Doktor sonunda Türkiye'de

> Hilmi Hakan Kahraman
hhkahraman@trscouts.com

Barcelona’lı Luis Suarez’in belki de dünya çapında konuşulan ilk vukuatı, 2010 Dünya Kupası çeyrek finalinde uzatmaların sonunda o ünlü karamboldeki kafa vuruşunu çizgi üzerinde elleri ile çıkarmasıydı. Hakemin verdiği penaltı sonrası Gana, Güney Afrika’da düzenlenen bu turnuvada yarı finale çıkmayı başaracak ilk Afrika takımı olmaktan bir penaltı uzaklıktaydı. Muslera’nın koruduğu kaleye golü atmak yerine penaltı vuruşunu üst direğe nişanlayan oyuncu Kayserispor’un yeni transferi Asamoah Gyan’dan başkası değildi.
1985 yılında başkent Accra’da dünyaya gelen Gyan, 18 yaşında Liberty Professionals ile ligde 10 gol atınca Udinese’nin dikkatini çekti ve 2003 yazında İtalya’ya transfer oldu. 2004 yazında iki sezonluğuna Serie B ekiplerinden Modena’ya kiralandı. Orada golleri sıralayınca ve 2006 Dünya Kupası’nda son 16’ya kalan Gana takımında da iyi performanslar sergileyince Avrupa’dan birçok takımın ilgisini çekti. En sonunda 2008 yılında Fransız ekibi Rennes’e transfer oldu ve 2009-2010 sezonunda da kariyerinin zirve noktasına ulaştı. Ligde çıktığı 29 maçta 13 gol atan Gyan, 2010 Dünya Kupası’nda da Gana’yı 3 golle taşıyan isim olunca Galatasaray ve Fenerbahçe’nin gündemine girdi. Hatta gazeteler Gyan’ın Fenerbahçe ile anlaştığını yazdı. Gyan üst seviyede futbol oynamak istediğini belirtti ve 16 milyon avro karşılığında Sunderland’e transfer oldu. 
Herkes Gyan’ın Premier Lig’de ne yapacağını merak ederken, o kendisinin abartılmış bir balon olduğunu söyleyenleri 33 maçta attığı 11 golle susturuyordu. 2011 yazında ise Gyan için Türk takımlarının yine devrede olduğu konuşuluyordu, bu defa Galatasaray ile anlaştı derken Birleşik Arap Emirlikleri ekiplerinden Al-Ain’e kiralandı. 7 milyon avroluk kiralama ücreti ve Gyan’ın maaşının 4 kat artması sebebiyle tüm dünyada “Parayı başarıya ve üst düzey futbola tercih etti“ söylemleri dolaşmaya başlandı. 
2012-2013 sezonunda bonservisiyle Al-Ain’e geçen Gyan, yıllık 7,5 milyon avroluk maaşı ile dünyada en çok kazanan oyuncu olmayı başardı. 4 sezon boyunca 120 maçta 128 gol attıktan sonra 2015 yazında Çin’e transfer olunca imajı tamamen negatif hale geldi. Hâlbuki Gyan kazandığı parayla kimsenin konuşmadığı şeyler yaptı: Ülkesinde futbol sahaları ve akademisi kurdu, Gana’daki araştırma hastanelerine milyon dolarlık bağışlarda bulundu ve fakir bölgelere su pompa sistemi kurdu. 2 hafta önce de bu yardımları sebebiyle Alfred Nobel Üniversitesinden de fahri doktora unvanı aldı. 
Dr. Asamoah Gyan sonunda ülkemize geldi ve 31 yaşında hâlâ gol yollarında eskisi kadar tehlikeli. Yaşı hakkında eleştiriler olsa da Didier Drogba, Samuel Eto‘o, Vagner Love gibi yaşı ilerlemiş olarak ülkemize gelen forvetlerin ne kadar etkili olduğu aşikâr. TrScouts olarak ligimizde tecrübenin son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Özellikle bu tecrübe Gyan transferinde olduğu gibi mümkün olduğunca ucuza alınabilirse yapılan iş çok daha önemli hâle geliyor. 
Not: TrScouts Uzak Doğu gözlemcisi Ali Can Kutlu’ya katkılarından dolayı teşekkür ederiz.
