Bir ayağın köyde olunca…

A -
A +
“Köylerde çocuklar altı yaşına geldiğinde hayatın içinde olurlar. Biz de öyle çalışmaya başladık...”     Çocukluğumdan itibaren ağabeylerimin ve ailemizin, ana babamızın hayatını anlatmaya bugün de devam ediyorum... Çocukları için saçını süpürge eden, yırtılan önlüğünü elleriyle dikemediği için dişleriyle diken annem vefat edince, babamın çilesi ve işi daha da artmıştı… Bir taraftan iki abim lisede biz de iki küçük kardeş ilkokulda okuyorduk. Bir evde okumakta olan dört çocuk vardı… Bir taraftan da yaşlı dedem ve babaannemin bakımı... Bir taraftan da bizim okumamız için para kazanmak amacıyla gittiği gurbetin acısı… Bir taraftan bağ bahçe tarla tapan derken köy işleri babamın işini iyice zorlaştırmıştı… Evde bize bakacak kadın da yoktu. Büyük ağabeyim geçici olarak İstanbul’a bir sene önce götürdüğü yengemi köye tekrar gönderdi… Yengem köye bize ve yaşlı dede ve neneme bakmak için gelmişti… Dedem ve babaannem babamın işi bırakarak köye dönmesini istediler. Babam da işi bırakıp köye gelmek durumunda kaldı. Babam hem yengemi, hem ihtiyar babası ve annesini, hem tane 10-12 yaşlarında olan biz iki küçük kardeşi, ben ve Bayram ağabeyimi; hem de lisede okuyan İsmet ve Karabey ağabeylerimi geçindirmek idare etmek durumunda kaldı. Dört kardeşin okuması ve okul masraflarının karşılanması, ihtiyarların bakımı (dedem ve babaannem) bütün işler babamın boynuna kaldı. Tabii yengem geçici olarak geldi ise de hem kocası ağabeyim gurbetteydi, onun da iki çocuğu vardı. Elbette ki onların da bakımına ihtiyaç vardı. Yengem çaresiz bir sene sonra İstanbul’a döndü. Babam; ihtiyar dedem ve babaanneme lisede okuyan İsmet ve Karabey ağabeylerime bir de ben ve Bayram ağabeyime artık tek başına yetişmek zorundaydı… Mecburen köyde tarla tapan işleri ağabeylerime hayvanların otlatılma işleri de bize kaldı... Biz hem okuyorduk hem de çobanlık ve çiftçilikte babamıza yardım ediyorduk. Ağabeylerim okuyordu yazın tatillerde ekim, biçim işlerinde babama yardımcı oluyorlardı. Babaannem de yaşlı hâliyle yemeklerimizi yapmaya çalışıyordu. Dedem kışın hayvanların bakımını yapardı. Böylece işleri kotarmaya babamıza yardımcı olmaya çalışırdık. Köylerde çocuklar altı yaşına geldiğinde hayatın içinde olurlar. Biz de öyle çalışmaya başladık... Bugünlere geldik ama geride nice acı tatlı hatıralar bırakarak… En önemlisi de bir ayağın köyde olunca hayatı göğüsleyebilmek daha kolay oluyor...            Sabri Demirci
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.