G.Saray ve görünen köy!..

A -
A +

El ele vermeyerek, “el birliği ile” Dursun Özbek’i “yeniden Galatasaray Başkanı” yapacaklar, anlaşılan!..
Yani, “ibra edilememe riski, korkusu ile Mali Genel Kurula gelen” bir eski başkanı, kahraman yapıp, sonra da “yeniden aday olup koltuğa oturtmak için” bir senaryo yazılsa, hatta “bu senaryoyu bizzat Dursun Özbek, ‘Böl, parçala, kazan, yönet’ teması üzerine yazsa”, bu kadarını başaramazdı!..
Kaç üye gelir, “seçimli” genel kurula; 3 bin mi, 4 bin mi, 5 bin mi; siz söyleyin de, bir hesap yapalım!..
“Derin Galatasaray’ı arkasına ve içine alan” Dursun Özbek’in 1700 / 1800 kemik oyu var mı; var. “Aşağı düşmez, yukarı çıkar mı”; olabilir!..
Peki, “bugünkü başkan” Mustafa Cengiz, “seçildiği genel kurulda aldığı ‘emanet’ oyları” muhafaza edebilir mi; “emanetlerin bir bölümü gider” de, belki “yeni oylar” gelebilir; ama ne kadar; öyle ya da böyle “1500 oyu geçebilir” mi; İstanbul’da bugünlerdeki havaya göre; “Zor!..”
Ya, listesinde, “Adnan Öztürklerin, Mete İlkizlerin, Burak Elmasların bulunduğu” Ozan Korkut?..
Listesindeki “bazı isimler”, bu başkanın ve listesinin arkasında “kimlerin olduğunu” gösteriyor; tam bir “En Eski / Eski / Yeni kokteyli”; aşağı yukarı 1.500 oyu getirebilir, salona!..
“Nevzuhur” Ali Fatinoğlu’nun da 150-200 oy alabileceğini düşünürsek, toplam oylar; “herkes kendi seçmenini getirebilirse” ne ediyor; 5.000 civarı oy!..
Bu tablo içinde, “en yakın oy alacak rakibine 200 fark lehine olarak genel kurul salonuna girecekmiş gibi” görünüyor; Dursun Özbek!..
Ozan Korkut’u, Ali Fatinoğlu’nu tanımam, etmem; son haftalara kadar “adlarını, sanlarını” da duymadım; ne iş yaptıklarını bilmem, “Galatasaray’a başkan olacak yetenekleri ve kariyerleri” de meçhulüm; karizmaları ise, “Galatasaray Başkanlık koltuğuna kıyaslarsak”; yok!..
Şaşkınlığım, mesela, “Adnan Öztürk, neden kendi aday olmaz” da, gider Ozan Korkut gibi, “Yurdun dört bir yanını bıraktım, İstanbul’un içinden, yollardan, caddelerden, kahvehane ve kafelerden rastgele seçilecek” 100 tane Galatasaray taraftarına “resimlerini göstersek”, çok açık soruyorum; “bir tanesinin bile tanıyabileceği meçhul” bir adayın listesine girer?..
Ve mesela, “o ve onun gibiler”, neden “son seçimli genel kurula, alelacele yapılan bir liste ile gidip, seçimi kazanan” ve o günden beri “bir şeyler yapmak, mali krizdeki Galatasaray’ı toparlamak için çırpınan ve camiadan destek bekleyen” bir başkan ile beraber olmazlar da, “başı sonu meçhul” bir maceranın kahramanları olmaya soyunurlar?..
Bu soruların cevabı, “mantık” olarak şu noktaya götürüyor insanı; “Aday olursak, bu seçimi kazanmamız garanti değil, neden riske edelim? Öyle bir başkan adayının listesine girelim ki, eğer seçimi kazanırsak, Galatasaray’ı o başkan değil, ramp ışıklarına çıkmadan biz yönetelim!..”
İşte “bu zihniyet” Dursun Özbek’e seçimi kazandıracaktır ve de bilinmelidir ki, Dursun Özbek’in “yeniden başkanlık koltuğuna oturması”, Galatasaray’da yeniden derin yaralar açacaktır.
Muhalifi olan gruplar, basındaki muarızları, sosyal medyadaki “militanlaşmış” düşmanları, onu ve yönetimini yerle bir etmek için her şeyi yapacaklardır; rahat edemeyecek, huzur bulamayacak, kamuoyu ve devlet nezdinde de “itibarı tartışılan bir başkan” olarak “Galatasaray’ı kurtarmaya çalışacaktır”; başarılı olması mümkün mü?..
“Hırs ve ihtiras” sadece Dursun Özbek’in değil, Galatasaray başkan ve yönetimine “parçalanmış, bölünmüş olarak talip olanların” da gözlerini kör etmiş anlaşılan; vah Galatasaray’a!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.