Seyit Çavuş ve 257 okkalık bomba

A -
A +
Çanakkale Savaşları anlatmakla bitirilemeyecek kahramanlıklarla doludur. Kara savaşlı ayrı. Deniz savaşları ayrı...
Deniz Savaşları sırasında Seddü’l-bahir savunması vardır ki bir başka destandır…
Açıkta bulunan düşman gemileri Rumeli Mecidiye Tabyası ile Seddü’l-bahir tepesini sürekli bombardıman ateşine almıştı.
Türklerin savunma gücü sürekli zayıflıyordu.
Kendilerini vatan savunması uğrunda hiç çekinmeden şehitliğe kilitleyen Türk birlikleri kaçmak yerine azimle kararlılıkla mücadele ediyorlardı.
Bu sırada bir İngiliz gemisinden atılan büyük bir bomba inanılmazdı. Rumeli Mecidiye Tabyası bir topçu birliğimizi tamamen yok etmişti.
İçlerinden yalnızca Koca Seyit ve Niğdeli Ali kurtulmuştu. Koca Seyit etrafındaki manzara karşısında duyduğu ıstırap ile öyle bir hâle girdi ki, o an dünyada eşine az rastlanacak bir olay gerçekleştirdi.
Duyduğu acı ile normalde üç kişinin zor taşıdığı 257 okkalık bombayı yerinden tek başına kaldırdı. Nasıl taşıdıysa sırtında taşıdı. O Polat gibi kollarıyla topun namlusuna sürdü ve bismillah diyerek ateşledi.
Bu öyle bir ateşlemeydi ki, yürek yangınıyla ve dua istikametiyle yön buluyordu.
Koca Seyit ile ilgili menkıbeyi Mehmet İhsan Genişcan eserinde şöyle anlatıyor:
Ne hikmetse bataryada tek top ayakta kalabilmiş, fakat onun da vinci kırılmış olduğundan mermileri namluya sürülemiyordu. Yüzbaşı Hilmi Bey, etrafından birilerinden yardım alabilmek düşüncesiyle bataryadan uzaklaştığı sırada Niğdeli Ali ile Koca Seyit ümitsiz ve perişan ne yapacaklarını düşünüyorlardı.
“Ulu ve yüce Allah’tan başka hiçbir güç ve kuvvet yoktur. (La havle ve la kuvvete illa billâh)” duası Seyit’in ağzından nûr tanesi gibi dökülmeye başladı. Seyit ve Ali, bu duayı defalarca okudu. Bu yakarış şüphesiz hiç kimseninkine benzemiyordu. Aşk ile kendinden geçmesi ve 257 okkalık top mermisini kucaklayıp omzuna alması bir oldu. Demir basamakları tam üç kez inip çıktı. Yanında bulunan Niğdeli Ali, Seyit’in göğüs ve omuz kemiklerinin çatırtısını duyuyor, hayret ve dehşet içinde kalıyordu. Topun namlusuna sürülen üçüncü mermi savaşın gidişatını böylece değiştiren olayı başlatmış ve İngilizlere ait “Ocean” isimli zırhlı, bu merminin isabetiyle korkunç yara almıştır. Aynı gün geç saatlerde Çanakkale Boğazı Müstahkem Mevki Kumandanı Cevat Paşa, ödül olarak Seyit’e onbaşılık rütbesini verdi. Merminin bir defada kendi huzurunda kaldırılmasını istedi. Bunun üzerine Seyit Onbaşı, Cevat Paşa’ya şu cevabı verdi:
“Ben bu mermileri kaldırırken gönlüm, Allah’ın feyziyle doldu. Ancak bu kuvvetin sırrı o anda bana Allah’ın ihsan ettiği bir vergi idi. Bu ağırlığı kaldıracak kadar bir makama varmışsam bu dua ve rıza ile olmuştur. Ancak şimdi kaldırmam mümkün değildir kumandanım...”
             Müttalip Ezel-Ankara
 
 
 
 
ŞİİR
 
Elâzığ'ım-Malatya’m
 
Yine sallandı Türkiye’m
Elâzığ’ım Malatya’m
Acı öyle derin ki
Hanginize ağlayam.
 
Yine yandı canımız
Elazığ Malatya’mız
Enkaz altında kaldık
Ne olur kurtarınız.
 
Bir yanımda annem var
Öbür yanımda babam
Sesini duyuyorum
Kurtarın diyor ablam.
 
Yukarıdan gelen sese
“Buradayım!” diyorum
Ne olur bana da bir el
Uzansın bekliyorum.
 
Biliyorum Türkiye’m
Bizim için ayakta
Bildiğim tüm duaları
Okuyorum karanlıkta.
 
Yukarıdan ses geliyor
Işık göründü şimdi
Şükür olsun Allah’ım
Yaşıyorum ben şimdi.
 
Müteahhit amcalar
Ders aldınız mı acaba?
Bizim suçumuz neydi
Çalmayınız bir daha!
 
           Süleyman Usta-Espiye/Giresun
 
 
 
ENTERESAN BİLGİLER
 
 
'BOR’UN KULLANILDIĞI ALANLAR: Bor madeni, B simgesiyle gösterilen sert yapılı ve ısılara karşı dayanıklı olan bir elementtir. 4000 sene önce Tibet’te kullanıldığı söylenmektedir.
Ülkemiz bor madenlerinin yaklaşık olarak %75’sine sahiptir. Şimdilik ihracatı ve üretimi oldukça düşüktür. Ülkemizde bor yatakları Kütahya, Balıkesir ve Eskişehir’de bulunmaktadır. Bor o kadar çok alanda kullanılmaktadır ki neredeyse saymakla bitmez. Bunlardan bazıları şöyledir:
Deri renklendirici, böcek öldürücüler, bitki öldürücüler, elektronik rafinasyon, kozmetik, ilaç, çimento korozyon önleyiciler, yapıştırıcılar, dezenfekte ediciler, naylon, gübre, yangına dirençli olan malzemeler, Nükleer yakıt teknolojisi, tıp sanayi, tekstil cam elyafı, borun alaşımları, Metalürji, İzole cam elyafı, Borun silikat, Antiseptikler, tıp sanayi camları, elektrik camları, borik asit üretimi, fotoğrafçılık, boya, tekstil, metalürjik uygulamalar, ateşe dayanıklı olan malzeme, deterjan sanayi, sabun sanayi, kaplama sanayi, emaye sanayi, cam sanayi...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.