Lale devri

M.EMİN ULUÇ

Maç öncesi istatistikler korkutucuydu. Fenerbahçe, daha önce bir kez eşleştiği ve iki maçta da yenilerek elendiği Feyenoord’a göre çok formsuz görünüyordu. Sarı-lacivertliler Zorya’dan güç bela 1 puan aldıkları haftada Feyenoord, M.United’ı yenmişti. Ama adı üstünde tüm bunlar istatistik verilerdi. Rakip kim olursa olsun Kadıköy’de Fenerbahçe hep favoriydi. Bu statta ne unvanlar silinmiş ne zaferler yazılmıştı... İlk düdük adeta bir taarruz emriydi. Tüm hatlarıyla saldırdı Kanarya. Hasan Ali ile Van der Wiel bindiriyor, Ozan-Topal-Josef üçlüsü yükleniyor, Lens ve Emenike Feyenoord ceza alanında cirit atıyordu. Sadece Sow biraz Volkan Şen’i aratıyordu. Kazanma alışkanlığı edinmiş, takım kurgusu oturmuş Feyenoord bildiğini unutmuş, sarı-lacivert fırtına karşısında çift dalma tekme, dirsek atıp itme taktiğini uygulamaya çalışıyordu. 
Gol Emenike’den şov Lens’ten
İsveçli hakem Eriksson’un görmezden geldiği bu durum 18’de Emenike’nin golüne engel olamasa da farkın açılmasını önledi. Fenerbahçe ilk yarıda futbolun tüm güzelliklerini sergilerken Feyenoord rakip kaleyi göremeden soyunma odasına döndü. Ancak ikinci yarı bu kadar kolay geçmedi. İki basit hata az kalsın skorun eşitlenmesine neden oluyordu. Neyse ki kalede Volkan vardı. Tecrübeli kaleci önce Mehmet Topal’ın geri pasında Kuyt’a set çekti, hemen ardından da Skrtel’in kafayla verdiği geri pasında klasını konuşturdu. 72’de ise kahramanlık görevini Skrtel üslendi. Slovak savunmacı, Jorgensen’in aşırmasında Volkan’ı geçen topu çizgiden çıkardı. Gecenin yıldızı Lens’in 78’deki slalomu golle sonuçlanmasa da Fenerbahçe güzel bir galibiyete zirveye kuruldu