Paranıza değil yüreğinize gerek var

A -
A +
Çocuğun anne babadan beklediği en temel sevgi işaretleri; sarılmak, dokunulmak, birlikte etkinliklerde bulunabilmek gibi paylaşımlardır. Onunla duygusal bağ kurabilmektir. Anne baba sevgisi ile ilgili örnek olaylar...
Lise çağındaki bir genç, babasından çok korktuğunu, babasının kendisini sevmediğini şu sözlerle dile getirmektedir: “Babamın bir kere olsun başımı okşadığını görmedim.” Babası ise, oğlunu çok sevdiğini, şımarmasın diye sevgisini belli etmediğini söylemiştir...
Okul öncesi çocuğu köpek olmak istiyor. Köpekleri çok seviyor. Hep köpek resmi çiziyor. Köpek taklidi yapıyor. Yemeğini köpekler gibi yemeye çalışıyor. Adı sorulduğunda, bir köpek adı söylüyor. Araştırmada, köpek olma isteğinin, babasından kaynaklandığı anlaşılıyor. Babası, köpek besliyor ve onlarla sevgiyle ilgileniyor. Bu masum çocuk da, babasının dikkatini ve sevgisini çekmek için köpek olmaya özeniyor, her hâlini köpeklere benzetmeye uğraşıyor. Arkadaşlarına, sürekli, "Keşke ben de köpek olsaydım" diyor...
Küçük kız annesiyle yürürken, babasıyla birlikte bisikletle giden başka kız çocuğu gördü. Bisikletteki kız, babasına sarılmış ve başını onun sırtına dayamıştı. Adamın söylediği sözler bisikletteki kızı kıkır kıkır güldürüyordu. Annesi durumu fark etti: “Gözün hâlâ bisikletlerde… Beğendiysen baban onu da alır.”
Küçük kız: “Bisiklete değil, kıza bakmıştım, babası kendisiyle sohbet edip güldürüyor da.” Annesi. Onun kürklerle çevrili başlığını düzeltirken “Baban seni özel aracıyla getirip götürüyor. İstersen seni bisikletle getirsin” dedi. Küçük kız gözyaşlarını annesinden saklamaya çalışarak “Çok isterdim, belki de böylelikle babama sarılırdım” dedi...
Bir öğrencinin babası bürokrattı, toplantıdan toplantıya koşuyordu. Çocuk; "toplantı" laflarını duya duya babasının işinin “toplantı yapmak” olduğunu sanıyordu. Toplantılar yüzünden hasretti babasına. Anne, sonunda babayı uyardı: "Geldiğinde çocuk uyumuş,  gittiğinde uyanmamış oluyor. Yakında seni unutacak. Ne olur, çocuğuna zaman ayır."
Baba, duygulanır "Tamam başkanım, çok haklısınız" der. Baba beden olarak anneyle, kafasıyla ve gönlüyle ise hâlâ toplantıdadır...
Gönlünüzün önceliği ev olmalı, oraya ayırdığınız zamanı hiç kimseye vermemelisiniz. Çocuklarınızın, sizin paranızdan çok yüreğinize ihtiyaçları vardır. Sevgiyle kalın...
        Seyfettin Karamızrak
 
 
 
 
ŞİİR
 
           Yarım kafiye
 
Ne yüksekte tepe ne ovada düz,
Bir tarlada harman yeriyim gülüm.
Buluşur ya onda geceyle gündüz,
Güneş doğumundan beriyim gülüm.
 
Sabır ve şükürmüş ruhun sabunu,
Ömür pazarında öğrendim bunu,
Zoru görüp ipe sermedim unu,
Kendi emeğimin varıyım gülüm.
 
Ne yağmuru ne de kurağı yazın,
Tam ortasındayım fazlayla azın.
Karışımı siyah ile beyazın,
Gönül okşamayan griyim gülüm.
 
Garip 'İcazî'nin bilinmez sanı.
Vuslat düşlemekle geçiyor ânı.
Çıkıp gelsen tamamlansa noksanı,
Yokluğunla ben hep yarıyım gülüm.
                 Osman Ercan-"İcazî"
 
 
 
 
UNUTULMAZ KELİMELER
 
MAHLAS: Bir yazarın veya şairin, asıl adı yerine şiirde kullandığı takma isim. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de, şahsî, siyasi veya iktisadi sebeplerle takma isim kullanan şair ve yazarlar vardır. Ancak bunlar kendilerini saklamak için müstear isim kullanırlar. Hâlbuki mahlas bundan ayrıdır.
Divan edebiyatı ile halk edebiyatında mahlas kullanmak, bir âdet idi. Mahlas almaya “tehallüs” denir. Mahlas çoğunlukla yeni bir yazara ve şaire üstat tarafından “mahlasnâme” adlı bir manzume ile birlikte verilirdi. Meselâ: Bâki’nin mahlasnamesi Zâti tarafından Şeyh Gâlib ve Müştâk Baba gibi şâirlerinki de Hoca Neş’et tarafından verilmiştir. Gerçekten Hoca Neş’et’in mahlas verdiği şair sayısı, Dîvân’ından öğrendiğimize göre yirmiye yakındır.
Bunların bazısını Türkçe yazmakla birlikte, Farsça yazdığı mahlasnameler de vardır. Mahlasları yüzünden bazı yazar ve şairlerin asıl isimleri unutulmuştur. Fuzûlî’nin asıl adı Mehmet, Nef’î’ninki Ömer, Nâbî’ninki Yusuf, Gevheri’nin Mustafa, Dertli’ninki İbrahim idi...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.