AK PARTİ-MHP KARDEŞLİĞİ

A -
A +

TBMM, yeni kanun yapma yılına girdi. Yeni yıl veya yeni dönemle birlikte önemli bir tahmin de gündemde konuşulur oldu. Buna göre AK Parti, daha doğrusu Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanlığı'nı MHP'ye verecekmiş.

Bu rivayet ne kadar sahihtir bilmiyoruz. Ancak gerçekleşmesi, millet nezdinde yadırganmaz. Aksine bir başka tahmine de kuvvet kazandırır.
2019 sonunda yürürlüğe girecek Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nde  Cumhurbaşkanlığı yardımcılarından birinin MHP'li olacağı söyleniyor. Bunu söyleyenler, "Devlet Bahçeli" diye adını da koymaktalar. Hatta sistemin hararetle tartışıldığı günlerde bu mes'ele, Devlet Bahçeli'ye de sorulmuş, Sn. Bahçeli de  "o güne kadar kim öle, kim kala!" diye cevap vermişti.
TBMM Başkanlığı'na bir MHP'linin seçilmesi de Cumhurbaşkanı Yardımcılığı'na Devlet Bahçeli veya göstereceği birinin gelmesi de politik taassup illetinde olanlar hariç toplumun büyük kesimi tarafından uzlaşmacı ve barışık kültür adına gayet makul karşılanır. MHP fedakârlıklarıyla bunu hak etti. Yalnız kimse basit politik cerbezeliklere düşmesin. Sn. Bahçeli, TBMM Başkanlığı'nı veya Cumhurbaşkanı Yardımcılığı'nı elde etmek için AK Parti iktidarına yardımcı olmadı. Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP, parti ölçekli, gün mesafeli düşünmüyor. Bu parti ve onun akil adamları, "Devlet-i Ebed Müddet" şuuruyla hareket ederek o ân verilmesi elzem olan destek kendilerine kaybettirse bile geri durmamaktalar. 
Bu "safını belli eden destekleri" tek tek saymaya gerek yok. Onların en büyüğü ve en değerlisi 15 Temmuz gecesi Sn. Devlet Bahçeli tarafından ortaya konan duruştur. Bir darbe teşebbüsü duyulur-duyulmaz Devlet Bey, derhal Başbakan Sn. Binali Yıldırım'ı arayarak net ve pürüzsüz bir ifadeyle "devletin, milletin, seçilmiş hükûmet ve seçilmiş Cumhurbaşkanının yanında, darbecilerin karşısındayız!" dedi.  Bu kararlı sözler, işgal habercisi darbecilerin beline inen darbeydi. MHP lideri, bugüne kadar aynı netlikle fikrini, yerini ve tavrını koruyageldi. MHP liderinin iktidarın şahsında Büyük Devlet ve Büyük Millet ufkumuza verdiği son destek, Cumhurbaşkanı ve Hükûmet, Kuzey Irak'taki 15 Temmuz isyan hareketinin devam dalgasıyla mücadele ederken 5 bin Ülkücü yiğidin Musul, Kerkük ve Kuzey Irak'a girmeye hazır olduğunu haber vermesi oldu.
Bugün artık Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan da AK Parti, kadroları da Devlet Bahçeli'yi daha yakından tanıma fırsatı bulmuşlardır. Devlet Bey, milletini, vatanını, tarihini aşk derecesinde seven terbiyeli ve seviyeli bir insandır. Yerli ve millîdir. Sözünü dudaktan, gözünü budaktan esirgemeyen cesur bir devlet adamıdır.
Bu üslup göstermiştir ki siyaset yapmak için körü körüne muhalefet yapmak şart değildir. Bir idealist için illa iktidarda olmak da şart değildir.
Bizzat iktidarda olmak her zaman mümkün değildir.
Önemli olan inanılan dâvânın iktidar olmasıdır.
Bugün MHP'nin kendisi olmasa bile fikri iktidardır.
Sn. Devlet Bahçeli, Sn. Binali Yıldırım veya Sn. Recep Tayyip Erdoğan'ın yerinde olsaydı herhâlde O'nun icraatı da bugünkü icraattan farklı olmazdı.
Bu millet, yerine göre öz evlatlarını feda ederek Devlet-i Ebed Müddet'i ayakta tuttu. 1683 Viyana kaybından beri haçlı taarruzları devam etmektedir. Bugün kardeşlik her zamankinden daha çok kıymetlidir.
Makamlar geçici...
Dâvâ kalıcıdır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.