95 yaşındaki emekli bir astsubay diyor ki: Tarsus Emlak Müdürlüğünün bundan bilgisi var mı?

A -
A +
“Muhterem Feridun Bey, ben Mersin Tarsus'ta ikamet eden bir vatandaşım. Yaşım 95 ve Emekli Astsubayım. Elimden geldiğince başta yakın çevrem olmak üzere gördüğüm sorunları sizlere aktarmayı vatandaşlık görevi olarak bildim. Bu göndereceğim yazımı neşrederseniz memnun olurum. Bilvesile selam eder kolaylıklar dilerim. Ben Ayvalı doğumluyum. Bilindiği gibi Ayvalı Tarsus İlçesi Gülek Mahallesi’nden kopmuş bir mezra iken bugün bir köy durumundadır. Yani bir Gülekli sayılırım.  Çocukluğumun hemen hepsi Gülek yaylalarında geçti.  Şöyle ki, o zamanlar az çok her evde birkaç baş sığır beslenirdi. Köylerde sığır çobanlığı olmadığından ekinlere zarar vermemesi için sığır sahipleri, ekinler biçilip harmanlar kaldırılıncaya dek Gülek’in yaylalarına çıkar harmanlar kaldırılıncaya dek yaylada kalırlardı. İşte ben de ninemin bir yoldaşı olarak onunla yaylaya giderdim. Yaylalarımız ekseriya belirli idi. Ninem her zaman Kandile çıkardı. Ben de onun yanında her sene yayla yapardım. Sıra sıra aleyçikler kurulur yayla tosun, öküz bağırışları ile şenlenirdi... Herkesin bir yaylalığı vardı. Kimisi Kandil’e, kimisi Yılanovası’na çıkardı. Biz her zaman Kandil’e çıkardık. Kandil içinden su çıkan bol çimenlerle çok güzel bir yayla idi. Her sene ekinler biçilir, harmanlar kaldırılıncaya dek kalırdık. Kandil iki kısımdır. Aşağı Kandil, Yukarı Kandil… Aşağısında sığırcılar, yukarısında ise davarcılar otururdu. Senelerce gittiğim bu yaylalıkta asla ekilmiş bir yer olmazdı çünkü buralar devlete ait yaylalıklardı. Seneler sonra bir 2-B çıktı, her taraf evlerle doldu. Bu evler yapılmaya başlayınca o zamanın belediye başkanına burasının bir gölet yapılmasını, etrafı ormanlarla dolu bu yere en lüzum bir şey olduğunu söyledim. Bana o evleri yıkacağını söyledi. Çok kısa bir zamanda maalesef boşa çıktı. Hatta yerel bir gazeteye de bu şekilde bir beyanat vermişti. Ne yazık şimdi orası bir şehir oldu. Birçok bakanlıklara dilekçe verdimse de hepsine bana cevap orman idaresinden geldi. Her cevap da aynının aynısıdır. Orada yangın olmaz. Türkiye’de olan yangınlar özel ateşle mi yanıyor? Peki, benim ömrümce oralarda bir ziraat faaliyeti görmediğim, orasını MİLLΠEMLAK’e ait yerlerden olduğunu ve köylülerin yaylalığı olduğunu biliyorum. Nasıl oldu da şahıslara kayıtları yapıldı? Bu evlerin ağaçların dibine hatta içine yapıldığından Tarsus Emlak Müdürlüğünün bilgisi var mı? Varsa bildiğim kadarı ile bu bir işgal olmaz mı? Sizin izninizle mi yapıldı? Bu olayın sizce aydınlanmasını rica ediyorum. Dolayısı ile vatandaşlık hakkımı kullanıyorum...”          Hüseyin Hilmi Levent-Tarsus     Tatlı hakkında bir acı söz   Feridun Ağabey, sağlığımı korumak amacıyla şekerden uzaklaştım. Şekerli ürünler satan yerlerden neredeyse öcü gibi kaçıyorum... Beyaz unun faydasız olduğunu her gün okuyoruz, dinliyoruz biliyoruz. Öte yandan bir hesap ettim: Şekerin kilosu 4-5 lira. Unun kilosu 3-5 lira. Sıvı yağın kilosu 10-15 lira. Cevizin kilosu 22-35 lira... Gel gör ki bir kilo baklava nasıl -uç fiyatları da yazmıyorum ortalama- 50-60 lira. Bu nasıl oluyor? Bu nasıl ekonomi? Bu nasıl ticaret? Bugün, hediye için 1 kilo tatlıya 50 lira verdim... Maliyeti 15 TL'yi geçmez... 35 lira kâr mı olur?        "Öğretmen"     "Vatandaş olarak önerilerim var"   Feridun Ağabey, devletimizin içte ve dışta gideri çok bütçe açığına katkı anlamında bir vatandaş olarak önerilerim var... Ülkede binlerce daire sahibi kirayı elden alıyor. Kira alım vergisi verilmiyor. Yılbaşından önce denetim yapılacak denilse en az yarı yarıya artış olur. Birçok usta yarım usta olarak çalışıyor. Apartman posta kutuları kartvizitten geçilmiyor. Tek kuruş vergi yok. Devlet ilaçlardan da vergi almalı, büyük ilaç israfının önüne böyle geçilebilir. Devlet hazine arazilerini satmamalı işi bilenlere kiraya vermeli, satılınca miras nedeniyle arazi parçalanıyor. Aileler huzursuz oluyor. Bizim sekiz dekar yerimiz var. Otuz tane mirasçı satmak için bir araya gelemiyoruz atıl vaziyette duruyor… Nüfusun %25’i köylerde onların da çoğu yaşlı ve emekli… Sütü ekmeği peyniri bile köy bakkalından alıyor. Selamlar…           Hasan Yılmaz
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.