Şampiyonlukta kimlerin payı var?..

A -
A +

Galatasaray şampiyon oldu, kupa alındı, 21’inci şampiyonluğun kutlamaları yapıldı, 3 gündür spor sayfalarında, WEB sitelerinde, TV ekranlarında yazılan yazıldı, söylenen söylendi, peki bana ne kaldı?..
Kalan şu; “Bu şampiyonluğun kazanılmasında kimler, ne kadar rol oynadı” sorusunun “Öcal Uluçça cevabı!”
Önce “bazı sorular” soralım:
> Şampiyon olan takımı kimler kurdu?..
> Takımı şampiyon yapan hoca Galatasaray’ın başına nasıl geldi, kimler getirdi?..
> Kimler, hocaya “tek yetkili olarak çalışma imkanı verdi” ve ara transferde “eksikleri tamamlama” fırsatına kavuşturdu?..
> Kulüp mali büyük problemler içinde yaşarken, kimler “futbol takımının mali problemlerini neredeyse sıfıra indirmek için” elinden geleni yaptı ve başardı?..
> Kimler “ikinci yarıdaki büyük maçlar ve kritik deplasmanlar köprüsünden takımı maharetle geçirerek”, köprü sonundaki finiş ipini en önde göğüsletti?..
> Bu yarışın sahadaki kahramanları kimlerdi?..
> Tribünlerdeki 12’nci kahramanın payı ne kadardı?..
> Ve daha, “bunlara benzer birçok soru var” ama, bu kadarlık yeter, “asıl” verilmesi gereken cevaplara!..
Dursun Özbek ve yönetiminden, İgor Tudor’dan başlayarak, Fatih Terim’e ve yardımcılarına, Mustafa Cengiz’e, Abdürrahim Albayrak’a ve arkadaşlarına, Gomis’ten, Eren’e kadar futbolculara, taraftara ve tribünleri tıklım tıklım doldurarak müthiş bir destek kıtası olduğunu ortaya koyan seyirciye kadar, bu şampiyonlukta “onların, yüzlerin, binlerin, on binlerin, yüz binlerin payı” var!..
Ama elbette ki, Fatih Terim’i, Mustafa Cengiz ve Abdürrahim Albayrak’ı, “özel” bazı futbolcuları, taraftarı “listenin en tepesine koymak gerekiyor”; zaten yazılanlar, çizilenler, söylenenler, anlatılanlar gösteriyor ki, “onlar” konunun uzmanlarından, taraftara kadar “herkesin dilinde!..”
Kutlarım, hepsini, ama bu arada da “sormam gerekiyor”; şampiyonlukta “sadece onların mı payı var”; iyi düşünelim, “başkalarının payı” yok mu, hem de “kimsenin itiraz edemeyeceği” kadar gerçek payı?..
Mesela, “Alaçatı’daki kebapçı ve Federasyon Başkanı Yıldırım Demirören”; onlar olmasa, sezonun ortasında Fatih Terim, Galatasaray Futbol Takımı’nın başına geçebilir miydi?..
Mesela, “büyük bir Galatasaraylı”, Fenerbahçe’nin elinden Türkiye Kupası’nı alan Okan Buruk, Fenerbahçe’yi ligin iki maçında da yenerek 6 puanı Kadıköy’den alıp Akhisar’a götürmeseydi; Galatasaray şampiyon olabilir miydi?..
Mesela, Aziz Yıldırım’ın yerine bir başkası, Aykut Kocaman yerine bir başkası Fenerbahçe Kulübü’nün başkanı, Fenerbahçe takımının hocası olsalardı, “şampiyonluk yarışını Aziz Yıldırım’a, Aykut Kocaman’a rağmen son maça kadar sürdüren” sarı-lacivertliler ipi önde göğüsleyemezler miydi?..
Galatasaraylılar, 21’inci şampiyonluk için, “kendilerinden olanlar” kadar, “onlara” da teşekkür etmeliler; itirazı olan var mı?..

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.