Fahrettin Koca’ya dair şahsi bir not

A -
A +
Amcama 3 Ekim 2019’da akciğer teşhisi konmuştu. Zonguldak’ta her ne kadar hastane imkânları olsa da Ankara ya da İstanbul gibi olmuyor. 
O zamana kadar hiçbir tanışıklığım olmayan Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca’yı aradım. Sağ olsun o babacan tavırla hemen yardımcı oldu. 
Ankara yakın olduğu için Bilkent Şehir Hastanesi’ne nakletti amcamı. Doktorlar ellerinden geleni yaptı. Zaman zaman ziyarete gittiğimde aynı hastanede Anadolu’nun belli yerlerinden gelen onlarca hastanın tedavi edildiğine -hem de muazzam şartlarda- şahit oldum. Fahrettin Bey birçok hastayla da kendi ilgileniyordu. Arayıp soruyordu. Avrupa’da birçok hastane görmüş biri olarak Bilkent Şehir Hastanesi’nin yanından bile geçemezler. Ne kadar gururlansak azdır. 
Koronavirüs ortaya çıkınca Fahrettin Koca’nın nasıl babacan ve konuya hâkim bir bakan olduğunu gördüm. Şimdi bütün Türkiye gördü. Aynı zamanda hep sempatik, asla kızmayan ve moral veren bir doktor. BBC muhabirine bile cevap verirken bana, “Onun kusuruna bakma bey” diyen Türk sinemasının efsane karakteri Kadir Savun’u hatırlattı. 
Fahrettin Bey'in benim bu sözlerime de ihtiyacı yok. Zaten hepimiz şahidiz... 
Bu vesileyle Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca’ya, yardımcısı Doktor Burak Aktaş’a ve Bilkent Şehir Hastanesi Onkoloji Bölümü doktorlarına amcamın hastalığı sırasında gösterdikleri ilgi ve alaka için çok teşekkür ediyorum.
 

CEM KÜÇÜK'ÜN DİĞER YAZISI İÇİN TIKLAYIN

Hep başkasının başına gelir diye düşünmek...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.