Yeri gelir ekmek de incinir

A -
A +
“Sen ki kim oluyorsun da Allahü teâlânın yarattığı bir nimete burun kıvırıyorsun?”   Bazen daha fazladır her şey… Yıllar önceydi, belki en az 10 yıl falan önce. Ailemle birlikte annem babam ve kardeşlerim Konya’da büyük bir alışveriş merkezine gitmiştik. Market bölümünden ihtiyaçlarımızı alıyorduk. Bir ara annemle ayrıldık ve fırın bölümünden ekmek seçiyoruz. Annemde ay çekirdekli, üzümlü içi karışık ekmek türlerini çok çok sever. Bana ille ‘bundan alalım’ dedi. Benim de pek aram olmazdı. ‘Ayy ben yemem’ gibi bir surat ifadesi ile bu veya buna benzer bir söz çıktı ağzımdan. Sonra “sen al istersen” dedim. Neyse annem aldı. Diğer alışverişlerimizi yapıp çıkacağız. Benim de gençlikte sevdiğim üçgen patates cips aldırdım. Market bölümünden çıkar çıkmaz paketi açıp yemeye başladım. Birkaç dakika sonra… O çok sevdiğim üçgen cipsi yerken boğazımda tam boğaz deliği kısmına üçgen şekilde kapandı. Kırdığım hâlde nasıl üçgen şekilde kapandı bu da bir hikmettir. Dilimle ittiriyorum yok. Öksürmeye çalışıyorum yok. Nefesim kesildi gibi oldu. Nasıl bir tarifsiz bir duygu anlatamam. Kelimeler az kalır yetmez. Konuşamıyorum. Annem yanımda, herkes yanımda yan yana yürüyoruz. Konuşamıyorum. Sadece yürüyorum. Boğazımda kaldı nefesim tıkandı. Hiçbir şey diyemiyorum. Yan yana yürüdüğümüz için kimse yüzümü de görmüyor. Beynim durdu. Annemin kollarından tutup yüzüme bakmasını morardığını görmesini istemek dahi aklıma gelmemiş. Dedim ‘herhâlde bu kadarmış ömür denen yolculuk.’ Nefesim iyice daraldı. Can havliyle gözüm poşetlerin içinde ekmeğe ilişti. Ekmekten bir parça can havliyle nasıl kopardım ve ağzıma attım… Ne yaptım bilmiyorum. Ağız hareketlerimle sanıyorum (hikmet) ekmek ağzıma girince ekmeğin gücü ile cips kırıldı. Ekmekle birlikte nefes borumdan geçti. Hâlâ hatırladıkça tüylerim diken diken oluyor. Sen ki kim oluyorsun da Allahü teâlânın yarattığı nimete burun kıvırıyorsun? O Rab ki seni, o burun kıvırdığın bir lokmaya bile muhtaç eder. Şükür ki Allah o "nimet" hürmetine nefesimi geri verdi. Böyle bir sınavdı benimkisi anlatılması güç ama anlayalım ki aynı hatalara düşmeyelim diye anlatıyorum. Rabb’im büyük bir imtihan vermeden beni kurtardı şükür dedim. Her şey olabilirdi. Beyne, kalbe oksijen gitmeyince sadece ölünmüyor... Ya Şekûr. O gün anladım ki gün gelir size bir lokma ekmek yeter. Ve gün gelir ekmek de incinirmiş... Ayşe Nur Canbolat - Pendik
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.