‘Oy’un büyük!

A -
A +

 

Madem artistik başlık attık, madalyonun iki yüzünü de anlatalım.
AK Parti’den başlayalım önce…
31 Mart’ta Cumhur İttifakı oy kaybetmedi, hatta AK Parti geçen yılki genel seçimlere göre oy oranını bir miktar artırdı.
Fakat seçim gecesi önce Antalya Büyükşehir’i kaybetmesi, daha sonra Ankara ve İstanbul’daki geçici sonuçlarda benzer bir tablonun ortaya çıkması alarm zillerini çaldı.
Üstelik, bu iki şehirde ilçelerin büyük çoğunluğunu aldığı hâlde…
Vatandaşın oyunun kıymeti ve büyüklüğü bir kere daha anlaşıldı.
***
Gözlerin kilitlendiği İstanbul’da sandıkların bir bölümünde hile yapılmış, bu çok belli… Zaten belgeli.
Maalesef teşkilat, sandıkları ve kendilerine emanet edilen oyları korumakta çok zayıf kalmış, o da ortaya çıktı.
Mesele anlaşılınca gerekli itirazlar yapıldı ve 18 ilçede yeniden sayım, CHP’nin engelleme çabalarına rağmen başladı.
Lakin görünen o ki, İstanbul’da kim kazanırsa kazansın, çok büyük bir farkla olmayacak.
25-30 bin oy, İstanbul ölçeğinde mahalle bile sayılmaz.
Bana göre; bu bile, Binali Yıldırım gibi bir marka isim için züldür.
Ki bu isim, AK Parti’nin ortaya koyabileceği en güçlü adaydır.
***
İstanbul’un trafik gibi pek çok büyük problemi varken, Binali Bey o denli büyük projeler açıklamışken ortaya çıkan bu sonuç, her hâlükârda iyi okunmalı.
Hoş, böyle bir zorluk bilindiği içindir ki Binali Yıldırım TBMM Başkanlığı’ndan istifa edip geldi.
Vatandaş neye bu kadar öfkelendi de, Binali Bey bile açık ara öne geçemedi?
Geçmişte pek çok şeyi yazmıştık…
Şu hassas süreç tamamlansın, önümüzdeki haftalarda bol bol tartışırız.
***
Gelelim madalyonun öbür tarafına…
CHP, İYİ Parti ve Saadet tabanı PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile kol kola girmekte zerre beis görmemiş.
HDP ile birlikte özellikle İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Adana ve Mersin’de çok iyi organize olmuşlar.
FETÖ’cüleri de üstüne ekleyelim.
Neredeyse hiç fire verilmemiş.
Ayrıca, küskün AK Parti seçmeninin bir kısmını adaylarına çekmekte, hiç değilse sandığa gitmemesini sağlamakta bir miktar başarılı olmuşlar.
Bununla da yetinmeyip bir tedbir daha almışlar ki, burada HDP ve FETÖ’nün tecrübesinden yararlandıkları çok belli.
***
Çok ince bir mühendislikle, muhtemelen buna çok önceden hazırlanarak, AK Parti’nin güçlü olduğu ilçelerde, sandıkların bir bölümüne kendilerine yakın görevlileri oturtmuşlar.
Bunlar, birleştirme tutanaklarında Binali Yıldırım’a çıkan oyları, satır kaydırarak başka partilere yazmış ki, daha önce duyulmuş şey değil.
AK Parti, elindeki rakamlarla çıkan sonucun uyuşmamasından fark ettiği anormalliği, CHP’nin seçim takip sisteminden de belgeledi.
Binali Bey’e birçok sandıkta görünen oy sıfır veya bir.
Oysa sandık başında düzenlenen tutanaklarda yüzün üzerinde…
Ve maalesef, bu şekilde yüzlerce sandık var.
***
Şu tuhaflığa bakın ki, en çok geçersiz oy da, eften püften sebeplerle yine AK Parti’nin güçlü olduğu ilçelerden çıkıyor.
Daha anormali; AK Parti durumu fark edip itiraz edince, İl Seçim Kurulu ve bazı ilçe seçim kurulları, CHP’nin talebi doğrultusunda, usulsüzlüğün ortaya çıkarılmasını engelleyecek kararlar alıyor.
Âdeta “Bu işi kurcalamayın” diyorlar…
Neyse ki YSK devreye giriyor ve geçersiz oylar ve şaibeli sandıklar yeniden sayılmaya başlıyor.
Anlaşılan şu; sandıktaki usulsüzlükler, ortaya çıkacağı bilindiği hâlde yapılıyor, hususi olarak kaosa dönüşmesi isteniyor.
Ve böylece önümüze; hep söylediğimiz gibi, ‘meselenin sadece koltuk kazanmak, millete hizmet etmek olmadığı, arkasında başka hesapların yattığı’ neticesi geliyor.
AK Parti’nin belgeli itirazlarını işleme koymamak, yapılan sayımı durdurmaya çalışmak apaçık bunu gösteriyor.
***
Planın, çalışılmış olduğunu düşündüren bir boyutu daha var...
CHP adayının, tutanaklardaki usulsüzlüğü gördüğü ve henüz mazbatasını almadığı hâlde, “İş bitti, sayıma gerek yok” edasıyla hareket etmesi.
Bu tahrik amaçlı hamlelerle eş zamanlı olarak okyanus ötesi ve Avrupa’dan gelen “Sandıkları sayma, pes et” mesajları…
Tabii bir de F-35, S-400 tehditleri…
Korkum o ki, bütün hesap, seçimde çıkarılan keşmekeş üzerine kurgulanmış.
CHP’nin parti teşkilatlarına “Taksim’e hazır olun” mesajları attığını duyuyorum, umarım doğru değildir.
Kaydırılmış sonuçlar lehlerine olunca gayet itidalli açıklamalar yapanların demokratlığını, hatalar düzeltildiğinde istemedikleri bir netice çıkarsa, asıl o zaman göreceğiz.
İstanbul’da 39 ilçenin 25’ini, Ankara’da 25 ilçeden 22’sini kazanan Cumhur İttifakı adayları gerçekten seçilememişlerse, rakipleri bir oy bile fazla aldıysa kimsenin diyecek sözü yok.
Herkese tebrik edip, bükemediği bileği öpmek düşer.
Ancak, aksi çıkarsa onlar ne yapacak, hep birlikte göreceğiz.
Dua edelim de, oyun tahminlerimizden daha büyük çıkmasın.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.