NETANYAHU'NUN YAHUDİLERE ÇAĞRISI VE ALİYAH BET PROGRAMI

A -
A +
"Sürgün süprüntülerini kurtarmalıyız."
İsrail'in ilk Başbakan'ı DavidBen Gurion diasporadaki Yahudiler için söylemiş bu sözü. Sebebine ve bu sözün şimdiki Başbakan Binyamin Netanyahu'nun dünkü çağrısıyla bağlantısına aşağıda geleceğim. Aliyah Bet nedir, ona da.
Ben Gurion 31 Ağustos 1949'da, bir grup Amerikalının İsrail'i ziyareti nedeniyle yaptığı bir konuşmada şöyle diyordu:
"Bir Yahudi Devleti kurma rüyamızı gerçekleştirdik. Ancak, Yahudi halkının büyük bir kısmı hâlâ dışarıda; bugün İsrail'de yalnızca 900 bin Yahudi var. Ana babaları, çocuklarını buraya getirmeye çağırıyoruz. Yardım etmeyecek olurlarsa, İsrail'e biz getireceğiz. Umarım ki buna gerek kalmaz."
Şaka değil, Ben Gurion açıkça tehdit ediyordu. Yahudi Diasporası zaman içinde bunun şaka olmadığını yaşayarak öğrendi.
Aynı yıllarda, bir ara Cumhurbaşkanı adayı da olan Haham Joseph Gedaliah Klausner Amerikan Yahudi Kongresi'nde (AJC) daha açık konuştu:
"Yahudi toplumunu bulundukları ülkelerde mümkün olduğu kadar rahatsız etmek gerekir. İsrail dışındaki Yahudiler, ne yapacakları kendilerine söylenmesi gereken hasta insanlardır."
Ben Gurion bir gün hayli ileriye gitti ve aynen şöyle dedi:
"Sürgün süprüntülerini kurtarmalıyız."

Irak Yahudilerine Ali Baba Operasyonu

1950'de, tüm dünya Yahudileri İsrail'e göç etmeye resmen çağırıldılar. Bu çağrı bir kanunla da desteklendi: Geri Dönüş Kanunu.
Ardından Mossad'ın içinde dünya Yahudilerini göç ettirmekten sorumlu bir departman kuruldu. Adı da "Aliyah Bet"ti. Aliyah Bet "Yahudilerin yaşadıkları ülkelerde rahatsız edilmeleri" temeline dayalı bir "İkna Programı" hazırladı.
İlk hedef, yakınlardan seçildi; Irak Yahudileri.
2500 yıl önce Babil'e sürgün edilen Yahudilerin torunlarıydı.
Aliyah Bet ajanları "Ali Baba" adını verdikleri bir operasyonla harekete geçti. Seçilen yöntem basitti:
Masauda Shemtou Sinagoğu'na yöneltilen bir bombalı saldırı sonucunda, üç Irak Yahudisi öldü, on kişi de yaralandı.
Sonuç:
Ali Baba Operasyonu sayesinde 1950-1959 yılları arasında yaklaşık 120 bin Iraklı Yahudi İsrail'e getirildi.
Operasyonlar birbirini kovaladı. Yemen'den, Etiyopya'ya ve ardından İngiltere ve Fransa'ya kadar.
Londra'da İsrail'in El-Al Havayolları'na ait uçağını bombalama girişimi gereken mesajı verdi. Fransa'nın Rue Kopernicce kentindeki bir sinagoga bombalı saldırı yapıldı. Üstelik yetkililer saldırının arkasında Mossad'ın olduğunu açıkladılar.
Göçler hızlandı.
Sovyetler Birliği'nin dağılması da İsrail'in nüfusuna büyük katkı yaptı.
Ama yine de yetersizdi. ABD'de 6 milyon, Fransa'da 600 bin olmak üzere İsrail dışında yaklaşık 8 milyon Yahudi yaşıyordu.

Netanyahu: Paris'teki yalnızca bir başlangıç!

Tüm bu tarihçeyi hatırlamamıza sebep Charlie Hebdo dergisine yönelik saldırı ve katliamın ardından düzenlenen barış yürüyüşünde boy gösteren Binyamin Netanyahu'nun dünkü demeci.
Netanyahu İsrail'e göç etmek isteyen her Yahudiyi 'Kutsal Topraklar'da sıcak bir kalp ve açık bir kucak beklediğini belirterek "müjde"yi verdi:
"Avrupa'daki tüm Yahudilere, İsrail'in sizin yalnızca kıblenizin yönü olmadığını, bilakis eviniz olduğunu söylüyorum. Bu hafta, bakanlardan oluşan özel bir ekip, antisemitizmin korkunç yönüyle karşılaşan Fransa'daki ve diğer Avrupa ülkelerindeki Yahudilerin İsrail'e göçünü artırmak için bir araya gelecek."
Netanyahu "Paris'teki yalnızca bir başlangıç. Bunu korkutmak için değil, gerçek olduğu için söylüyorum. İtiraf etmenin vakti gelmiştir" diyerek ağzındaki baklayı da çıkardı bir bakıma.

"İkna Programı" Fransa'da başarılı oldu

Sırf Fransa'da geçen sene, son on yılın rekoru kırılmış ve 26 bin 500 Yahudi İsrail'e göç etmiş.
2012'de Fransa'nın Toulouse kentinde Yahudilere ait Ozar Hatorah Kolejinin önünde düzenlenen silahlı saldırıda 3'ü çocuk 4 kişinin öldürüldüğünü hatırlayalım.
Saldırgan katil Muhammed Merah adlı bir sabıkalıydı ve Fransız istihbaratı onun hakkında pek çok bilgiye sahipti. İnanılmaz ihmaller zinciri vardı ve geriye kallavi sorular kalmıştı şüpheleri artıran.
Şimdi Charlie Hebdo saldırısı sonrası bu yıl en az 10 bin Yahudi'nin daha Fransa'dan İsrail'e göç etmesi bekleniyormuş. Oysa bu sayı önceki yıllarda 3 bin 500 civarındaydı.
Umarım daha fazla Aliyah Bet'in "İkna Programı"na gerek kalmaz da 'Kutsal Topraklar'a dönerler.
İsrail'in işgal topraklarına daha pek çok yerleşimci lâzım çünkü.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.