Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

Topçu'dan eleştirilere cevap, 'Koç da bakkallık yaparak başladı'

Topçu'dan eleştirilere cevap, 'Koç da bakkallık yaparak başladı'

GÜNDEM Haberleri

'THY Başkanı bakkal çırağıydı' diyenlere Vehbi Koç örneğini verdi

THY Yönetim Kurulu Başkanı Topçu, "Hayatımın en büyük tecrübelerini bakkalda çalışırken edindim. Rekabeti çok iyi bilirim. Eleştirenler olabilir. Ama unutmayın ki Vehbi Koç da çocukken bakkaldı" diyor. nbsp;THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, sayfamızın bu haftaki misafiri oldu. THY'nin yönetim binasında başkanın havaalanı manzaralı odasında gerçekleştirdik röportajımızı. Topçu ile Rize, bakkallık yılları, özel hayatı ve THY hakkında yaptığımız sohbetten sonra diyebilirim ki; akıl, tecrübe, cesaret ve özgüven bir olunca başarı size koşarak geliyor. Satın alma ve ürün seçimi kendisine ait gençlik yolunda bir çocuk, bu küçük düzende edindiği tecrübeleri bugün 17 şirketin (THY sadece bir tanesi) YKB'si olarak aynı cesaret ve risk almayla yönetmeye devam ediyor. Son 10 yılda THY'nin yükselişi sadece bizim değil, dünyanın da dikkatini çekiyor. Gerçekten takdire şayan... Sunuşumun son cümlesi; bu başarının örnek alınması, artarak sürmesi ve aslında dünyanın biz Türklerin neler yapabileceğini en iyi örneklerle izlemesi... nbsp;

- "Çocukluğumda abimlerin yanında çıraklık yaptım. THY'deki görevime geldiğimde 'Bakkaldan müdür mü olur' dediler. Oysa en büyük tecrübeyi o zamanlar kazandım. Vehbi Koç da bakkaldı..."
- nbsp;"Türk Hava Yolları, özel hayatımın büyük bir bölümünü kapsıyor. Çocuklarıma zaman ayıramıyorum. 24 saat telefonum açık olmak zorunda. Sürekli bir 'acaba' ile yaşamak mecburiyetindesiniz." nbsp;

