Kanser hastasının kemiği kolay kırılıyor

Editör: Ziyneti Kocabıyık

En sık görülen kemik iliği kanseri olan multipl miyelom, kemik kırıkları ile belirti veriyor. Miyelom hastalarının çoğunlukla ortopedi ve fizik tedavi servislerinden hematolojiye yönlendirildikten sonra teşhis alabildiğini söyleyen Hematolojik Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Seçkin Çağırgan, “Kanser hücrelerinin salgıladığı moleküller, kemikleri zayıflatarak şiddetli osteporoza sebep olur. Bunun sonucunda çoğunlukla bel omurlarında ve kaburgalarda kendiliğinden kırıklar meydana gelir. Yaşlılarda basit müdahalelerle sonucu gelişen kırıklar, multipl miyelomu akla getirmelidir” dedi.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ ETKİLİYOR

Girne’de düzenlenen 5. Hematolojik Onkoloji Derneği Kongresi’nde görüştüğümüz Prof. Dr. Çağırgan, mulitpl miyelomun yaşlı hastalığı olduğunu ve genellikle 65 yaşından sonra görüldüğünü belirtti. Çağırgan, hastalığın yüzde 2 oranında 40 yaşın altında da ortaya çıkabileceğine dikkat çekti. Multipl miyelom hastalığının bağışıklık sistemindeki plazma hücrelerinin anormal artışı ve zararlı bir tür protein üretimi sonucu oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Çağırgan, “Anormal hücrelerin üretiminin artması yüzünden kemik iliğinde normal hücrelerin üretimi bozulur. Hemen her hastada kansızlık vardır. Buna bağlı halsizlik, solukluk, morluklar, kanamalar gibi belirtiler ortaya çıkar. Bağışıklık sisteminin bir hastalığı olduğu için enfeksiyonlarla mücadele edilemez ve hasta sık sık solunum yolları enfeksiyonları ve üriner sistem enfeksiyonları geçirir. Zatürre gelişebilir” dedi. 

GEÇMEYEN BEL AĞRISINA DİKKAT

Multilp Miyelom da en sık etkilenen vücut yapılarının başında bel omurlarının geldiğine dikkat çeken Prof. Dr. Seçkin Çağırgan çoğu hastada ilk belirtinin geçmeyen ve giderek şiddetlenen bel ve sırt ağrıları olduğunu söyledi. Miyeloma bağlı bel ağrısını mekanik bel ağrısından ayıran noktanın süreklilik olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Çağırgan, “Göğüs duvarındaki kaburgalarda, kol ve bacaklarda da ağrı olabilir. Omurgadaki küçük kırıklar, omuriliğe baskı yapabilir ve hasta karşımıza felç tablosuyla da gelebilir” dedi.

KRONİK BÖBREK YETMEZLİĞİ YAPIYOR

Multipl Miyelomun böbrek hasarına yol açtığını söyleyen Prof. Dr. Seçkin Çağırgan “İmmün globülin adını verdiğimiz moleküller böbrekten atılırken böbreği bozuyor ve hastaların yüzde 20’si akut ve kronik böbrek yetmezliği ile karşımıza geliyor. Hastalığın belirtileri farklı olduğu için hastalar genellikle, ağrılar yüzünden fizik tedavi, böbrek problemleri yüzünden nefroloji,  solunum yolları enfeksiyonları yüzünden  göğüs hastalıkları kliniklerini uzun süre dolaştıktan sonra hematoloji uzmanlarını yönlendiriliyorlar. Bu süreçte hastalık ilerliyor ve bize genellikle gecikmiş olarak geliyorlar” dedi. Prof. Dr. Çağırgan, “Temel olarak eğer bir hastada bel, sırt ağrısı, beraberinde halsizliği ve kansızlığı varsa veya bir böbrek fonksiyon bozukluğu yaşanıyorsa hekimin multipl myelomdan şüphelenip buna yönelik tetkikleri yaptırması gerekir” uyarısında bulundu.  

AKILLI İLAÇLAR MİYELOMA ÇARE OLUYOR

Son yıllarda tedavide yaşanan gelişmeler sayesinde  daha önce teşhisten sonra yaklaşık 3 yıl olan hayat süresi yeni tedavilerle 7-10 yıla kadar uzadı. Kişinin kendisinden yapılan kök hücre naklinin yanı sıra yeni ilaçlarla yapılan kombinasyon tedavileri, sağ kalım süresini artırırken, direkt miyelom hücrelerini hedef alan yeni bir molekül keşfedildi ve 2016 yılında piyasaya verildi. Miyelomun nükslerle giden bir hastalık olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Seçkin Çağırgan, “Miyelomda tek başına da etkin olduğu gösterilen yeni bir akıllı molekül, daha önce başka ilaçlarla tedavi olmuş ve nüks etmiş hastalarda diğer ilaçlarla birlikte kullanıldığında tedavide çok  daha iyi sonuçlar verdi. Yeni tedavilerle hastalar daha uzun yaşıyor ve hastalık daha uzun süre kontrol altında tutulabiliyor” dedi.