“Kim bu gençler?”

“O gece babamın gözüne uyku girmedi. Âdeta misafir gençlerin kapısında nöbet tuttu...”

 

Memur çocuğuydum. Şirin bir Anadolu ilçesindeydik. Okulların tatil olmasına az bir zaman kalmıştı. Babam evimize iki genç ile çıka geldi:

-Gençler yarın sınava girecekmiş.

O yıllarda kimi aileler sınava girecek öğrencileri evinde misafir ederdi. Annem babamı bir kenara çekip fısıldadı:

-Bu gençler neyin nesidir? Nasıl kabul ettin bunu düşünmeden?

Babam “o kadar abartmaya gerek yok” dese de kendisi de tedirgin olmuştu. Ne de olsa oranın yerlisi bir aile de değildik, böylesi durumlara alışık da değildik. Ama bir kere misafir etmiştik.

O gece ne bizim ne de babamın gözüne uyku girdi!.. Yaklaşık gece 03.00 civarıydı… Kapının zili çalınca yüreğimiz ağzımıza geldi… Bir korkuyla yataktan fırlarken zaten uyanık olan babam kapıyı gelenlere çoktan açmıştı bile…

Gelenler babamın iş yerinden arkadaşlarıydı. Müdür Bey'in bir yakınının gece rahatsızlandığını iğne yapılmasını söylüyorlardı. O yıllarda sağlık ocakları bu kadar çok değildi ve sağlık imkânları gerçekten sınırlıydı…

Babam daha önce bir ara sağlıkçı olarak görev yaptığı için iğne pansuman vb. gibi konularda eşe dosta hayır demiyordu.

Ama bu sefer durum farklıydı… Babam gelen arkadaşlara dedi ki:

“Kusura bakmayın, evde iki yabancı misafirim var. Ben bugün gelemem. Bir başka arkadaşa ricada bulunun.”

Gelenler durumu anlayışla karşıladı ve gittiler…

Meraklı gece bitip de sabah olunca iki genç, kahvaltı sonrası babama ve bizlere teşekkür ederek gittiler. Biz de kendilerine zihin açıklığı ve başarı dileklerinde bulunduk.

Babam işe gidip geldiğinde şoktaydı… Ne olduğunu sorduğumuzda nasıl anlatacağını bilemiyordu… Sadece “Allah o gençlerden razı olsun. İyi ki misafir etmişim onları iyi ki” diyordu…

Ne oldu baba? Nedir durum dediğimizde bizi gerçekten şaşırtan olayı anlattı… Meğer o gece yapılan iğne mi bayattı, yanlış iğne mi vuruldu bilinmemekle birlikte iğne yapılan şahıs vefat etmiş ve aile de durumu polise intikal ettirince o iğne yapan kimse “yetki belgesi” olmadığı için gözaltına alınmıştı. Babam “eğer o gece gitseydim bu iş benim başıma gelecekti” diye söyleniyordu.

O iki misafirin gelişi babamın kurtuluşuna vesile olmuştu…