Önce 1964 yılına Rize'ye gidelim ve sohbetimize başlayalım...1964 yılında Rize'de doğdum. İlkokulu bu şehirde bitirdim. İkisi kız, üçü erkek beş kardeşiz. Babamın asıl mesleği fırıncılıktı. Fırıncılığı bıraktıktan sonra Kadıköy'de abimlerle bir bakkal dükkanı açtık. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan bir ay sonra İstanbul'a geldim. Geldikten sonra hem bakkalda abilerime yardım ediyordum hem de bu işi yapma yolunda adımlar atıyordum. Ortaokulu ve liseyi Mehmet Beyazıt Okulu'nda okudum. Çocukluğum; Göztepe, Kadıköy ve Fikirtepe arasında geçti. Ardından Anadolu Üniversitesi İdari Bilimler Fakültesi'ni kazandım. Oradan yatay geçişle Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü'nü kazandım. 1986'da mali müşavirliğe başladım ve kendi ofisimi açtım. 24 yıl kesintisiz mali müşavirlik yaptım. Birçok sivil toplum örgütünde görev aldım.
- Önce öğrencilik ve yanında bakkal yani ticaret. 24 yıl mali müşavirlik derken THY. Bakkallık tecrübenizin şu anki çalışmanıza katkısı büyük diyebilir miyiz?
Diyebiliriz. Şöyle ki; herhangi bir devlet kademesinde görevim yoktu. 24 yıl sonra Kozyatağı'ndaki ofisimi kapatarak meslek hayatıma son vermek zorunda kaldım. "THY'nin Başkanı bakkallıktan geldi" diye eleştirilerde bulunabilirler fakat Vehbi Koç da çocukluğunda bakkallık yapmıştır. Ki 1970'lerde bakkalcılık çok önemli bir meslekti. Hayatımın en büyük tecrübelerini bakkalda çalıştığım zamanlarda edindim. Ticaretin içinden gelen biriyim. Bir satın almanın veya rekabetin nasıl olduğunu çok iyi bilirim. O zamanlarda bakkal tanıdığınız olması büyük avantajlar getiriyordu. Bakkallık yaptığım 12 yıl boyunca çok fazla insan tanıdım ve büyük tecrübe edindim. Küçük yaşta yaşımın çok ilerisindeki insanlarla muhatap oldum. Sabahın altısında dükkânı açıp gece 12'de kapatıyorduk. Biz buralara el bebek gül bebek gelmedik. Hep çalıştık.
- Türk Hava Yolları'yla yollarınız nasıl kesişti?
2003 yılının nisan ayında yönetime geldik. THY'nin son 10 yıllık gelişiminde benim imzam var. Yorucu bir on yıl geçirdik ama sonucu güzel olunca insan artık o yorgunluğu hissetmiyor. Son 10 yıldaki başarılarımızdan dolayı ülke olarak gururlandık. THY'nin 80 yıllık geçmişine baktığımız zaman, son 10 yıldaki gelişimlerini dörde ve hatta beşe katladığımız oldu.
- nbsp;Bu kadar yoğunluğun içerisinde eşinize ve çocuklarınıza nasıl vakit ayırıyorsunuz?
Türk Hava Yolları özel hayatımın büyük bir bölümünü kapsıyor. Fazla program yapamıyorum. Olağanüstü bir durum olabilir endişesiyle iş yerimden pek fazla uzaklaşamıyorum. 24 saat de telefonum açık olmak zorunda. Yaklaşık 13 saat şirkette kalıyorum. Sürekli bir 'acaba' ile yaşamak zorundasınız. İşimizi sıfır hata ile yapmak her şeyin önünde geliyor. Uçuş güvenliği açısından yapılması gereken en iyi ne varsa onu yapmaya çalışıyoruz. Son yıllarda kaza oranları çok düştü. Artık uçakları düşürmek de o kadar kolay değil. Bir günde Türk Hava Yolları'nın 1100 uçağı kalkıyor. 17 şirket var ve hepsinin problemleriyle ilgileniyoruz. Artık gün bize yetmemeye başlayınca, birazcık özel hayattan da almaya başlıyoruz. Pazar gününü özellikle ailemle geçirmeye çalışıyorum. Kızım İTÜ'de iç mimarlık; iki numaralı oğlum Maltepe Üniversitesi'nde Halkla İlişkiler okuyor. Üç numara, bu sene lise sona geçti. Dört numaralı kızım ise, dördüncü sınıfa geçti. Bir yazlığımız var, zaman buldukça oraya gidip dinleniyoruz. Yazları mutlaka Rize'ye giderim. Çocukluğum Rize'de geçtiği için benim açımdan da iyi bir dinlenme alanı oluyor.
- Fotoğrafa olan ilginiz nasıl başladı?
Fotoğrafa olan merakım, orta üçüncü sınıftan beridir devam ediyor. O yaşlarda bir arkadaşımız okula fotoğraf makinesi getirmişti. Benim de çok hoşuma gitmişti. Acaba benim de öyle bir makinem olabilir mi diye düşünmüştüm. Daha sonrasında bir tane makine aldım ama çekmesi çok zordu. Toplamda 12 tane pozu vardı. Sonrasında 36 pozluk fotoğraf makinesi aldım. Liseye başladığımda ise kendimi geliştirerek Nikkon marka fotoğraf makinesi aldım. Hemen bitişiğimizde bir fotoğrafçı vardı. Onunla sürekli sohbet eder, fotoğrafla ilgili birçok şey öğrenirdim. Uzun zaman fotoğraf çektim. Özellikle manzara çekimlerinde epeyce arşivim oldu. Aynı zamanda video çekimine de merak saldım. Fakat son zamanlarda çok yoğun çalıştığımdan dolayı fırsat bulamıyorum. Eskiden biz teknolojiyi Doğu Bank'tan takip ediyorduk. Günümüzde ise, herkes internetten takip etmeye başladı. İletişime dair her türlü araç ve gereç, artık ülkemizin her yerinde satılıyor. Bugün herkesin elinde akıllı telefon var. Gizli saklı diye bir olgu kalmadı. Herkes her türlü görüntüye anında ulaşabiliyor ve onu yayabiliyor.

- Yurt dışına THY ile gitmiyorum!
Bir havayolu şirketinin başında bulunan Hamdi Topçu'ya uçağı ne kadar kullandığını da sorduk. Topçu, "Çok fazla yurt dışına çıkamıyorum. Çıktığım zamanlar da yabancı havayolunu seçiyorum. Çünkü onların uçuş kalitesini görmek gerekiyor" dedi. Başkan Topçu, "Çalışma arkadaşlarınızı seçerken nelere dikkat edersiniz?" sorumuza da şu cevabı verdi: "Bizimle beraber çalışmayı kabul eden arkadaşlarımızda heyecan arıyoruz. Aday, kartvizitinden büyük olmalı. 'Nasıl olsa kapağı attım, devamı da gelir' diye bir mantık yok. Burada çalışırsan, bir şeyler üretirsen, heyecanın varsa kalırsın. Alt-üst ilişkisini çok fazla düşünmüyoruz. Eskiden bir genel müdürün odasına memurun çıkması pek mümkün değildi. Biz şöyle bir eleştiri de aldık: Buraya dışarıdan çok fazla adam alınıyor. Türk Hava Yolları'nın bütün yönetimi bozuldu...' nbsp;Bunları yapmak zorundaydık. On iş yapıp sıfır hata ile çalışan yerine yüz iş yapıp beş hata yapan adamı tercih ediyoruz. Yeter ki hatasında kasıt olmasın. Risk alan adamları seviyoruz. Dışarıdan yönetici almamaya çalışıyoruz. Yeterince donanımlı arkadaşı zaten aldık. Aynı zamanda yönetici okulu da açtık. Kendi çalışanlarımızı burada eğitiyoruz. Bize yararlı olacağına inandığımız kişileri de dışarıdan yönetici konumuna getirebiliriz."

