Bilgi kirliliği konusunda küresel mücadele

A -
A +
 
 
Küresel pandemi krizi, bu güne kadar ikinci plana atılan sorunların çözümüne yönelik birçok konuda küresel bir farkındalığın da oluşmasını sağladı.
Virüs, eşitlikçi bir yaklaşıma sahip. Bireysel olarak zengin fakir ayrımı yapmadığı gibi, devletleri de küresel güç olma ve büyüklüğüne göre konumlandırmıyor.
Böyle olunca, küresel güçler için çok da önem arz etmeyen bir mesele bir anda hayati bir konuma yükseliyor.
Küresel sermaye ve güçlerin; ülkeleri, yönetimleri zayıflatmak ve kendisine bağımlı kılmak için geliştirdiği stratejiler, dönüp kendilerini vurunca oturup bir kez daha düşünüp gerçeklikle yüzleşmek zorunda kalıyorlar.
Örneğin, küresel sermayenin denetiminde olan sosyal medya platformlarının, ulusal ölçekli devlet ve yapılara zarar verdiği, bireyler ve yönetimleri tehdit ettiği bugüne kadar çok kez tartışmaya açıldı.
Üretilmiş bilgi kirliliğinin ve manipülatif içeriklerin zararları bilinmesine rağmen, küresel sermaye ve güçler bu durumu çok önemsemediler. Hatta “ifade özgürlüğü” bahanesinin arkasına sığınarak, devletlerden gelen şikâyetleri dikkate almadılar.
***
Geçen hafta, Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Joseph Borell, küresel pandemi stratejisinin temel ilkelerinin ne olması gerektiği ile ilgili dört madde sıraladı.
Bunlardan ilk üçü şunlar: Yeni tedavi ve aşı çalışmalarının yapılması için kaynakların bir araya getirilmesi, ekonomik teşvik-tedbir paketleriyle ve malların ticaretini güvence altına alarak ekonomik zararı en aza indirmek, sağlık yetkilileri izin verdiği zaman sınırların eş güdümlü bir biçimde yeniden açılması…
Dördüncüsü ise, bilgi kirliliğinin önüne geçilmesi için ortak küresel mücadelenin gerekliliği.
Bugüne kadar, uluslararası güçler ve kurumlar bu bilgi kirliliği meselesini pek önemsemiyorlardı. Koronavirüs tehdidi birçok konuda olduğu gibi, bu alanda da küresel sermayeyi ve güçleri adım atmaya zorluyor.
Dünya Sağlık Örgütü, sosyal medyada dolaşıma sokulan bilgi kirliliğinin, en az virüs kadar etkili olduğunu açıkladı. Bu durumu, literatüre yeni bir kavram da ekleyerek, “infodemi” olarak nitelendirdi. Infodemi, geniş kitleleri manipüle eden, yanlış bilgileri yayan, panik oluşturan ve virüsle mücadeleyi etkisizleştiren içerikleri tanımlayan yeni bir kavram.
Koronavirüsle mücadelede kullanılacak ilaçlardan, alınacak önlemlere kadar birçok konuda sosyal medyada yayılan kirli bilginin engellenmesinde ulusal devletler yetersiz kaldı.
Infodemi tehdidinin boyutu giderek genişleyip, büyük küresel şirketlerin kendi mecralarını ya da kaynak ülkelerini de tehdit edince, martın ikinci haftasında Facebook, LinkedIn, Reddit, Twitter ve YouTube gibi internet platformları, Dünya Sağlık Örgütü ile birlikte hareket etme kararı aldılar. Pandemi ile mücadele için ilgili kurumlara ve devletlere yardımcı olacaklarını duyurdular. Asılsız ve üretilmiş içeriklerin engellenmesi için bütüncül bir strateji izleyeceklerini deklare etmek zorunda kaldılar.
***
Sosyal medya ya da farklı ülkelerin medyalarının Türkçe uzantıları tarafından üretilen bilgi kirliliği ve manipülasyondan en fazla zarar gören ülkelerin başında Türkiye geliyor.
Son on yıllık dönemde, Türkiye’nin ülke içi politik gündemini etkilemeye dönük, sosyal medya platformları üzerinden koordineli saldırılar gerçekleştirildi. FETÖ ve PKK gibi terör örgütlerinin destekçileri tarafından, her türlü yalan içerik üretildi, manipülasyon yapıldı.
Türkiye bu küresel platformlara, güvenlik tehdidi oluşturan içeriklerin silinmesi için başvurduğunda “ifade özgürlüğü” diyerek buna yanaşmadılar. Terör örgütü üyelerinin hesaplarını dondurmadılar.
Türkiye, ilgili hesaplara operasyon düzenleyince, Avrupa Birliği temsilcileri tarafından eleştirildi. Birçok kez kınandı.
Şimdi, tehdit kendilerine de zarar verecek boyuta gelince “bilgi kirliliğinin önüne geçilmesi için ortak küresel mücadelenin gerekliliği”nden bahsediyorlar.
Başkasına yönelik üretilen yapay tehditler er ya da geç dönüp dolaşıp kaynak ülkeyi de vuruyor. Döngü süresi, eskiden olduğu gibi, çok uzun zamana da yayılmıyor.
Virüs eşitlikçi yapısı, küresel şirketleri ve güçleri de hizaya sokuyor.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.