Sayın Metin Tokat'a açık mektup!

Hakemlik döneminizden ve Hakem Derneği Genel Başkanlık yıllarınızdan sizi tanıyan biri olarak bir mektup yazmak istedim…
Hakem âlemi içinde her şeyi yaşamış, tecrübe etmiş ve "kariyerinde yok, yok" diyebileceğimiz on kişi gösterin deseniz; "Metin Tokat" ismi ilk ona rahat yazılır.
15 yıl dolu dolu hakemlik yaptınız! Onlarca derbiler, finaller...
FIFA kokardınız alındı. Haftalarca maç alamadığınız dönemler oldu. Hele hele henüz 36 yaşında iken 1996'da yönettiğiniz Trabzonspor-F.Bahçe maçı var ki... Hiç unutulmayacak beş maça her zaman girer!
İşin medya tarafını da bir dönem denediniz.
Talat Tokat gibi bir babanın da oğlusunuz. Siz de baba oldunuz, dede oldunuz, yaşınız da oldu 60...
Üç ayrı Yusuf Namoğlu döneminde de MHK üyeliği yaptınız. Bu dördüncü kurul üyeliğiniz. Geçmiş o üç dönemden dersler çıkardığınızı umuyorum.
Her şeyi yaşamış ve tatmış biri olarak, "empati yapmak" için sizden daha ideal birisi bulunmaz.
Şunu çok iyi biliyoruz ki; kurullarda yer aldığınızda üç dönemde de hiçbir hakemin, gözlemcinin yarasına merhem olmadınız ya da olamadınız.
Yine suya sabuna hiç dokunmadan bir başkan vekilliği mi yapacaksınız?
Bu sefer farklı bir Metin Tokat olacak mı?
İdealiniz, projeleriniz var mı?
Bunları hayata geçirme hayalleriniz var mı?
Risk alan bir Metin Tokat görecek miyiz?
Siz hakemken; MHK'ya, TFF Başkanı'na bayrak açmış bir Metin Tokat'sınız.
Bugün bunu yapacak kaç tane hakem çıkar?
Ama yöneticilik hayatınız, hiç hakemliğiniz kadar parlak olmadı.
Umarım bu defa bu şansınızı kullanabilirsiniz…

Ne dersiniz?
Yeni MHK acaba aşağıdaki sebeplerden mi göreve getirildi?
1) Hakemler arasında adaleti sağlamak için!
2) Hakemlere en üst seviyede eğitim vermek için!
3) VAR'da çıtanın aşağı ya da yukarı çekilmesi için!
4) Yeni yeni hakemler bulup ortaya çıkarmak için!
Yoksa sesi yüksek seviyede çıkan bir iki kulübün sesini kesmek için mi?

Şimdi ne olacak?
Ekrandan dikkatle takip ettim. Futbol Federasyonu Mali Genel Kuruluna katılım "dikkat çekecek" derecede azdı.
Zaten "üçte iki çoğunluk" sağlanamayınca "ana statüdeki" değişiklik yapılamadı.
Küme düşme kalktı, MHK değişti! Ama kulüpler yine mutlu değil!
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, sene başında Tahkim Kurulu için "bağımsız ve tarafsız bir organ" olmadığına hükmetmişti. Adalet Bakanlığı, federasyondan bu konuda değişiklik istedi!
Çoğunluk sağlanamadı, "ana statü" değişmedi!
AİHM ne diyecek? Avrupa Konseyine mi şikâyet edecek? Yoksa yeniden genel kurul mu toplanacak? Futbol hızla mahkeme kapılarına doğru koşuyor!  Anlaşılan o ki; kulüplerin "bir dediğini iki etmemek" çare değil!
Bu arada Genel Kurulda başkan vekilleri Mehmet Baykan ve Erhan Kamışlı'nın konularına olan hâkimiyetleri ve izahatları tatmin ediciydi.

Acaba bu MHK yoğurdu nasıl yiyecek?
Üst Klasman kadrosunda toplam 47 hakem var. AVAR olmaya hak kazanmış hakemler ve VAR kadrosunda olan Özgüç Türkalp de yine bu havuza takviye edilecek.
Şimdi her hafta;
Süper Lig'de 10 maça düdük hakemi atanacak. Süper Lig'e 10 VAR ve 10 AVAR lâzım.
1. Lig'e 9 hakem yine bu kadrodan seçilecek.
Bakalım; yeni MHK hangi prensipleri, nasıl ortaya koyacak?
Yusuf Namoğlu dönemini mi bize hatırlatacaklar? 10 maça 10 hakem döndür dur...
Sizce; herkesi çok şaşırtacak bir yoğurt yiyişleri olur mu?

Hakemler hariç mi?
Mevsim yaz, nem aşırı yüksek. Hakemler saat 16.00'da, 18.00'de atletik testlere çağrılıyor. Üstelik bu yıl testler, bu yıl suni çim sahalarda.
Meteoroloji olsun, doktorlar olsun; hep uyarıyorlar. Aman dikkat!
FIFA hep demiyor mu; "önce oyuncu sağlığı!"
Hakemler hariç mi?
Ya tamam, hakeme herkes düşmandır, kimse sevmez! Bari siz yapmayın!
Şu koşu saatlerini 21.00'e almak çok mu zor?
Sivas gibi bir şehirde; millî maç niye 21.45'te oynandı?

Musa Eryılmaz Spor Kompleksi!
Mersin Yenişehir Belediyesi, yaptırdığı spor kompleksine eski hakem merhum Musa Eryılmaz'ın ismini vermiş! Yarın açılışı var. Mersin'den Vedat Yüksel, davetiyesini gönderdi.
Bu vefa örneğinden dolayı emeği geçen herkesi kutluyorum.