Ayıp oluyor AK Parti

A -
A +
Ne diyordu Muharrem İnce;
“Adam yüzde 52 oy almış, araştırıyor...
‘Neden yüzde 57, yüzde 58 değilim’ diye tartışıyor.
Sen 15 parti bir araya gelmişsin, yüzde 38 almışsın.
Yenmiş seni…
Her seçimde yenmiş…
Çıkmışsın yenmiş, çıkmışsın yenmiş…
Yenmiş de yenmiş…
Sen rezil olmuşsun, ‘Bunu tartışırsak AKP’nin üzerini kapatırız’ diyorsun.
İşte iktidar olamamanın sebebi bu…
Bu kafanın, 250 sene de geçse iktidar olması mümkün değil.”
              ***
Muharrem İnce’nin sözünü ettiği, Recep Tayyip Erdoğan’ın 12. Cumhurbaşkanı olarak seçildiği,
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa cumhurbaşkanının doğrudan halkın oyuyla belirlendiği 10 Ağustos 2014 seçimleri…
Aradan yaklaşık dört sene geçti.
O seçimde AK Parti tek başınaydı.
Erdoğan, yine de yüzde 52 ile muhalefeti hezimete uğrattı.
Çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu yüzde 38.5, Demirtaş 9.7’de kaldı.
              ***
Dört senede köprünün altından çok sular aktı. 
15 Temmuz hainliği Türk siyasetine de Yeni Kapı araladı.
AK Parti ve MHP, zor süreçte el ele verdi.
Hem FETÖ’nün, hem PKK’nın tepesine bindi.
Üstüne bonus olarak, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı yapıldı, dünyayı yöneten efendiler fena hopladı.
Yetmedi; sıra Kandil’i bitirmeye geldi.
              ***
Geldi gelmesine de, sahada bir yerlerde anormallik vardı.
15 Temmuz’un hemen ardından yapılsa en az yüzde 70 kabul görecek yeni Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi, 16 Nisan referandumunda nasıl oldu da yüzde 51’de kaldı.
Yüzde 49’un hepsi mi Kılıçdaroğlu’nun “Minibüslerinize el konulacak, Kahvehaneleriniz kapatılacak” yalanlarına kandı?
              ***
Bugüne gelelim…
1 Kasım 2015’teki son genel seçimlerde AK Parti’nin yüzde 49.5, MHP’nin yüzde 11.9 oyu vardı.
Toplarsak yüzde 60…
Bugün yapılan anketler ne diyor?
Şahsen son zamanlarda yapılanların hiçbirinde bu rakamı görmedim.
Şimdi soru şu;
Bu insanlar neye kızdı, nereye gitti?
Hem de gidecekleri partiler Türkiye’nin düşmanlarına, PKK ve FETÖ’ye UMUT OLMUŞKEN
Canımızla, kanımızla mücadele verdiğimiz örgütlerin gırtlağına basıp, tam işlerini bitirecekken…
Muharrem İnce’nin dediği gibi…
En az yüzde 58’ler, 60’ları konuşmamız gerekirken…
Kim ne etti de, rakam anketlerde 51, 52’lere indi?
“Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla” hesabı olsun…
Tek başına bile bunun fazlasını alabilecekken…
Ayıp olmuyor mu AK Parti?
 
 
 
********************
 
Batı, seçim sonrasını satın alıyor
 
Birkaç defa yazmıştım…
PKK’ya, FETÖ’ye, bunların siyasi uzantılarına umut bağlayanlar, son defa, ellerindeki bütün imkânlarla geliyor.
Özellikle 'One Minute’dan başlayan ve 2013’ten itibaren yoğunlaşan Erdoğan’ı devirme operasyonunda, bu defa da yenilirlerse, malum güçler pes edecek..
Çünkü bu durum artık onlar için de sürdürülebilir değil…
En az Türkiye kadar, onlar da zarar görüyor.
Ve şimdilik sadece 24 Haziran’ı bekliyorlar.
Bir taraftan son bir umutla ekonomik ve siyasi baskı kurarken, diğer taraftan Erdoğan’la yola devam edebilmenin çarelerini arıyor, seçim sonrası için şimdiden zemin hazırlıyorlar.
ABD, İngiltere ve Almanya’yı iyi izleyin derim…
Sabırlı ve kararlı davranırsak, her şey çok güzel olacak.
 
 
 
*******************
 
En çok merak ettiklerim
 
  • Her büyüme rakamı açıklandığında dolar neden yükselişe geçti?
  • Meral Akşener; her ilde seçim kampanyası yapacak parayı nereden buldu?
  • Muharrem İnce, ABD’ye “İncirlik’i kapatırım” efelenmesinden hemen sonra niye panikle çark etti?
  • İslamiyet’e ve Müslümanlara bakışı acı tecrübelerle ortada duran CHP, imana mı geldi?
  • İnce’nin hacı-hoca numaralarına hâlâ kanan var mı?
  • Seçim meydanlarında “Özgürlük istiyoruz” pankartı açanlar neyi isteyip de yapamadı?
  • 15 Temmuz, 17/25 Aralık’ın üstüne gidilirken, Gezi’nin hesabı neden kimseden sorulmadı?
 
********************
 
Hoşuma gitti
 
  • Devlet Bahçeli’nin “Dünyalık istekler ayaklarımızın altındadır” cümlesi…
  • Yıldız Tilbe’nin, TV’de din adamı unvanı taşıyan sunuculara attığı ‘Hazreti Peygamber ve yol arkadaşları babanızın oğlu mu? Siz kimsiniz ki ismiyle hitap ediyorsunuz?’ fırçası.
  • Tramvayların, özel bir ray ve ışıklandırma sistemiyle artık Sultan Abdülhamid Han’ın huzurundan sessizce geçecek olması.
 
 
 
********************
 
Son Başbakan’dan espriler…
 
Ramazanda yazacaktım ama, fırsat olmadı.
Başbakan’ın medya yöneticilerine iftarı vardı.
Çengelköy’de, Cumhurbaşkanlığı’na ait yeni restore edilen muhteşem Vahdettin Köşkü’nde…
Ama masadaki her şey TÜRKİYE CUMHURİYETİ BAŞBAKANLIK armalıydı.
İsimlikler, not almamız için konulan defterler, kalemler…
Binali Bey, takılmadan geçer mi?
“Bunlar artık antika… İleride çok kıymetli olur” deyince, herkesin bir anda gözü parladı.
“Efendim, hatıra olarak alabilir miyiz?” ricaları başlayınca Binali Bey kahkaha atarak “Batan geminin malları” esprisi yaptı.
Tam bu esnada gözünün takıldığı Basın Danışmanı Sinan Çetin’le şakalaşırken, eşi Semiha Hanım aradı.
Torunu karnesini gösterecekmiş, “Ne zaman gelirsin?” diye soruyorlarmış.
Başbakan gecikeceğini söyleyince, torunu karnesinin fotoğrafını attı.
Binali Yıldırım, torunu ile aralarındaki diyaloğun son cümlesini şöyle anlattı;
  • Sen atlattın. 24 Haziran’da biz de karne alacağız. Bakalım ne yapacağız?
 
 
 
**********************
 
İyi bayramlar
 
Cenab-ı Hakk’a şükürler olsun.
Bir Ramazan-ı şerifi daha idrak ettik…
Mübarek aya buruk bir veda ile Ramazan Bayramı'na kavuştuk.
Bütün okuyucularımızın bayramını tebrik eder, bir sonraki Ramazan-ı şerife sağlık, huzur ve mutlulukla kavuşmanızı temenni ederim.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.