Kimisi havasına kimi suyuna...

A -
A +
 
“Gel bir çay içelim” dedi, muhtar delikanlıya, “yeter bugünlük bu kadar dünyalık iş...”
Çakıl taşlarını hışırdata hışırdata meydana geçtiler. Bereket versin meydan kalabalıktı.
Kahveci Dursun iş çıkarmıştı bugünlerde başlarına ama doğrusu çok iyi olmuştu köylü için. Çınara, yassı bir gürgen oymasını telle sabitlemiş, oraya da iri pilli kocaman bir alaturka radyo koymuştu. Radyoda abdal dertle tezeneyi vuruyor, bağlamanın sedalı sesiyle beraber “Kıratımın beli ince" diyordu.
Muhtar sandalyeyi çekerken yüzüne bir gölge düştü, içerlendi aniden...
Neler çekmiş bu güzelim memleket, türküler şahit... Bir anda meydanda oturan bütün erkekler düşünmeye başladı. Kimi gurbeti allı turnalara benzetti, kimi seher vaktinde uçuşan kuşlara. Kimi gidenin gelmeyeceğini anlattı, kimi geçen günün ömürden olduğunu... Bazısı sevdalısının saçlarını gönlüne bağladı, kimi kömür gözün derdine düştü. Ölmeden mezarlara gömüldü vatan aşkına tutulanlar, kimisi havasına suyuna, bir can feda etti bir tek dost uğruna. Her şeye şahit oldular bu türküler bu topraklarda olanlara…
Bir an olsun tedirginlik hissetmeden hep sevdiler bu vatanı. Hicazı, uşağı, rastı kuşandılar üstlerine de bu topraklarda yaşamayı hep ziynet bilip buralarda sevdikleriyle ödenen bedelleri anlattılar. Sonra gazileri, şehitleri aç-susuz kalıp memleket sevdasına ömür tüketenleri anlattılar. Tozlu yollarını başka anlattılar, kucak dolusu yıldızlarla besledikleri hayalleri bir başka. Ulaşılması güç sarp bayırlarda, etekleri suya inen zambaklarla beslediler sevgiyi ve merhameti... Umudu toprak kokulu çocuklarla, zarafeti ve inceliği şairlerle... İradeyi cennet kokulu annelerle... Emeği nasırlı elleriyle papatyalar eken babalarla... Özgürlüğü yamaçlarda yankılanan ezanlarla...
Bu türküler bu memleketi hep sevdi, mecnununu ayrı bunağını ayrı... Delisini ayrı velisini ayrı…  Ama bu türküler bu milletin kültür pınarı olup akıp geldiler nesilden nesile… İncecik mısralarında akaid bilgilerini iman bilgilerini, yer bilgilerini mekân bilgilerini dantel gibi ördüler satırlar arasına…
           Salih Sezgen
 
 
ŞİİR
 
        Sığamaz olduk
 
Bir hanede üç dört aile yaşardık
Şimdi plazaya sığamaz olduk.
Gözümüz tok gönüllere sığardık
Şimdi sitelere sığamaz olduk.
 
Altını görünce attık taklayı,
Evimizden uzak tuttuk baklayı.
Dolarla avroyla bozduk kafayı,
Şimdi marketlere sığamaz olduk
 
Hedefe giderken yolu şaşırdık
Kolayı var iken zoru başardık
Evvel ana baba köye koşardık
Şimdi şehirlere sığamaz olduk
 
İhtiyaç çoğaldı bitmek bilmiyor
Köyde bile markasızsa giymiyor
Aileler evde yemek yemiyor
Şimdi restorana sığamaz olduk
 
Nöbetçi Şair der: Derdimiz büyük
Gönül sarayları oldu bir höyük,
Bir iki üç derken kendimize yük,
Şimdi içimize sığamaz olduk.
 
          Nöbetçi Şair (Şahin Ertürk)
 
 
 
ENTERESAN BİLGİLER
 
Hangisi daha hızlı?
Işık saniyede 300.000 km; ses ise ortalama saatte 1.220 km hızla hareket eder. Işık geçtiği ortamın yoğunluğuna göre hızında değişiklik gösterir. Sesin hızı ortamın sıcaklığı ve hava basıncına göre aynı zamanda havanın yoğunluğuna göre değişir. Farklı sıvılar içinde de farklı hızlarda hareket eder. Hava sıcakken daha hızlıdır hava soğukken daha yavaştır. Sesin frekansı ise hızını etkilemez. Her frekansta aynı şekilde aynı hızda hareket eder.
Ses hızına ulaşmak günümüzde aşağı yukarı her savaş uçağının yapabileceği bir şeydir. Yolcu uçaklarından ise sadece "Concord" bunu yapabilmiş ancak onun da maliyetleri çok yüksek olduğundan vazgeçilmiştir.
Işığın ve sesin hız karşılaştırması en basiti gök gürültüsü ve şimşek çakması olaylarından anlaşılabilir. Biz önce şimşeği görürüz, biraz sonra ise gök gürültüsünü duyarız. Aslında aynı anda olan durum ışık ve sesin hız farkından dolayı bize gök gürültüsünün daha sonra oluştuğu izlenimi verir. Şimşekten sonra duyduğumuz gök gürlemesinin arasındaki zaman farkına bakarak bize olan yakınlıklarını da tahmin edebiliriz.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.