Bir kere konuşup başlayın

Sevinenler, üzülenler, karnede ne yazacağını çoktan bilenler, ailesine göstermekten korkanlar, çok iyi notlar için hediye bekleyenler... Her biri başka duyguda. Günlerdir psikologlar, pedagoglar çeşitli tavsiyelerle çocukların karnesinin nasıl değerlendirilmesi gerektiğini anlatıyor. Evet, çünkü her karne o yılın bir değerlendirmesi olduğu kadar, gelecek yıl neler yapılması gerektiğine dair müthiş bir yol göstericidir aslında. Öncelikle bilinmesi gereken bir şe y var ki, o da karnenin sadece çocuğa ait olmadığı... O karnenin üzerinde çocuğun ismi yazsa da aile, çevre, arkadaşlar, hava, oda, televizyon, beslenme ve daha birçok şeyin etkisi var onda... Yani, karne çocuğun zekasının bir göstergesi değil. Onun için karnenin alınmasının üzerinden birkaç gün geçtikten sonra, ailece bir araya geldiğiniz bir anda konuyu karneye getirin. Sonuç iyi mi, kötü mü, beklentinizin altında mı, konuşun. Yaz dönemini ders, tatil, dinlenme gibi bölümlere ayırıp planlama yapın ve buna uyulmasını sağlayın. Bunun dışında, işte uzmanları tavsiyeleri:
¥ Okan Üniversitesi’nden Psikolog Emel Güler, “Karne notu beklenenden düşük olan çocukta kaygı seviyesi artmış olabilir. Düşük notların nedenini konuşun, telafisi için birlikte karar verin” diyor.
¥ “Her çocuk iyi karne getiremez” diyen Era Okulları PDR Koordinatörü Aslı Kanizi, karnenin çocukların müzik, spor gibi eğilimlerini gösteren, hangi derslerde daha iyi olduğunu anlatan harita olduğunu vurgulayıp, çocuğa destek olunması gerektiğini söylüyor.
¥ Devr-i Alem Eğitim Kurumları İletişim Koordinatörü Filiz Kantekin, “Çocuğunuzla konuşun. Başarıyı abartmayın. Başarısızlığını da yok saymayın, bunun üzüntüsünü yaşamasına izin verin. Başarılı da olsa başarısız da; öğretmenleriyle mutlaka iletişimde kalın. Gelecek için hedef belirlemesine yardım edin ki gayreti artsın” diyor.