Barcelona’lı Luis Suarez’in belki de dünya çapında konuşulan ilk vukuatı, 2010 Dünya Kupası çeyrek finalinde uzatmaların sonunda o ünlü karamboldeki kafa vuruşunu çizgi üzerinde elleri ile çıkarmasıydı. Hakemin verdiği penaltı sonrası Gana, Güney Afrika’da düzenlenen bu turnuvada yarı finale çıkmayı başaracak ilk Afrika takımı olmaktan bir penaltı uzaklıktaydı. Muslera’nın koruduğu kaleye golü atmak yerine penaltı vuruşunu üst direğe nişanlayan oyuncu Kayserispor’un yeni transferi Asamoah Gyan’dan başkası değildi.
1985 yılında başkent Accra’da dünyaya gelen Gyan, 18 yaşında Liberty Professionals ile ligde 10 gol atınca Udinese’nin dikkatini çekti ve 2003 yazında İtalya’ya transfer oldu. 2004 yazında iki sezonluğuna Serie B ekiplerinden Modena’ya kiralandı. Orada golleri sıralayınca ve 2006 Dünya Kupası’nda son 16’ya kalan Gana takımında da iyi performanslar sergileyince Avrupa’dan birçok takımın ilgisini çekti. En sonunda 2008 yılında Fransız ekibi Rennes’e transfer oldu ve 2009-2010 sezonunda da kariyerinin zirve noktasına ulaştı. Ligde çıktığı 29 maçta 13 gol atan Gyan, 2010 Dünya Kupası’nda da Gana’yı 3 golle taşıyan isim olunca Galatasaray ve Fenerbahçe’nin gündemine girdi. Hatta gazeteler Gyan’ın Fenerbahçe ile anlaştığını yazdı. Gyan üst seviyede futbol oynamak istediğini belirtti ve 16 milyon avro karşılığında Sunderland’e transfer oldu. 
Herkes Gyan’ın Premier Lig’de ne yapacağını merak ederken, o kendisinin abartılmış bir balon olduğunu söyleyenleri 33 maçta attığı 11 golle susturuyordu. 2011 yazında ise Gyan için Türk takımlarının yine devrede olduğu konuşuluyordu, bu defa Galatasaray ile anlaştı derken Birleşik Arap Emirlikleri ekiplerinden Al-Ain’e kiralandı. 7 milyon avroluk kiralama ücreti ve Gyan’ın maaşının 4 kat artması sebebiyle tüm dünyada “Parayı başarıya ve üst düzey futbola tercih etti“ söylemleri dolaşmaya başlandı. 
2012-2013 sezonunda bonservisiyle Al-Ain’e geçen Gyan, yıllık 7,5 milyon avroluk maaşı ile dünyada en çok kazanan oyuncu olmayı başardı. 4 sezon boyunca 120 maçta 128 gol attıktan sonra 2015 yazında Çin’e transfer olunca imajı tamamen negatif hale geldi. Hâlbuki Gyan kazandığı parayla kimsenin konuşmadığı şeyler yaptı: Ülkesinde futbol sahaları ve akademisi kurdu, Gana’daki araştırma hastanelerine milyon dolarlık bağışlarda bulundu ve fakir bölgelere su pompa sistemi kurdu. 2 hafta önce de bu yardımları sebebiyle Alfred Nobel Üniversitesinden de fahri doktora unvanı aldı. 
Dr. Asamoah Gyan sonunda ülkemize geldi ve 31 yaşında hâlâ gol yollarında eskisi kadar tehlikeli. Yaşı hakkında eleştiriler olsa da Didier Drogba, Samuel Eto‘o, Vagner Love gibi yaşı ilerlemiş olarak ülkemize gelen forvetlerin ne kadar etkili olduğu aşikâr. TrScouts olarak ligimizde tecrübenin son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Özellikle bu tecrübe Gyan transferinde olduğu gibi mümkün olduğunca ucuza alınabilirse yapılan iş çok daha önemli hâle geliyor. 
Not: TrScouts Uzak Doğu gözlemcisi Ali Can Kutlu’ya katkılarından dolayı teşekkür ederiz.