Yerel Seçimler

Yerel seçimlere tam bir buçuk ay kaldı. Türkiye önümüzdeki haftanın başından itibaren yoğun bir seçim kampanyası dönemine girecek. Başbakan Erdoğan'ın yoğun bir  programı var. Tüm adaylar hemen hemen belli oldu. İktidar partisinin yerel seçimlerdeki hedefi, 2009 yerel seçimlerinde aldığı yüzde 39'luk oy oranını 5-6 puan arttırarak yüzde 45'lere çıkarmak. Ana muhalefet partisinin hedefi ise yüzde 30'ları geçmek ve İstanbul veya Ankara'dan birinde büyükşehir seçimini kazanmak. Şu anki tabloya baktığımızda mahalli seçimlerle ilgili iktidar partisi ile ana muhalefet partisi arasında en az yüzde 12-14 farkla iktidar partisi önde gözüküyor. Bu fark 30 Mart'a kadar azalmaz bilakis artar. Ankara ve İstanbul'u ana muhalefet partisinin kazanma şansı yok gibi.

Ankara'da oyu yüzde 30'ları geçmeyen CHP'nin, MHP tabanından oy almak için eski partisini terk eden Mansur Yavaş'ı aday göstermiş olması CHP açısından büyük bir talihsizlik. Mansur Bey, daha bundan 5 yıl önce Melih Gökçek'e karşı seçim kaybetmiş bir isim. 5 yıl içinde ne değişti de CHP daha önce Ankaralıların belediye başkanlığı için uygun görmediği bir ismi tekrar Ankara halkının karşısına çıkardı? Siyasette 2+2 her zaman dört etmez. Gerçek ülkücülerin, MHP'nin kadim tabanının CHP amblemine 'Evet' mührü basmasını kimse beklemesin. MHP'liler ya kendi adaylarına oy verirler, ya Melih Bey'e oy verirler, ya başka sağ bir partinin adayına oy verirler, ya da sandığa gitmezler. Diğer yandan eski solcular ve gerçek sosyal demokratlar da sayın Yavaş'a oy vermeyebilirler. Sağ siyasi çizgiden gelen, o kültürle ve o gelenekle beslenen birinin sosyal demokratların anlayışında bir belediyecilik yapmayacağını hepimiz biliriz. Öncelikleri, tercihleri, çalışacağı kadro onlara ters gelecektir. Bu da doğaldır. Bu nedenle CHP'nin Ankara ile ilgili "Midyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olma" ihtimali yüksektir.

Mansur Bey'in solun simge isimleri ile ilgili eski söylemleri, solcular ve komünistler hakkındaki düşünceleri sorunludur. Ayrıca tüm bunlardan bağımsız olarak seçmenin zekâsına hakaret eder gibi, sanki sosyal demokrat mahallede hiç adam kalmamış gibi sağcı ve hem de ülkücü olduğunu iddia eden bir ismi CHP gibi sol bir partinin başkent adayı yapması dürüst ve ahlaklı bir tutum değildir. Kimi kandıracaksınız bu numaralarla? MHP'li ve ülkücü insanları mı, yoksa CHP'lileri mi? Sayın Mansur Yavaş mı değişti, CHP mi? Yoksa hiç kimse değişmedi de koltuk uğruna bizi mi kandırıyorsunuz? Bu işin doğrusu CHP'nin Muharrem İnce gibi, Haluk Koç gibi bir üyesini Başkent adayı yapmasıydı. Peşinen söyleyeyim; en kötü şartlarda sayın Gökçek 6-8 puan fark atacaktır. Bu fark 10-12 puana çıkabilir. Bir buçuk ay sonra hep birlikte göreceğiz.

İstanbul'da da CHP'nin başarılı olma şansı çok zayıf. Ben Sayın Sarıgül'ün geçen yerel seçimlerde Kemal Bey'in aldığı oyu bile zor alacağını düşünüyorum. Sarıgül projesi sahici bir proje değil, bir PİAR projesi. Ama başarısızlığa mahkûm bir proje. Meclis bu hafta Yargı Reformunu görüşecek. Tahminen 27-28 Şubat'ta da tatile girecek. Herkes seçmene koşacak. Seçim demokrasinin düğünü-bayramı. Bir buçuk ay sonra, saçma sapan suni gündemden kurtulup demokrasi şöleni yaşayacağız...