Karakolda her şey anlaşıldı

“Çok geçmeden polis de gelmişti. Polisler, konuyu ayaküstü dinleyip dördümüzü de karakola götürdüler”

 

Ev sahibi kiracı muhabbeti üzerine yıllar önce Bakırköy’deki evimi satışa çıkardığımda yaşadığım unutulmaz hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum.

Daireme geldiğimde, şoke olduğumuz içerideki iki adamın kim olduğunu sorgularken kendisini emlakçı olarak tanıtmaya çalışanın tedirgin hâlinden kiracısı olmak için gelen adam da tedirgin olmuş ve şaşırmıştı.

Ben de şaşkındım benim satmak üzere dairemi gezdirmeye getirdiğim müşterim de şaşırmıştı. Şükür ki beni gayet iyi tanıyan ahbabımdı. Yoksa belki de benim bir sahtekâr olduğumu zannedip çekip gidecekti.

Bu arada emlakçı gözüken adam fırsatını bulup açık kapıdan kaçmak istiyordu. Hemen kapının önüne geçip hareketine engel olduk. Arkadaşa polisi aramasını söyledim. Bizi kenara itip de kaçabilecek cüssede değildi. 

Fakat polisin gelmesini beklerken ilk heyecanlanan, kiralık ev arayan adam oldu. Bize: “Kardeşim benim bu işte bir suçum yok. Ben ev kiralamaktan da vazgeçtim. Bırakın gideyim” dedi. Kendisine dedim ki:

“Beyefendi, konu anlaşılsın, serbest kalırsınız. Ama bu hâlde sizi gönderemem.”

Çok geçmeden polis de gelmişti. Polisler, konuyu ayaküstü dinleyip dördümüzü de karakola götürdüler. Karakolda her birimizin ayrı ayrı ifadesi alındı. Ben ifademde:

“Alıcı ve satıcı olarak kendi daireme geldiğimizde, bu iki kişiyi gördük. Biri emlakçıymış diğeri kiralık ev arıyormuş. Ama benim evime nasıl girdiler bilmiyorum.” dedim ve dairemi satmak istediğim müşterimi şahit gösterdim.

Bu defa kiracı olan adam konuştu:

-Efendim bu adama gelip kiralık ev olup olmadığını sordum. Bana bu adreste bir ev olduğunu. Eğer bakmak istersem gezdirme ücreti alacağını söyledi. Mecburen razı oldum. Biz gelip evi geziyorduk ki bu iki bey içeri girdi. Ondan sonra sizi aradılar ve buraya geldik” dedi.

Emlakçı görünenin diyecek bir şeyi kalmamıştı. Önce kem küm edip “Galiba yanlış eve gelmişiz” falan dediyse de, polisler üzerinde maymuncuk şeklindeki anahtarı buldular... Çapraz birkaç soruda adam suçunu itiraf etmek zorunda kaldı. Meğer bu emlakçı denilen şahıs ne yapıyormuş biliyor musunuz? Bu nasıl cesaret bu nasıl sahtekârlık akla hayale gelmez… Bakın onu da anlatayım…