Veziroğlu, Sinanoğlu ve diğerleri...

A -
A +

Bugünkü gazetemizin haber sayfalarında, Prof. Dr. Nejat Veziroğlu'nun Türkiye'ye, Türk milletine ve insanlığa yaptığı hizmetlerin bir kısmını okuyor olacaksınız... ABD Miami Üniversitesinde Temiz Enerji Araştırmaları Enstitüsünün kurucusu ve başkanı olan Prof. Dr. Nejat Veziroğlu, bugün "Temiz Enerji" veya "Hidrojen Enerjisi" denilince akla gelen ilk isim... Veziroğlu 1990 yılında, Dünya Enerji Komitesi tarafından "Yeryüzünde İnsanlığa En Yararlı Bilim Adamı" olarak ilan edilmiş bir kişi. 2000 yılında da Arjantin Bilimler Akademisine seçilmiş ve aynı yıl Azerbaycan Bilimler Akademisi tarafından, Hidrojen Enerjisi çalışmalarından dolayı Nobel Ödülü'ne aday gösterilmiş. Bilim adamlığı kimliğinin yanında, adeta bir diplomat gibi çalışarak, Türkiye'yi "Hidrojen Medeniyeti"nde öncü ülke haline getirecek Uluslararası Hidrojen Enerjisi Teknolojileri Merkezi (ICHET)'ni bize kazandıran Veziroğlu'na ne kadar teşekkür etsek azdır... Aynı şekilde bilim dünyasında yüzümüzü ağartan Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, dünyada en genç yaşta profesör olmanın yanında, Amerika'nın en itibarlı dört beş üniversitesinde de kürsü sahibi... Alman üniversitelerinde, onun Kimya Bilimi alanında geliştirdiği metotlar, "SİNANOĞLU KANUNLARI" olarak okutulmakta. Bilim çevrelerinde "Türk Aynştaynı" lakabı ile anılan bir sima. Bu iki güzide ilim adamımızı ve bunlar gibi sahasında temayüz etmiş diğer Türk bilim adamlarını, anlatmaya kalkışmak benim için haddini aşmak olur. Hemen belirteyim ki, böyle bir iddiada değilim. Bugün burada kendilerinden söz etmemin sebebi, her ikisinin de, Yüksek Öğretim Sistemimizin ve üniversitelerimizin tedvirini elinde tutan YÖK ile ilgili görüşleridir. Hani Cumhurbaşkanının veto yetkisini kullanmasıyla birlikte, mevcut YÖK Yönetimi ve rektörlerin yeniden hararetle savunduğu YÖK yapısı varya... Bazı profesörlerin savunmak için; kürsülerinde ders vermek yerine, cübbelerini giyerek sokaklarda nümayiş yaptığı YÖK için, bakınız Sayın Veziroğlu ne diyor; "YÖK toptan kapatılmalıdır... 1.3 milyon kişinin cahil kalmasının sebebi YÖK'tür!" YÖK'ün Türkiye'ye yıllık zararının 500 milyon doların üzerinde olduğunu ifade eden Prof. Dr. Veziroğlu; "YÖK özel üniversitelerin kurulmasına engel oldu. Oysa bu halk, devlete bile ihtiyaç duymadan kendi üniversitesini kuracak güçtedir..." diyor. Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu da, başından beri YÖK sistemini yerden yere vuruyor. Özellikle eski başkan Gürüz'e yönelttiği eleştiriler gerçekten ibret verici idi. Dünyanın el üstünde tuttuğu Sinanoğlu'nu, Gürüz belki de tanımıyordu!.. Şimdi sormak lâzımdır; kim haklı? Nejat Veziroğlu ile Oktay Sinanoğlu gibi, evrensel değerler mi, yoksa bilim yerine siyaset yapmayı yeğleyen Prof.'lar mı?! Sayın büyüğümüz Ömer Öztürkmen, bilim dünyası ile çok yakından ilgilidir. Hiçbir bilimsel eseri bulunmayan, ama "militanlık" yapmaktan geri kalmayan Prof.'lara kızdığı zaman, "Kitapsız Profesörler!.." diye öfkesini dışa vurur. Haksız mı acaba?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.