Türk Enerji Fonu'nun temeli atıldı

Boğaziçi Enerji Kulübü İcra Kurulu Başkanı Mehmet Öğütçü Türkiye'nin yurt dışında varlık satın alması gerektiğini vurguladı.

BEC İcra Kurulu Başkanı Öğütçü, "Türkiye'nin yurtdışından varlık satın alması gerekiyor. Petrol fiyatlarının düşmesi sebebiyle varlık değerleri de düştü. Bu yaklaşımla 'Türk Enerji Fonu' oluşturulmasının temelini attık" dedi. Boğaziçi Enerji Kulübü (BEC) İcra Kurulu Başkanı Mehmet Öğütçü Türkiye'nin yurt dışında varlık satın alması gerektiğini vurgulayarak, "Bunun için de şu an son derece elverişli bir zaman çünkü petrol fiyatlarının düşmesi sebebiyle varlık değerleri de oldukça düştü. Bu yaklaşımla 'Türk Enerji Fonu' oluşturulmasının temelini attık" dedi. Hükümetin de desteğiyle oluşturulması planlanan enerji fonunu AA muhabirine değerlendiren Öğütçü, Türkiye'nin hükümet ve şirketler olarak yurt dışında varlıklar satın alıp onları boru hatları veya tesislerle dünya piyasalarına entegre etmesi için yeterli sermayesinin olmadığını belirtti. Öğütçü, bu konudaki düşüncelerini Boğaziçi Enerji Kulübü'nün Aralık ayındaki toplantısında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile paylaştıklarını ve bir öneri hazırlamalarının istendiğini söyledi. "Bunun için de şu an son derece elverişli bir zaman çünkü petrol fiyatlarının düşmesi sebebiyle varlık değerleri de oldukça düştü. Bu anlamda devletin önünü çekeceği bir yaklaşımla 'Türk Enerji Fonu' oluşturulmasının temellerini attık" diyen Öğütçü, projenin önümüzdeki günlerde hükümete sunulacağını ve daha sonra son halini alacağını söyledi.

Türkiye'nin 2023 yılına kadar yaklaşık 120 milyar dolarlık yatırıma ihtiyacı olduğuna dikkati çeken Öğütçü, şunları kaydetti: "Bu paranın nereden bulunacağı belirsiz. Bunun için başlangıçta 5 milyar dolarlık ama giderek 20-25 milyar doları bulabilecek bir fon oluşturulması planlanıyor. Bunun yüzde 10 veya 20'sini hükümet sağlasın. Geri kalanı uluslararası piyasalardan toparlanacak ve tamamen uluslararası bir fon olarak çalışacak. Türkiye açısından önem taşıyan projelere yüzde 10 veya 15 kadar katkı sağlanacak ve yönetiminde de şeffaf kriterlere göre çalışan bir yapı olacak. Bu tür bir fon, ihtiyaç duyulan işler konusunda çok önemli bir işlev görebilir." Mehmet Öğütçü, Türk bankalarının kısa vadeli ve maliyeti yüksek fonlar sağlayabildiklerini fakat yatırımcının daha fazlasına ihtiyaç duyduğunu ifade ederek, Türk yatırımcısının hem düşük maliyetli hem de uzun vadeli kredi alabilmesi için uluslararası piyasalara açılması gerektiğini vurguladı.

Öğütçü, şöyle devam etti:
"Türk bankaları da bunda rol oynayacaklar ama tek başına Türk bankalarına bırakılırsa kredinin maliyeti yüksek, vadesi de kısa olur. Bu fon örneğin Afrika'da yatırım yapacak Türk firmaları için kullanılacak. Başlangıçta Türk firmaları kullanabilecek ama bölgesel firmaların da kullanabilmesi için de sonra adımlar atılabilir. Bir yatırım para kazanmaya başladığı zaman, devlet oradan hemen çekilecek ve yeni bir projeye destek verecek. Enerji fonları bir çok ülke için büyük önem arz ediyor. Norveç'in düşen petrol fiyatlarından etkilenmemesinin arkasında hükümet tarafından kurulan ve yaklaşık 885 milyar dolara ulaşan petrol fonunun büyük etkisi oldu. Uzmanlar petrol fiyatlarının düşmesiyle Norveç hükümetinin bu fondan yararlanarak ekonomiyi stabil bir halde tutabildiklerini söylüyor. Rusya da hükümet fonlarıyla enerji şirketlerini destekleyen ülkelerden... Yaklaşık 200 milyar dolara ulaşan Rusya'nın ulusal fonları özellikle düşük petrol fiyatlarından etkilenen büyük enerji şirketlerinin faaliyetlerine devam etmesi için kullanıldı." Türkiye'nin Irak ve Kürt Bölgesel Yönetimi ile olan ilişkilerine de değinen Öğütçü, sözlerini, "Bizim açımızdan Irak'ın refahı her açıdan önemli. İlişkilerin iyileşmesi ile birlikte çok olumlu yönde gelişiyor. Türkiye'nin Afrika'daki atılımları gibi atılımların Irak'ta yapılması lazım. Irak'a veya Kürt Bölgesel Yönetimine zor dönemde yapılacak yardımlar hiç unutulmaz. Irak'tan bu yönde gelen yardım çağrılarına Türkiye'nin cevap vermesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye'nin Bağdat'la yakın işbirliğini ve dayanışmasını sürdürmesi gerekiyor. Ne Kürtler ne Irak bu iyilikleri unutur" diye tamamladı.