Mızrak çuvala sığmaz!

A -
A +
Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin ağırlığı altında ezilen muhalefet ne yapacağını şaşırdı. Ekonomide, dış politikada, siyasette elde edilen müthiş başarı karşısında âdeta çıldırdılar. Öyle bir algı içine girdiler ki, alınan her karar yanlış, halkın aleyhinde, ülkeyi felakete sürükleyecek. Erdoğan’ın adının geçtiği, imzasının bulunduğu bütün çalışmalar onların kırmızı noktası oldu. Halka sürekli bu izlenimi aşılıyorlar. Açık açık Erdoğan kazanmasın ülke kaybetsin-batsın diyorlar.. Korkunç bir bilgi kirliliği oluşturdular. Tüm iddialar yalan üzerine kurulu. Sürekli çamur atıyorlar. Halk elma gibi ikiye bölündü. Bir kısım şuursuzca destek veriyor, bir kısım gerçeklerin yanında duruyor. Muhalefet de Türkiye’nin şahlandığını, gelişmiş ülkeler safında yerini aldığını, uluslararası camiada büyük itibar kazandığını, çok iyi biliyor. Ama bu zaferi, muhafazakâr yapıya sahip bir yönetimin elde etmesini hazmedemiyorlar. Ortadaki pozitif tablonun kalıcı hâle gelmesiyle 2023’te silinip gidecekleri için erken seçim çığlıkları atıyorlar. Yok iktidarın oy oranı düşüyormuş, yok parlamenter sisteme geri dönmekten başka çare yokmuş, yok halk sefalet içinde yüzüyormuş… Bunların palavraları, Ukrayna uçağını füzeyle düşürdüğünü 3 gün saklayan sonunda itiraf eden İran’a benzeyecek. Hükûmetin amacı oy toplamak değil, hizmet etmek. 17 yıldan beri halk yapılanları görüyor, her seçimde notunu veriyor. Mızrak çuvala  sığmıyor! Artık şu gerçek netleşti: Muhalefet hangi olaya hücum ediyor, onu yıpratmak için yıkıcı medyayı sonuna kadar kullanıyorsa, bilinmelidir ki Türkiye bu işten büyük fayda sağlayacaktır. Libya ve Kanal İstanbul bunların başında geliyor...
Dikkat ediyor musunuz? Muhalefet saldırdıkça hükûmetin hizmet aşkı daha çok alevleniyor. Son 1 yıl içinde o kadar çok olumlu gelişme yaşandı ki, sadece Libya olayı bile başlı başına bir derya. Ülke muazzam bir avantaj elde etti. ABD yaptırım tehdidini rafa kaldırdı. Rusya hizaya geldi. Libya ve İdlib’de ateşkes ilan edildi. Meşru Trablus hükûmeti ile yaptığımız deniz yetki anlaşması sayesinde Akdeniz’deki zengin doğalgaz yataklarına ulaşmamızın önündeki tüm engeller kalktı. Şimdi sırada İsrail var. Onlar da buldukları doğalgazı Avrupa’ya taşımak için bizimle aynı anlaşmayı yapacaklar hiç endişeniz olmasın. 
Enerjide tüketiciden üretici sınıfına geçiyoruz. Doğalgaza verdiğimiz dolarlar ülkede kalacak, yatırıma dönüşecek. Yerli oto kelimenin tam anlamıyla bir devrim. Dünyaya “Türkiye yaparsa böyle yapar” dedik. Elektrikli otomobil üretimi ile Avrupa’nın önüne geçtik. Çevre kirliliğine yol açmayacak, petrol  bağımlılığını sona erdirecek, sessiz, konforlu bu yürüyen bilgisayara iki yıl sonra kavuşacağız. İthal otoların pabucu dama atılacak. Yerli üretimle asla fiyat rekabeti yapamayacağını bilen Avrupa yasa boğuldu. 
Lider büyük düşünendir. Rahmetli Menderes İstanbul’da 1957’de Vatan Caddesi'ni yaptığı zaman "buraya uçak mı indireceksin?" diyorlardı. Aradan 63 yıl geçti, bugünkü yoğunlukta bile hâlâ ihtiyaca cevap verecek şekilde kullanılıyor. Türkiye’nin yüz akı Marmaray, İstanbul Havalimanı, Osman Gazi ve Çanakkale Köprüleri ile yerli oto ve Kanal İstanbul tarihe altın harflerle geçecek dev projeler...
Suriye'de güvenli bölge oluşturduk, terörün kökünü kazıdık, turizmde 32 milyar dolar gelir sağladık. İhracat 180 milyar dolarla rekor düzeye ulaştı. Yıllık cari açık 26 milyar dolara düştü. 1 yıl önce %24 olan mevduat faizleri tek haneye indi. Sanayi sektörü %77 kapasiteyle çalışıyor, şirketler 24 saat çalışıyor. Hisse senetleri sürekli değer kazanıyor. Borsa İstanbul 121 bin puanı aşıyor. Türk lirası güçlendi. 1,5 yıl önce 7,24 TL olan dolar kuru bugün 5.85 TL’de. Bunlar kendiliğinden olmadı, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin dirayetli kararıyla hayata geçti... Ülke ekonomisi eksi 2,6'dan %5 büyüme hedefine yükseldi... Bu ne demek biliyor musunuz? Tüketim, üretim, istihdam, refah, huzur demek... 
Hiç merak etmeyin içeriden ve dışarıdan tüm saldırılara rağmen biz doğru kararlar aldıkça kredi notumuz da artar, yatırımcı da gelir. Yeter ki sağduyumuzu kaybetmeyelim, yalanlara kanmayalım!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.