Her insan küçük bir dünya

A -
A +
Size Erzurumlu İbrahim Hakkı hazretlerinin Marifetname isimli eserinde anlatılan birbirinden enteresan bilgilerden bir bölümü paylaşacağım: “Âlemde ne yaratılmış ise hepsinin bir benzeri insan vücudunda da bulunmuştur. Dolayısıyla insan cismi ve ruhu, bütün âlemin bir özeti, bir numunesidir. Bütün hissedilen cansızlara örnek, insanın organlarıdır. Bütün canlılara örnek, insanın ahlakı ve karakteridir. Dört mevsime örnek, insan dişleridir. Hikmet ve sanatlara örnek, insanın his ve kuvvetleridir. Berzah (ruhlar) âlemine örnek, insanın hatıra ve fikirleridir. Melekût (melekler) âlemine örnek, insanın gönül ve canıdır.  Bu örnek ve benzetmelerin detayları sınırsızdır. Ancak arif olanın kalbine sığar. Biz burada, güneşten zerre, deryadan damla olarak örnekler veririz ki bu insan, büyük âlem olduğunu öğrenip nefsini bilmeye burhan (delil) ola, onunla Allah'ı tanımak kolay ola. Âlemin bir örneği olan insanın şerefli bedeni, yer ve göklere benzetilmektedir. Zaman ay ve yılın yerindedir. Mekân ülkelere naziredir, benzetmedir. Yeryüzündeki dağlara eş bedendeki kemiklerdir. Ağaçlar ve bitkilere eş bedendeki saç ve kıllardır. Yeryüzünde kıtalara eş vücuttaki uzuvlardır. Zelzeleye eş bedendeki titreme ve aksırmadır. Vadiler ve nehirlere eş bedendeki damarlarda akan kandır. Değişik tat ve kokudaki kaynak sularına eş bedendeki kulak akıntısı, gözyaşı ve burun akıntısı, ter gibi değişik akıntı ve ifrazatlardır. Kulak akıntısı olur ki uykuda iken kulağa haşere gitmek istese de akıntı acılığıyla geri döner. Gözyaşı tuzludur. Çünkü gözün yağındandır. Yağ ise tuzsuz olunca bozulur. Böylece göz taze kalıp daima aydın olur. Burun karışımları onun için nahoştur ki, onda olan koklama duygusu güzel kokuları anlayabilsin. Çünkü her şey zıddı ile anlaşılır. Yani kötü kokuyu bilmeyen güzel kokunun farkına varamaz. Ağız suyunun hoşluğu daima dilde lezzet ve tat alabilmesi içindir. İnsan bedeninde böyle böyle sonsuz hikmetler anlatmakla bitmez.” (Marifetname’den)           Emin Ceylan       ŞİİR      
       AYASOFYA-İ KEBİR   Sona erdi yılların mesnetsiz esareti, Övgülere layıktır, yiğidin cesareti. Vakar ile donandı müminlerin hâleti. Her daim payidar ol Ayasofya-i Kebir.   Şahlandı yüreklerde maneviyat ve coşku. Garbın ufuklarını sardı bir büyük korku. Son buldu sana reva olan hüzünlü uyku. Her daim secde gâh ol, Ayasofya-i Kebir. Çağ deviren bir fethin manevi emaresi. Minaren ki İslam'ın şahadet nişanesi, Pak ervahı cem eyleyen ibadethanesi, Her daim kıble gâh ol, Ayasofya-i Kebir.   Vecd ile süzüldü gözlerden inci tanesi. Bayram yerine döndü, Müminlerin hanesi. Boynu bükük kalır mı Hak yolun divanesi. Her daim bahtiyar ol, Ayasofya-i Kebir.   Mümin aşk ile uçar kanadını yaksa da, Sıra mahzun bekleyen yâr, Mescid-i Aksa'da Dönmeyiz yolumuzdan kanlarımız aksa da. Her daim ümit var ol, Ayasofya-i Kebir.                                               Zuhal Güzel     UNUTULMAZ MEKÂNLAR   ORTAKÖY CÂMİİ: Ortaköy İskelesindeki zarif câmi. Sultan Abdülmecid Han tarafından yaptırıldığı için, "Büyük Mecidiye Câmii" olarak da bilinir. Burada ilk olarak Mahmûd Ağa, bir ibadethane yaptırmış, fakat harap olunca Sultan Üçüncü Ahmed Han zamanında, İbrahim Paşa kethüdası Mehmet Ağa yeni bir câmi yaptırmıştı. Bu da harap olunca, 1853 yılında Sultan Abdülmecid Han şimdiki câmiyi yaptırdı. Son yıllarda temel kısmı kazıklarla takviye edilerek denize doğru kayması durduruldu. Cephe kısmını meydana getiren taşlar da değiştirildi. İnce ve zarif minareleriyle tanınan câmi, karışık üslupta inşa edilmiştir. Tek kubbeli olup, kubbeden kare plâna geçişte, istinat kemerlerinin birleştiği köşelerle kubbe arasındaki pandantiflerin dış yüzleri kurşunla örtülüdür. Köşelerde kontrofor kuleleri vardır. Minareler kuzey cephesinde, hünkâr dairesinden yükselir. Câminin içi de çok güzel olup, bilhassa kubbe tezyinatı fevkalâdedir. Câminin içindeki Allah, Muhammed ve dört halifenin (Hulefâ-i râşidîn) adları, bizzat Sultan Abdülmecit Han tarafından yazılmıştır.  
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.