* 78 milyonun Cumhurbaşkanı'nı öldürmeye 6 helikopter ve 50.000 mermi ile gelmişler. Parolaları da "Erdoğan Ex" imiş.
* Cumhurbaşkanı'nın yerini bilen yâveri.
Marmaris baskınından kurtulunca bu sefer havadayken pilotu tam 15 defa arıyor, "uçağın koordinatlarını" istiyor ısrarla.
* Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Türk F-16'ları tarafından havada vurulacaktı Allah korusun. Cumhurbaşkanı'nı sevsin sevmesin, 78 milyona 78 yıl utanç verecek bir zillettir bu.
* Boğazı sıkılan, işkenceye tabi tutulan Genelkurmay Başkanımızın yâveri de onu rehin alanlardan biri.
* Kısacası yâverler hain çıktı.
Düşünün ne demek yâver? Gece gündüz yanında olan, en büyük yardımcısı, sır küpü demek, en güvendiği adam demek.
* Yine bir albayımız anlattı, en güvendiğim adamım beni rehin aldı dedi.
En güvendiğim, "elimle ödüller verdiğim adam" dedi.
Bir amirali "kendi emir subayı" fırkateynde kamaraya kilitledi.
* "En güvenilir" olmak için, yıllar boyunca bir kez olsun açık vermemek gerekiyor. Hani derler ya "karda yürüyüp izini belli etmemek" gerekiyor.
* Yani ancak soktuğunda anlıyorsun, tıpkı sivrisinek gibi.
Aslında tıpkı yılan gibi demek lâzım, bu millet koynunda yılan beslemiş resmen.
* Milletin parasıyla palazlanan 40 yıllık terör örgütü, milletin vergileriyle alınmış tankları yine milletin üzerine sürdü.
* Türk F-16'ları Türklerin üstüne ateş açtı. İnanın Rus uçağı, Yunan F-16'sı saldırsa bu kadar yaralamazdı bizi.
* Yabancı düşmana karşı gerekirse kazma kürek savaşırız, gerekirse yüz bin şehit veririz Çanakkale'de olduğu gibi.
Ama ihaneti kabullenmek kolay olmuyor.
* Kendinden sandığının düşmandan beter olduğunu, düşmanın ta kendisi olduğunu anlamak kolay olmuyor. Belki de o yüzden kaçıncı defadır aynı örgütten tokat yiyoruz.
* Kahraman binbaşı Barış Dedebağı, "Onlar 40 yıl hazırlanmışlar, biz ise birkaç dakikada hazırlandık" dedi.
* Onlar 40 yıl hazırlanmışlar, bugün için hazırlanmışlar.
Kendilerini gizleye gizleye hazırlanmışlar.
* Hocalarının kafadan verdiği fetvalarla, gerekirse içki de içtiler, namazdan da kaçtılar, başörtüsünü fürûat saydılar.
* Sivil olanları ise küpe taktılar, top sakal bıraktılar, saç uzattılar, her kesimle "diyaloğu" sıkı tuttular.
* Erkeğinden kadınına, küçüğünden büyüğüne hepsi birer kamufle, gizlenme, takiyye uzmanı oldular.
* "Dini kurtarıyoruz" yalanıyla dini sattılar. Sonunda vatanı da sattılar.
Hiçbir kriterleri kalmadı, kaybedecek hiçbir şeyleri de kalmadı.
* Şimdi tam bir canlı bomba, kamikaze oldular.
Dikkat diyorum, kaybedecek bir şeyi kalmamış ve kamufle olmayı hâlâ çok iyi bilen, 40 yıl bugünler için hazırlanmış bir örgüt.