Umutlar yeşerir mi, dersiniz?

A -
A +
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, "2021 yılının umutların yeşereceği bir yıl olmasını diliyorum* diyor. 
Ne güzel bir temenni. 
Peki, bu sezon sizce o sezon mu?
Türkiye gazetesinin aboneleri gayet iyi bilirler... 
Bu soruya efsane başkan Ali Şen sezon başı Yalıkavak'ta malikanesinde yaptığım özel röportajda "Nisan 2021'de Fenerbahçe şampiyonluğu ilan eder ve 4 yıl o ünvanı kimseye kaptırmaz! Artık şampiyon belli diğerleri ikinci olmanın hesabını yapsın" cevabını vermişti.
Hayaller ile gerçekleri tamamlıyor mu, tamamlamıyor. 
İşte ligde Beşiktaş kötü girdiği sezonda Amerikan arabaları gibi geç ısınsa da  tam gaz yol tuttu, gidiyor. 
Zirve yarışını da kaptıracak gibi gözükmüyor. 
 
Koç neden huzursuz?
 
Soruyorum. 
Erol Bulut yönetimindeki Fenerbahçe bugünkü futboluyla sevenlerine başkan Ali Koç'un hayalini kurduğu o ümidi veriyor mu, sizce? 
...Veriyorsa "Fair Play" temennisinde bulunan Ali Koç Başkan neden bunun keyfini çıkaracağı yerde sürekli malum adreslere göndermelerde bulunuyor? 
Söyleyin sempati toplamak varken koskoca Fenerbahçe Başkanı söylemleri ile neden antipatik duruma düşer?
İnanın bu soruların cevabı kazanılacak şampiyonluk kadar değerli... 
Laf aramızda bu sezon kimse rahat değil herkes ümit sepeti yerine aslında yüreğinde kocaman kaygı taşıyor. 
TFF"ye, MHK'ya ve hakeme güvenmiyor. 
Böyle şey mi olur? 
Sadede gelelim.
 
Fenerbahçe, Alanyaspor'u da aşar mı?
 
Açık söyleyeyim kimse "Rahat kazanırız" diyemiyor hem de Başakşehir ve Kasımpaşa galibiyetlerinin moral iklimine rağmen. Niye? 
Dikkat edin hala Fenerbahçe takımı farklı kazansa da coşku, heyecan ve arzu olarak ortada yok... 
Görüyorum ki takım oyunu için yüreğini ortaya koyan sadece Kaptan Ozan Tufan, diğerleri inanın kendini kurtarmaya oynuyor. Diyeceksiniz ki, Pelkas'ın oyun zekasına, hücuma verdiği katkıya, yaptığı asistlere ne diyeceksin? Mame Thiam'ın eski takımı karşısında golle tanıştığı ve Ferdi'nin siftah yaptığı gecenin keyifli atmosferini nasıl yok sayarsın?
Hayır yok saymıyorum ama kazanılan bir gecenin ardından gerçekleri anlatmak istiyorum.  Bu saman alevi gibi parlayan görüntü sizi aldatmasın. Gerçek şu, Fenerbahçe'nn kadro istikrarı yok, bugün formayı alan yarın oynayacağından emin değil. Teknik direktör Erol Bulut'u da en çok zorlayan şey sahaya süreceği on biri belirlemek. Maalesef hakikat bu.
Bu belirsizlik ortamında Fenerbahçe nasıl mı kazanıyor, ferdi yeteneklerin mahareti ile... Bu böyle devam eder mi, sanmıyorum çekirge misali bir sıçrar, iki sıçrar ama kazanırken yaşanan olumsuzluklar ders almaz göz ardı edersen hüsranı yaşarsın. Ders alınması gereken hususlar ne mi?
Anlatayım... Hücuma çıkarken çok pas hatası yapılıyor, rakibe çok pozisyon veriliyor. Büyük takım böyle mi olur, asla... 
Açık söyleyelim Başakşehir ve Kasımpaşa bu fırsatları değerlendirememiş olabilir ama Alanyaspor affeder mi, sizce bu hataları? 
 
