Hem “konu mankeni” hem de numunelik!

A -
A +
 
Olayı şöyle bir özetleyelim. CHP'li Fikri Sağlar katıldığı bir televizyon programında başörtüsü üzerinden inanç düşmanı olduğunu gösterdi. Hemen ardından Sözcü gazetesi Ayasofya üzerinden Rum'un, Yunan'ın sözcülüğünü yaptı...
CHP'li Kılıçdaroğlu Fikri Sağlar'a tepki gösteriyormuş gibi yaparken, Sözcü paçavrasının Ayasofya hakkındaki manşetine tek kelime etmedi. 
Hâlbuki; başörtüsü İslam dinini ne kadar temsil ediyorsa, Ayasofya da bir o kadar temsil ediyor. Netice itibari ile İslam'ın İstanbul'daki en önemli sembolünden bahsediyoruz.
Peki CHP lideri başörtüsü konusunda hassasmış gibi davranırken, Ayasofya konusunda neden üç maymunun yaptığını yaptı?
Nedeni şu:
Başörtüsü konusunda hassasmış gibi davranıp, "Bakın biz eski CHP değiliz. Bize gönül rahatlığıyla oy verebilirsiniz" diyerek muhafazakâr kesime göz kırpmış oldu.
Ama Ayasofya konusuna girerse, hem Ayasofya'yı müzeye çeviren eski CHP'yi ve Atatürk'ün mirasını inkâr etmiş olacak, hem de "dostlarımız" dediği dünyanın barbar ülkelerinin tepkisini çekmiş olacaktı.
Riyakârlık dediğimiz şey budur...
Dönelim başörtüsü konusunda verdiği tepkiye.
Malumunuz.
Yanına CHP'lileri topladı ve aralarına numunelik bir başörtülü kadın koyarak "Fikri Sağlar'a katılmıyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu görüntüye kızarak, "Bay Kemal’in yanına iki başörtülü alması, âdeta vitrin mankeni koyması kimseyi aldatmıyor" diye tepki gösterdi. 
O fotoğrafa bakarsanız, Sevgi Kılıç isimli başörtülü CHP'linin gerçekten bir "konu mankeni" olduğunu net olarak görürsünüz. Herkesin baret taktığı bir şantiye alanında başörtülü kızımızın âdeta, "Bakın, ben başörtülüyüm" diyerek baret takmaması, konu mankeni olduğunun en çarpıcı deliliydi.
Belki de birileri kızcağıza, "Yavrum sen baret takma. Kılıçdaroğlu açıklama yaparken hemen sağ tarafında durarak kameraların seni görmesini sağla. Böylece başörtün görünmüş olur ve biz de mesajımızı vermiş oluruz" demiştir.
Orasını bilemiyorum!
Şimdi CHP'liler, "Erdoğan başörtülü üyemiz üzerinden kadınlara hakaret etti. Sevgi Kılıç isimli CHP'li arkadaşımız da başörtülü kadınlar da konu mankeni değildir" diyerek ortalığa fitne ve vesvese yayıyor.
Bu noktada kim haklı, şöyle bir bakalım!
CHP, Türkiye'nin 81 ilinde ve 922 ilçesinde örgütlenmiş köklü bir parti değil mi?
Yani bu illerin tamamında teşkilatları var.
Ayrıca CHP'nin son seçimlerde kazandığı 11 Büyükşehir, 10 il, 191 ilçe belediyesi var. Bunun yanı sıra partide görev yapan 138 milletvekili var. 
Rakamları alt alta ekleyip topladığımızda, CHP'de aktif siyaset yapan 1353 kişi olduğu sonucuna varıyoruz. Peki bu kadar CHP'linin içinde kaç tane başörtülü kadın var? 
Bir!
Evet, evet sadece bir!..
O da kameralar önünde Kılıçdaroğlu'nun yanında yer alan Sevgi Kılıç isimli kadın. İslam'a başörtüsü üzerinden kin ve nefret kusan Fikri Sağlar'a tek kelime etmemiş. "Sen kimsin de başörtüsü hakkında böyle bir yorum yaparsın densiz adam" diyememiş bir başörtülü kadın.
Aksine...
Başörtüsü takma hürriyetini, Kemal Kılıçdaroğlu'nun itirazlarına rağmen kendisine bahşeden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a laf saydıran biri. 
E şimdi CHP'nin içine "numunelik" diye alınmış bu hanımefendi "konu mankeni" değil de nedir?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.