Yaz okulu -1-

A -
A +
Deniz mevsimi açıldı. Sıcaklar da iyiceee bastırdı. Asidi kaçmış kola şişesi gibi mayışık mayışık dolanıyoruz. Kimimiz tatilde kimimiz evde kimimiz de işte. Ama hepimiz sıcaktan bunalınca şöyle bi suya dalıp çıksak diye iç geçiriyoruz... da... dalış stillerini biliyor muyuz?
Balıklama: Kollar baş üzerinde dikey birleştirilir. Bir balık gibi suya dalınır. Sığ sularda ve evde denenmemelidir. Kafa üstü çakılanın pusulası şaşar, şaştı mı da düzelmez.
Ciyaklama: Şımarık bir kızın, iskelede geyik yapar ve "Oha falan" olurken arkadaşı tarafından denize ittirilmesiyle gerçekleşir. Ciyaklayarak suya düşülür. Cürmü kadar su sıçrar, artistik bir yönü yoktur. Kızımızın sudan kafayı uzatarak; "Çok hayııınssııın" demesiyle hareket tamamlanır.
Roketleme: Balıklama gibidir. Eller hazır ol pozisyonuna sokulur, bacaklar kapalı, derin bir nefes alınır, ağız kapalı, pozisyon hiç bozulmadan roket gibi atlanır. Önce kafa sonra vücut...
‘Deve kuşu'lama: Yaşı hayli olgun ve kendi haddinden fazla dolgun kokana, merdivenin su dışında kalan son basamağına kadar ilerler. Avucuna aldığı deniz suyuyla kollarını ıslatır. Sonra yavaşça, gövde suya indirilir, pardon suya dalınır. Önce kafa, sonra... Sonrası yok! Gülmüyoruz... Sığ bir nokta bulunup ayakta durulur, eller su içinde birleştirilir. Göbek hizasında su dalgalandırılarak bölgesel yağların giderileceğine inanılır. Çaba büyük, takdir ediyoruz.
Bombalama: Kollar diz altından bacakları sarar. Kalça üstü, toparlak bir cisim hâlinde suya vurulur. Dipte takla ve yüzeye çıkış. Su sıçratma keyfi sonuna kadar yaşanır ancak bel fıtığına giden yol açılmıştır. Tebrikler.
"Cup"lama: Denizde koltuk vazifesi gördürülecek bir şambrel ve bir salak ikilisiyle gerçekleşir. "Ehehe hü" nidalarıyla şambrele oturulur, kollar iki yanda suyla eğleşir ve dahi kürek vazifesi görür. Çocuk ya da eleman, şambrelin orta yuvarlağına küçük gelince "cup" diye içinden dibe kayılır. Tutunmaya çalışmak nafiledir. Bir iki şuursuzca debelenme nihayetinde “Bööahh!” narasıyla su yüzeyine ulaşılır.
Bodoslama: Erkek adam iskeleden atlamaz. Kıyıdan girer. Ayağına taş, yosun, yengeç batmaz. Gözler ufka dikili, göğüs içeri çekik, dayı dayı yürünür. Su göğüs hizasına geldiğinde "Su içinde doğdum ben" ifadesiyle suya direkt kafadan dalınır. Erkek adam boğulmaz, dalınca baloncuk çıkarmaz. Su altı canlılarından tırsmaz, balıkları okşamaz; eğilip taş atar.
“Hay ben..."leme: Herhangi bir dalış tekniği sırasında son anda gelişen bir aksilik sebebiyle (ki bu genelde ayak kayması olur) kollar ve bacaklar çılgınca savrulurken, yamuk bir saltoyla ve içli bir "Hay ben..." çekerek suya tepetaklak düşüş tekniğidir.
“Lan lan lan"lama: Erkeklere özgü bir dalış stilidir. İskele ya da havuz kenarında birbirlerini kovalayarak, ittirerek, boğuşarak şakalaşan grup çekişmenin son noktasına gelir. Dalgıç, "Lan lan lan!.." diye haykırarak suya düşeceğinin sinyalini verir. Kimse tınlamaz. Tişört, terlik, cep telefonu, çakmak bir de tükenmez kalemle birlikte istem dışı suya dalınır…


Ninem diyor ki; Denizdeki balığın pazarlığı olmaz.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.