“Hırhız mı hirsuz mu?”

A -
A +
Hâkim “hırhız” deyip duran davacının sözünü kesti. Ciddi bir şekilde “hirsuz diyecusun” dedi.
 
Emekli Cumhuriyet Başsavcılığı günlerimden şahit olduğum yaşadığım mesleki anılarımı sizinle de paylaşmak istiyorum... Birincisi fıkra gibi değil tam bir fıkra şeklinde… Hâkimimiz Karadenizli muhterem bir insandır. Görev yaptığı yer de Erzurum… Bir gün mahkemede davacı şahsı dinliyor. Mağdur kişi malı çalınan bir kimse… Diyor ki: “Hâkim Begim, gece yarısı bir pıtırtıyla uyandım. Baktım bir hırhız!”
Mağdur anlatırken Karadenizli Hâkim sözünü kesiyor: "Ne tedun sen? Bir daha söyle!"
"Hırhız…" dedim. "Hay tilinu eşek arisu soksun… Evladum hirsuz diyecesun oğa hirsuz!”
            ***
Bir de zaman aşımı ile ilgili bir anımı paylaşacağım:
Kanunen bir suç işleyen kişi, suçun niteliğine göre belirli bir süre yakalanmadığında yakalandıktan sonra da ceza almaz… Çünkü o kaçtığı sürede yakalanma korkusuyla kendini hayattan tecrit etmiş olması cezasını çekmiş olarak değerlendirilir. Zaman aşımı geçtikten sonra yakalansa da ceza almaz.
Bir gün odamda dosya incelerken kapım çalındı…
-Müsaade var mı sayın savcım?
-Var buyur gel bakalım, dedim.
70’li yaşlarda hayattan bezgin, bakımsız avurtları içine çökmüş bir kimseydi…
-Ne derdin var, ne istiyorsun bakalım?
-Sayın savcım ben bir itirafta bulunup teslim olmak istiyorum.
-Ne itirafı?
-Sayın savcım ben iki kişiyi öldürdüm. Cinayet işledim.
Bu sözü işitince şöyle adamı tepeden tırnağa süzdüm. Verdiği ifade ve iddia sıradan bir şey değildi… Ama bu tür itirafları bazen meczup kimseler de yapardı. Çok şahit olmuştuk görevde iken, suçu üstüne almak isteyenler çıkardı böyle meczup kimseler arasından. Acaba bu da öyle delinin birisi miydi?
-Hele otur bakalım. Otur da anlat… Nasıl ve nerede işledin bu cinayeti, dedim.
Sakin bir şekilde ama isim isim yer ve zaman belirterek anlattı. Gemlik’in bir köyünde…
Öldürdüğü iki kişiden birisi karısıymış. Diğeri de kendisiyle aldatan adam… Öfkesine dayanamamış, o anlık çılgınlıkla ikisini de öldürmüş… Sonra da dağa kaçmış… Bir daha hayata karışmayacak derecede kaçak olarak yaşamış. Artık bu çileli hayat canına tak etmiş, gidip cezaevinde yatayım demeye karar vermiş. Baktım durum ciddi… Hemen Gemlik’e Başsavcılığa telefon açtım… Durumu meslektaşıma özetleyip böyle bir dosya var mı diye sordum. DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.