Ne konuşalım?

Hangi CHP'yi, daha doğrusu CHP'nin hangi yönünü, hangi yüzünü konuşacağımızı şaşırdık! 

Partinin en tepesindeki isme bakıyorsunuz, her güne bir yeni yalan sığdırma kampanyası yürütüyor âdeta...

Bugüne kadar söylediği yalanları tek tek yazacak olsak bırakın bu minik köşeyi, gazete sayfaları yetmez. En son, "Erdoğan fırına 3 bin polisle, yüzlerce zırhlı araçla gidiyor" gibi bir laf etti mesela...

Ağzını öyle bir doldurmuştu ki, "Erdoğan fırına girmeden önce SİHA'lar havadan takip ediyor, bazukalı korumalar mevzi alıyor, hatta S-400 aktif ediliyor" diyecekti herhâlde...

Neyse...

Partili isimlere bakıyorsunuz, aman Allah'ım!

Parti, parti değil, sanki kazan dairesi. Yani düşünebiliyor musunuz partinin bir önceki Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, partinin genel başkanına her gün yeni bir sıfat yakıştırıyor.

Çetelesini tuttum.

Muharrem İnce, Kemal Kılıçdaroğlu'na Erdoğan'dan daha fazla "yalancı herif" diyor iyi mi! 

Sadece o mu?

İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, "Sırf sağ seçmenin oyunu alabilmek için başörtülü birilerini partiye almak, takiyeciliktir" diyor mesela...

Parti aidiyetleri sona ermemiş ama partiden dışlanmış isimler deseniz. Onların kâğıda kaleme gelmez sözlerini buraya taşımaktan hayâ ederim.

Tam bunları konuşurken bir de bakıyorsunuz ki yolsuzluk skandalları patlak vermiş.

Geçen bir iki yazımda da bahsettim.

31 Mart seçimlerini kazandıktan sonra başına geçtikleri belediyeler oldu. Bir de baktık ki Yalova Belediyesinde 60 milyonluk, Menemen Belediyesinde 50 milyonluk, Ceyhan Belediyesinde tamı tamına 300 milyonluk soyguna imza atmışlar!..

Sadece bir yıl içinde, üç bey belediyede çalabildikleri bu! Hafazanallah, Türkiye'yi yönettiklerinde neler yapacaklarını varın siz hesap edin yani...

Tam bu yolsuzlukları konuşacağız...

Bu kez çok daha rezil bir skandalla karşı karşıya kalıyoruz. Kendi milletvekilleri, "Bizim partide herkes uçkurunu çözmüş ahali" diye isyan ediyor. Bakıyoruz ki kim kimi yakalarsa onu götürüyor!

Taciz, tecavüz ve cinsel istismar suçları bir lağım gibi patlak veriyor. "Parti herhâlde bunların ipini çeker" diyoruz, bir de bakıyoruz ki tacizciler ve tecavüzcüler bizzat parti tarafından koruma altına alınıyor. Hatta, tecavüze tacize uğrayanlar, ihbarda bulundukları için mahkemelere veriliyor!

Bunları konuşmaya zaman kalmadan hop, başka parti içine özenle yerleştirilmiş terör örgütü mensupları çıkıyor bu kez karşımıza!

Şaka yapmıyorum!

Olay şöyle oluyor.

İçişleri Bakanlığı 12 ilde eş zamanlı terör operasyonu yapıyor. Terör örgütü ile bağlantılı olan 48 MLKP, TKP-ML, DSİH VE PKK üyesi gözaltına alınıyor. 

Bu teröristlerden 4 tanesi nereden çıkıyor biliyor musunuz?

İzmir Büyükşehir Belediyesinden! 

Şimdi kıyamet kopacak, partililer ve partiye destek veren besleme medya bu işe isyan edecek diyoruz. 

Anaaa, oda ne?

Bir de bakıyoruz ki hem parti mensupları hem de muhalif medya bu teröristlerin tamamına sınırsız destek veriyor. 

Yani artık CHP'nin hangi yönünü, hangi yüzünü konuşacağımızı bilemez hâle geldik vallahi. Daha doğrusu hangi rezilliği, hangi kepazeliği önceleyeceğimizi şaşırdık! 

Şimdi biz bunları yazınca birileri, "Bunlar suni gündemler. Bunlar yapay gündemler. CHP dışında yazacak, konuşacak başka bir şey yok mu?" diye laf atıyor. 

Ekonomik sıkıntılar deseniz yazıyoruz. İktidarın yanlışlarını yazıyoruz ki son yazdıklarımız arşivde bir tık ötenizde duruyor.

Daha çok konuşacağız ama CHP yerinde durmuyor ki… Her güne bir rezillik yetiştirme konusunda çok başarılı oldukları için ancak bu kadar konuşabiliyoruz.

Hem, yukarıda saydıklarım konuşulmayacak meseleler mi arkadaşlar? Dünyanın hangi ülkesinde bu rezillikler konuşulmaz, bi söylesenize Allah aşkına?

Her gün de saman ithali konuşulmaz ki!

Di mi yani?