Hallederiz Kemal

A -
A +

Genel seçimde milletvekili adaylarını ve sıralamasını belirleyecek olan parti meclisini yeniden şekillendirmek ve Genel Başkan'ın kontrolünde bir yönetim oluşturmak için CHP'nin gerçekleştirdiği olağanüstü kurultay hedefine ulaştı. Artık CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu tek söz sahibi. PM'nin üyelerini o seçti, MYK'yı da tek başına o seçecek. Eski Genel Başkan Deniz Baykal'ı, CHP'nin tek hâkimi olmakla suçlayanlar onun kullandığı yöntemleri aynen uygulayarak CHP'nin padişahı oldular. Peki CHP'de ne değişti? Aslında değişen bir şey yok. Ergenekon'a selam gönderen bir Genel Başkan'ın fazla bir şey değiştirmeyeceğini sanıyorum. İki dillilik tartışmasını duymazlıktan gelen, Kürtlerin etnik kimliğini ağzına almayan, Kürt sorununu sadece ekonomik bir sorun olarak görüp koskoca Doğu ve Güneydoğu bölgesinden PM'ye üç üyeyi layık gören, Sezgin Tanrıkulu'nu PM'ye alarak ve 'Rojin de bizim kardeşimiz' diyerek Kürtleri kandırabileceğini sanan, yine aynı mantıkla bir ilahiyatçıyı PM'ye almakla muhafazakârların gözünü boyamaya çalışan, başörtüsü ve inanç özgürlüğü sorununu görmezlikten gelen, Sabih Kanadoğlu'nu onur konuğu olarak ağırlayan, Nur Sertel'i ve Süheyl Batum'u PM'ye alan, Genelkurmay'ın açıklamasından ve Poyrazköy'deki yeni patlayıcılardan bahsetmeyip Ergenekon'a selam gönderen bir Genel Başkan neyi değiştirebilir? Değişim umudu taşıyanlar boşuna beklemesin. Olan biten tek şey Kılıçdaroğlu'nun CHP'deki yerini sağlamlaştırmasından başka bir şey değildir. Referandum sürecinde söylediklerini tekrar etmekten öteye bir vizyon sunamayan bir lider değişime ivme kazandıramaz, sadece değiştiriyormuş gibi yapıp oy kapmaya çalışır. Yeni CHP anlayışında Kürt sorunu yok, Alevilerin sorunları yok, inanç ve ifade özgürlüğü yok, başörtüsü yok, sivil-asker ilişkileri yok, askeri vesayet yok. Sayın Kılıçdaroğlu'nun dediklerine ve vaat ettiklerine kısaca göz alatım: 'Yeni Anayasa' diyor referandumda değişikliğine bile karşı çıktı. 'medya özgür ve bağımsız olacak' diyor. Daha hayırlı olsun için randevu talebimize bile cevap vermedi. Ama hangi medya için özgürlük ve bağımsızlık istediğini herkes iyi biliyor. "Telefon dinleyenlerden hesap sorulacak" diyor ama bir şey yapmıyor. Elinden tutan mı var, getir meclise yasa teklifini. "Faili meçhuller aydınlatılacak" diyor. Allah aşkına faili meçhulleri aydınlatmaya çalışan savcı ve hakimlerin HSYK'daki ağırlığınızla yerlerini değiştirmek için neler yaptığınızı millet unuttu mu? Bir taraftan Ergenekon'a selam çakarken diğer taraftan faili meçhulleri nasıl ağzınıza alabiliyorsunuz? Üniversite gençliğinden oy almak için sunmadığınız vaat kalmamış. Nerdeyse rektörleri öğrenciler seçecek" noktasına gelmişsiniz. 41 vaadin her birini nasıl yapacağınızı ve kaynağını nereden nasıl bulacağınızı söylemiyorsunuz. Size nasıl inanalım. Oy almak için her şeyi mubah gören bir anlayışla yaptığınız öneriler için 25 ila 35 milyar dolar ilave yeni bir kaynak gerekiyor. Vergileri artırmadan bu kaynağı nereden bulacaksınız? İşsizliği önlemek için tüm işsizleri kamuya doldurmak mı dahiyane çözümünüz? Yani tekrar 2001 krizini mi yaşatacaksınız bize? "Benim adım Kemal ben bulacağım dediysem bulurum" cevabı komik değil mi? Sizin adınız Kemal, de SSK'yı batıran Kemal hangi Kemal!. Geçmişte kaç kez bu ülkeyi yönettiniz ki biz sadece sizin adınıza güvenelim. "Kadın ve gençlerin siyasette temsili artırılacak" diyorsunuz, aynı gün PM'de kadın kotasını dolduramayıp mahkemelik oluyorsunuz. Söz farklı-icraat farklı. "Milletvekillerini halk seçecek" diyorsunuz. Daha önce de "çarşaf liste" demiştiniz ama blok listeye sarıldınız. Şimdi de 'ön seçim' diyorsunuz, 3 ay sonra hep birlikte nasıl çark ettiğinizi göreceğiz. Mazotta ÖTV'yi kaldırıyorsunuz, aile sigortasından herkese maaş bağlıyorsunuz, işsizliği bitiriyorsunuz. Harika, nasıl yapacaksınız, bu kadar kaynağı nerden bulacaksınız? Söyleyin şu sihirli formülünüzü de ülkemiz işsizlik ve yoksulluktan kurtulsun. Kimsenin bilmediği bir bölgede dev petrol rezervleri mi buldunuz? Ayrıca Başbakan'ın hatırlattığı gibi "Belediye Başkanı seçilirsem yoksul ailelere 600 TL maaş bağlayacağım" demiştiniz. İzmir, Antalya belediyeleri sizde. Neden o sözünüzü buralarda uygulamıyorsunuz? Hani sizin adınız Kemal'di, yaparım dediyseniz yapardınız, ne oldu? Nasıl güvenelim uçuk söz ve vaatlerinize? "Siyasi partilerde lider sultasına son verilecek" dediğiniz gün PM'yi blok listeyle seçtirdiniz. 1250 delegenin önüne 80 ismi yazıp dayattınız. Hem PM'yi hem de MYK'yı tek başına belirlemek lider sultası olmuyor mu? Baştan sona popülizm kokan vaatlerle Türk ekonomisi 2001'li yıllara döner ve 5 sent için IMF'ye yalvarır duruma gelir. 'Para kolay sen iktidardan haber ver' yani 'hallederiz Kadir' havasına nasıl inanalım? Cekli-caklı geleceğe yönelik soyut vaatler karşılık bulmaz. Hallederiz Kemal ismi yapışır size.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.