Trump kazanırsa Demokratlar ABD’yi hangi yöntemle kilitleyecek?

A -
A +
Amerika Birleşik Devletleri tarihinde belki de hiçbir seçim bu kadar kritik, heyecanlı ve üstelik salgın şartlarında geçmemişti.
Bugüne dek zaten 90 milyona yakın seçmen oy kullandı, kalanlar da bugün kullanacak. Yarın sonuçlar belli olacak.
ABD’deki seçim sistemi delege sayısına dayalı olduğu için eyaletlerde en çok oyu alan aday delegelerin tamamını kazanmış oluyor. Bu da seçimin sonucunda belirleyici oluyor. Nitekim Donald Trumpgeçtiğimiz başkanlık seçiminde Hillary Clinton’dan yaklaşık 2,5 milyon daha az oy almasına rağmenbaşkan seçilmişti.
Peki, yine aynı şey yaşanırsa ne olacak?
Kamuoyu araştırma şirketlerine göre Joe Biden 7 puan önde gibi görünüyor ama bu anketlerin ne kadar güvenilir olduğu konusu da çok ayrı bir konu. Çünkü Pandemi ile birlikte yılın ilk çeyreğinde yüzde 30 civarında küçülen Amerikan ekonomisi ikinci çeyrekte yüzde 33 büyüme sağlayarakneredeyse bir inanılmazı başardı. Tabii bunun sahibi de Başkan Donald Trump görünmekte. Donald Trump ekonomideki olumsuzlukların ve işsizliğin en temel sebeplerinden biri olarak Çin’e taşınan fabrikaları göstererek Amerikalılarda ciddi bir karşılık buldu. Sloganı da “Amerikayıyeniden harika yapalım” şeklinde.
Ama Trump’ın yeni bir sloganı daha var artık ve bu da seçim öncesinde bir hayli ilgi gördü. Pandemi’yegöndermede bulunarak “Size yeniden eski normale dönme sözü veriyorum” dedi. İşte bu söz Amerikan halkının aslında bam teline dokundu. Çünkü bugün sadece Amerika’da değil tüm dünyada özlenen tek şey, yeniden eski normale dönmek. 
Şimdi baştaki soruya dönelim.
Yine Trump kazanırsa, hatta diyelim ki 3-4 milyon daha az oy almasına rağmen kazanırsa ne olacak?
Aslında Demokratların yapacakları Türkiye’de son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP’nin hazırladığı ama uygulamaya koyamadığı planla bire bir örtüşüyor.
Biliyorsunuz Muharrem İnce seçim gecesi “Adam kazandı” diye mesaj atmasaydı ve bu mesaj televizyonlarda yayınlanmasaydı, CHP yüzlerce avukatı Yüksek Seçim Kurulu önüne yığacak(Bir kısmını yığdı da nitekim) seçimlere itiraz edecekti. Ancak dediğim gibi Muharrem İnce hem YSK önüne gitmedi hem de sonucu dürüstçe açık etti. 
ABD başkanlık seçimlerinde de uygulamaya konulacak plan tamamen bu.
Yani Trump’ın kazanması durumunda Demokratlarbinlerce avukatla birlikte tüm eyaletlerde seçimlerin iptali için yerel mahkemelerde dava açacaklar. Amaç da bu davaların 79 gün süreyleYüksek Mahkemeye gitmesini engellemek. Yüksek Mahkeme’nin biliyorsunuz Donald Trump’ın son ataması sayesinde Başkan lehinde karar vermesi yüksek ihtimal. Ama eğer 79 gün süreyle yerel mahkemelerdeki bu davaların Yüksek Mahkeme’ye gitmesi engellenebilirse, yasalara göre Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi , hukuki durum netleşinceye dek Başkanlığa vekalet edecek. İşte bu durum Donald Trump’ı ve yaptıklarını etkisizleştirmek için onlar açısından büyük bir fırsat sağlayacak.
Trump’ın “Deli” diye tanımladığı Nancy Pelosi o kadar aportta bekliyor ki düşünün Donald Trump Covid-19 pozitif çıktığında derhal harekete geçti ve Donald Trump’ın görevini yerine getirebilecek durumda olup olmadığına karar verecek bir komisyon kurulmasını öngören bir tasarı sunduklarını açıkladı.
Pelosi basın toplantısında güya Trump'ın başkanlık görevini tam olarak yerine getirip getiremediği konusunda endişelerinin olduğunu belirtti ve üstelik de Beyaz Saray’ı Trump’ın hastalığı hakkında yeterince şeffaf olmamakla suçladı.
Trump ABD’de ve Çin’de uzantısı olan Küresel Çete’nin inine çomak soktu. Ondan ölesiye nefret ediyorlar. Trump ile birlikte dünyada eskisi gibi at koşturup suikastlar, vekâlet savaşlarıyla bombalı eylemler yaptıramıyorlar. Türkiye dâhil pek çok ülkeye istedikleri gibi darbe girişimine varıncaya dek müdahalede bulunamıyorlar.
Geçtiğimiz gün 2020 yapımı bir film izledim.
“Chicago 7’lisinin yargılanması” adını taşıyordu film. 1970’lerin başında barışseverlerin Vietnam Savaşı’na karşı çıkmak için Chicago’da yaptıkları gösteriler Cumhuriyetçilerin çok canını sıkmış, başkanlığı kazanan Richard Nixon ekibi bu göstericiler özelinde tüm savaş karşıtlarına ve demokratlara iyi bir ders vermek istemişti.
Gösterileri organize eden altı genç ve şair AllenGinsberg hakkında “Devlete komplo ve ayaklanmaya teşvik” suçlamasıyla dava açılmıştı. Korkunç, hukuksuzluğun dibini bulan bir davaydı. Amerikan adalet sisteminin yerin dibine girdiği bu dava sonuçta temyizden geri dönmüş ve çıkan hukuki rezaletler, hâkimin pervasız taraflılığı da dikkate alınarak başsavcılık yeni bir dava açmayı reddetmişti. 
Şimdi Amerika’da o eski cumhuriyetçilerin yerinedemokratlar geçmiş görünüyorlar. Arkalarına medyayı da alarak ve her türlü pisliği yapmaktan asla geri kalmadan hem de.
Ve dahası, eğer 79 günü dolduramazlarsa iç savaş çıkartmaktan çekinmeyecek denli gözleri kararmış durumda.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.