Ali Koç, G.Saray’dan ne istiyor?..

A -
A +

Aziz Yıldırım’ı “çok büyük bir oy farkı ile yenip”, Fenerbahçe’nin başkanlık koltuğuna oturan Ali Koç, ne yazık ki, “başarı vaatlerinin b’sini ve v’sini bile yerine getiremeden” yıllar geçirdi, geçiriyor!..

------
 
Bana göre “tarihi, dünü, bugünü, kulübün içinde olanı biteni, saklı kalmış sırları da dâhil olmak üzere” bugün ve hâlâ “Fenerbahçe’yi en iyi yazan” gazetecisi, sevgili Kemal Belgin’dir.
Dün Türkiye’nin spor sayfasında “Fenerbahçe’nin başkana ihtiyacı var” başlığı ile şunları yazdı:
“Başlık şaşırtıcı değil mi? Şu anda ünlü isim Ali Koç, başkan değil mi? Kâğıt üzerinde öyle... Öyle de benim bildiğim Fenerbahçe başkanları, liderle puanların eşitlendiği zorlu bir deplasman kazanıldıktan sonra maç sonu tıraş yapmaz. Ali Koç'un maç sonrası konuşması, bu zor oyunu kazanan futbolcuları ve teknik heyeti de üzmüştür sanırım. Yok mu yahu koca Fenerbahçe'de ayarı yapacak birileri?”
Büyük vaatlerle, büyük istek ve beklentilerle, büyük bir coşku ile “Fenerbahçe’nin iz bırakan büyük başkanlarından biri olan” Aziz Yıldırım’ı “çok büyük bir oy farkı ile yenip”, Fenerbahçe’nin başkanlık koltuğuna oturan Ali Koç, ne yazık ki, “başarı vaatlerinin b’sini ve v’sini bile yerine getiremeden” yıllar geçirdi, geçiriyor!..
Ve de, “Fenerbahçe camiasındaki tepkileri önleyebilmek için” Aziz Yıldırım’ın uyguladığı “en kötü senaryoyu kullanmak” çaresizliğine düşüyor; “Camiayı, taraftarı, Fenerbahçe’nin asıl gündeminden uzaklaştırmak ve ‘başka’ hedeflere yönetmek için ‘düşman oluşturmak” ve hedefe onu oturtmak. Federasyon, Merkez Hakem Komitesi, Disiplin ve Tahkim Kurulları, spor medyasında yazan yorumlayan bazı kişiler, büyük bir rakip ve hatta camia içindeki bazı muhalifler, vs… vs… ”
Protokol tribününden atlayıp taraftar kovalamak, yönetimdeki ikinci adamı bile hırpalamak da cabası!
İşte son örnek…
Türkiye Futbol Federasyonu Uyuşmazlık Çözüm Kurulu (UÇK), “Rizespor ile olan sözleşmesini tek taraflı feshederek, Galatasaray ile sözleşme yapan” Oğulcan’ı “haksız fesihten dolayı, 6 maç resmî müsabakalardan men” cezasına çarptırdı. UÇK ayrıca, “Rizespor’a, fesih sonrasında Galatasaray ile yapılan sözleşme ile ilgili olarak Rizespor’a 1 milyon 2000 avro tazminat ödenmesini” de kararlaştırdı. Yani, transfer “haksız fesih” ile yapılmıştı, “bedelinin Rizespor’a ödenmesi” gerekiyordu; “bonservis bedeli” gibi!..
Rizespor, şikâyetinde “Galatasaray’ı ‘ayartan kulüp’ olarak göstermiş ve cezalandırılmasını” da istemişti. UÇK kararında “ayartma olmadığı” açıkça ortaya konuluyordu; “böyle bir ceza” yoktu.
Amma…
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Erzurumspor maçından sonra, “Galatasaray’ın Tahkim Kuruluna itirazı görüşecek olan Tahkim Kurulunu da baskı altına almayı” hedefleyen şu açıklamayı yapmıştı:
“Bu karar bence Türk futbolu için milat olabilmesi için bir fırsattır. Transfer yaparken belli kurallar vardır, belli gelenekler, mevzuatlar vardır. Bunlara uyulması gerekir. Uymayanların da ceza görmesi gerekir.
Yıllardır belli takımların, bilhassa bir takımın bu kuralları hep, önem vermeden diyelim... Kısacası transfer yaparken futbolcu ayartmanın bedeli vardır. Tahkim Kuruluna sesleniyorum. Fenerbahçe Spor Kulübü olarak bu konuda gözümüz üstünüzde. Nasıl bir karar vereceksiniz? Bunu hafifletecek bir karar mı vereceksiniz, bu hafta konuyu ele mi alacaksınız yoksa haftaya bırakıp oyuncu oynasın sonra bakarız mı olacak? Bilmiyorum ne karar vereceksiniz ama son dönemde aldığınız kararlar olumsuz anlamda herkesin ilgisini çekmektedir. Ama bu futbolda bir suçtur, bunun üstüne gidilmesi gerekmektedir. Buna da burada değinmek istiyorum.”
“Fenerbahçe ile ilgisi olmayan” böyle bir olayda “Galatasaray’ı, Galatasaray camiasını bu kaçıncı defa hedef alan” böyle bir açıklamanın “6222 Sayılı Spor Suçları Özel Kanunu” bakımından ne ifade ettiğini de, bilmem ki sormak gerekmiyor mu?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.