin onca uğraşısı yok olmuştu. Evin altı üstüne gelmişti. Buna sebep bendim. Annemin sözünü dinlemeyip hem annemi üzmüş zorda bırakmış hem hayatımı tehlikeye atmıştım. Aslında öyle ortalığı birbirine katacak kadar önemli bir durum da yoktu. Sadece köpeklere ateş edilirken küçük bir saçma parçası da beni sıyırıp geçmişti. Komşulardan biri hemen telaşla sağlık ocağına telefon açmış, bir sağlık görevlisi çağırmıştı. Nihayet sağlık görevlisi geldi. Beni dikkatle muayene etti. “Korkulacak bir durum yok, sadece küçük bir saçma parçası isabet etmiş. Şimdi sağlık ocağına gider pansuman yaparız, bir şeyin kalmaz” deyip beni sakinleştirdi. Başta annem ve özellikle beni kazaen vuran görevli olmak üzere, herkes rahat bir nefes aldı... Sağlık görevlisiyle beraber sağlık ocağına gittik. Pansuman yaptılar. Aslında pansumanlık bir işim de yoktu. Gönlüm olsun diye, saçma parçasının sıyırıp gittiği yeri silip üzerine yara bandı yapıştırdılar. Pansuman işi bitip dışarı çıktığımda her şeyi unutmuş gene oyunuma dönmüştüm. Sanki, bir süre önce ortalığı birbirine katan ben değildim. Annemi büyük bir sıkıntıya, çaresizliğe düşürdüğümü ve onu üzdüğümü aklıma dahi getirmiyordum. Annem, evi yeni baştan komşuların da yardımıyla temizleyip eski hâline getirmişti. Beni vuran görevli de rahatlamıştı. Çünkü ben ölümden, o hapisten kurtulmuştu...              Selcan K.-Trabzon
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.