Güle güle Kaptan

A -
A +

Bir efsanenin vedasına şahit olduk dün gece Kadıköy’de. Emre Belözoğlu 24 yıllık resitalini muhteşem bir finalle noktaladı.

Ununu elemiş eleğini asmış Fenerbahçe, ateşi ensesinde hisseden Rizespor buluşmasında kaybeden Türk futbolu oldu!
Fenerbahçe prestijini, Rizespor ligdeki konumunu korumak derdindeydi de, ah be Emre daha doyamamıştık ki sana.
Dile kolay 24 sene. 17 Mayıs 1997’de Galatasaray formasıyla başlayan macera dün çocukluk aşkı Fenerbahçe’de sona erdi.
Kariyerine 18 kupa sığdıran kaptan sahadan çıkarken belki omuzlara alınmadı ama zaten çoktan futbol severlerin gönlündeki tahttaki yerini almıştı.
Bir efsaneye yakışır, kariyerine yaraşır bir performansla veda etti Emre yeşil çimlere.
Pres yaptı, rakibini bozdu, pozisyonu devam etti, araya girdi, topu çaldı, rakibinin sağından attı solu geçti, ceza sahasına daldı, yerde kaldı. Kazanılan penaltıyı tertemiz bir vuruşla ağlara yolladı. Dakika yaşına denkti: 39. Ancak bu kadar olurdu…
Sahadan ayrılırken kolundaki kaptanlık bandını 17’lik Ömer Faruk’a teslim etmesi de bayrak yarışının devam ettiğinin göstergesiydi.
Maça gelince… Harun yaptığı kurtarışlarla “Beni yedek oturtanlar utansın” derken, Rodrigues attığı gole rağmen takımın kötüsü olmayı başardı.
Ömer Faruk ve Ferdi gelecek için umut vadederken, Rize formasıyla mücadele eden Oğuz Kağan da performansıyla Fenerbahçe için hazır olduğunun sinyalini verdi.
Bedeni sahada, kulağı Denizli, Malatya ve Kayseri maçlarından gelecek haberlerde olan Rizespor yakaladığı fırsatları cömertçe harcayıp yenilse de ligde kalmanın mutluluğunu yaşadı.
Sahanın en kötüsü ise yedikleri penaltılar, kestikleri pozisyonlarla hakemler oldu.
Ama biz bir efsanenin vedasının burukluğundan bunları pek de umursamadık…

MAÇIN ADAMI: Emre Belözoğlu

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.