Golü erken bulan kazanır.
 
Gelelim asıl soruya... Fenerbahçe bu haliyle Alanyaspor engelini de aşıp, seriyi sürdürebilir mi? 
Erol Bulut ve talebeleri Alanyaspor'un 22 günde 7 maç oynayan ve 4'ünü kaybeden yaşadığı sert düşüşe aldanıp da rakibini hafife alırsa yanar. Akdeniz ekibinin düşüş yaşadığı o yorgun dönem artık geride kaldı. Fenerbahçe'yi bütün hücum opsiyonlarını deneyen özellikli bir takım bekliyor. Ona göre?
Maçı hangisi mi kazanır, erken gol bulan kazanır. 
 
Biri geçti altısı kaldı
 
Fenerbahçe'nin şampiyonluk şansı mı, ligde ilk yarı sonuna yani 25 Ocak'a kadar kazanılacak puanlara bağlı...  Bu süreçte ikisi deplasman olmak üzere Alanyaspor, BB Erzurum, Ankaragücü, Sivasspor ve Kayserispor maçlarından Fenerbahçe en az 13 puan çıkarırsa yarışta büyük avantaj elde eder. Arada bir de kupa maçı var. Bu yoğun maç trafığinde oyuncu planlaması çok önemli-sakatlıklar, hastalık ve form düşüşleri büyük risk. 
 
 
F.Bahçe'nin eli o kadar güçlü ki...
 
Bu tür durumlar için çare, teknik heyet...  Erol Bulut sihirbaz gibi son maçta adeta şapkasından tavşan çıkardı. Mame Thiam'ı Diego Perotti'nin olmadığı, Cisse'nin yedek oturduğu bir gecede aldı forvete koydu. Doğruyu da yaptı. Thiam müthiş oynadı, eski takımı Kasımpaşa'ya "Siz misiniz beni bedelsiz gönderen!" dercesine öyle goller attı ki, herkes ayakta alkışladı. Pelkas ve Sinan Gümüş'ün hakkını bu noktada teslim edelim ve Bulut'u terletecek asıl soruyu soralım, yeni golcü Thiam mıdır? 
 
Yeni sol bek Sadık mı? 
 
Yine Caner ve Novak'ın olmadığı bir gecede stoperden sol bek üretme fikri de Erol Bulut'un teknik adamlık maharetidir. 
Bravo Sadık... Kendine iyi bakarak, kendini iy hayırlayarak hem hocanı hem de kendini kurtardın Yusuf'a adım attırmayan o müthiş oyununla... Fakat bu performans ile Erol Hoca seni, Alanyaspor maçında Efecan'ın karşısında da sol bek oynatır mı? Sanmıyorum.
 
Özetlersek, hatırlayın "Bir an önce gönderilsin". "Göndermek için erken değil geç kalındı" diye topa tutulan Erol Hoca'nın medyadaki tek inananı bu satırın yazarı idi. Yine Hoca'nın teknik adamlığına duyduğum saygı sebebiyle diyorum ki, Fenerbahçe, Alanyaspor engelini aşarsa Erol Hoca'nın o sihirli dokunuşu sayesinde aşar. Çünkü sezon başındaki Fenerbahçe'nin bütün eleştirilere rağmen hücum oyununda hayli mesafe aldığı ve hücum opsiyonlarının çeşitlendiği bir gerçek. Bir kere, takımın şut yüzdesi artmış. Öyle ki bir maça 48 şut sığdırdı, bu çok önemli bir veri... 
Peki "Neden bu performans tabelaya yansımadı?" diye düşünebilirsiniz. 
Çünkü futbolda ustalığı öne çıkaran kavramlar var- şut kuvveti, şut açısı, şut tercihi diye. 
Fenerbahçe bu manada henüz eksik. En çok da şut tercihlerinde, "Ya doğru vuruşu yapamazsam" düşüncesiyle paniğe dayalı hatalar yapıyor. 
Bunlar çalışma ile düzelecek şeyler. 
 
GÜNÜN SÖZÜ
Sabıla koruk helva olurmuş…
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.