- THY'nin üzerinden güneş batmıyor!
Hamdi Topçu: Taklit edilen bir şirket haline geldik. 2015'in büyüme rakamlarını 2011'de yakaladık
- THY'nin son 10 yılda gösterdiği başarı tesadüfen kazanılmış değil, mutlaka risk aldınız?
Yönetim kuruluna geldiğimiz zaman, üyelerin tamamı değişmişti. Bütün çevrelerden, 'THY şimdi battı' gibi eleştiriler vardı. Biz bunları önemsemedik. Bizi bu konumumuza Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan getirdi. Bize bir hedef vermişti, bu işi başaracağımıza dair. Havacılık geçmişim olmamasına rağmen, çok önemli bir mali müşavirlik geçmişim vardı. Mesleğimde başarılı ve iddialıydım. Bunu da her aşamada kanıtladım. Daha öncesinde Türk Hava Yolları'nın geçmişini de inceledim. Geçmişte YKB ve GM yapan arkadaşlarla her yıl görüşürüm. Şunu gördüm ki, bu şirkete giren bütün arkadaşlar güzel şeyler yapmaya gayret etmiş. Siyasi rant kavgaları, çekişmeler şirketi tek vücut olmaktan alıkoymuş; cesaretli adımlar atmayı da engellemiş. AK Parti iktidarıyla ve bizim göreve gelmemizle THY, tek bir ses ile yönetilmeye başladı.
- HATALARIMIZDA OLDU
2004 yılında ilk defa 64 tane uçak sipariş verdiğimiz zaman, herkes bu kadar uçağı nerede kullanacaksınız diyordu. Çünkü THY'nin tarihinde yılda bir iki hattan fazlası açılmamış. 2005 yılında çok seri bir şekilde hat açmaya başladık. İlk başlarda hatalarımız oldu fakat çok kısa bir zamanda toparladık. Günümüzde 30-35 noktaya hat açıyoruz. Bu yıl da dünyada yaşanan krizin aksine biz şirket olarak büyüme kararı aldık. 91 uçak siparişi verdik. Bu Türk Hava Yolları'nda devrim demek. 2015'in büyüme rakamlarını biz 2011'de yakaladık. nbsp;Turgut Özal, uzun uçuşlar için uçak alımını talep ediyor. THY ise '3 tane uçak alımı uygundur' diyor ama Özal, 3'ü silip yerine 7 yazıyor. Biz, geniş uçakların 20 tanesini 8 ayda filomuza dahil ettik. Artık kendimizle yarışıyoruz. Taklit edilen bir şirket haline geldik. Dünyada en çok uçulan ülke sıralamasında birinci sıradayız.
- Diğer ülkelerde yaşanan karışıklıklar sizi nasıl etkiliyor?
Mısır'da yaşananlar sebebiyle birkaç puan Japonya uçuşlarımızda düşüş gerçekleşti. Daha nbsp;önce neredeyse yok satıyorduk. İnsanlar artık istikrar olan yerlere gidiyor. Yapılan bir hatadan bütün millet payını alıyor. Onun için çok dikkatli olmamız gerekiyor. Özellikle iç enerjimizi kardeşlik yönünde kullanmamız lazım.

- Her yıl 600 pilota ihtiyacımız var
THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, yeni havayolu şirketi satın almayacaklarını söyledi. Topçu, şunları söyledi: "Özellikle Avrupa'da birçok havayolu şirketinin CEO'su veya o ülkelerin bakanları bizden ortaklık talep ediyor. Şu anda Avrupa'da mevzuat gereği bir havayolu alma imkânımız görünmüyor. Bu AB mevzuatından kaynaklanan bir durum. Avrupa Birliği'ne dahil olmayan ülkelerin hem vatandaşlarına hem de şirketlerine engel çıkarıyorlar. 17 tane şirketimiz var. Türkiye'nin en büyük uçak bakım hangarını önümüzdeki hafta açıyoruz. Aydın Çıldır Havaalanında'da pilot okulu açtık. Burayı uluslararası bir pilot okulu haline dönüştüreceğiz. Yılda üç yüz pilot yetiştirme kapasitesine ulaşacak. 275 uçak sipariş ettik ve 2020 yılına kadar filomuza katacağız. Şu an 350'ye yakın pilot adayımız, ABD başta olmak üzere Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde eğitim görüyor. Her yıl 600 pilota ihtiyacımız var."


Gurbet KALAY ZORBA





UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...