Fatih Hoca'ya bir mesaj daha!..

A -
A +

Derbide sahaya çıkacak on biri görünce maçı seyretmekten vazgeçtim. Belhanda ile 10 kişi başlamıştı, Diagne atılınca 9 kişi kaldı G.Saray…

Bugün, "Liseci takımının ve liseci takımının arkasına takılarak" onlarla beraber Mustafa Cengiz yönetimini "koltuk gaspı" ile suçlayan ve de "sebep olarak da 'Genel Kurulda Denetim Kurulu'nun da ibra edilmemesini gösteren" muhalif grubuna "Ne oldu" yazısı ile "birazcık" ikramda bulunacaktım.
Ama "başka bir konu" çıktı; onun için, "muhalefet tutkunlarına" sadece ve sadece "Ne oldu, o karanlık genel kurul gecesinde yapılan, her türlü şaibeye açık oylamanın sonunda ortaya çıkan 'Denetleme Kurulu ibra edilmedi' kararını da, mahkeme iptal etti ve artık 'başvuracağınız' başka kapı kalmadı; buyurun Mustafa Cengiz Başkan'ın toplayacağı genel kurula" diyerek, bugünün konusuna geçeyim!..
Sevgili Fatih Hocam, 2-0 kaybedilen Beşiktaş maçından sonra yaptığın açıklamada "Derbi maçında 10 kişi kalmak zordur" diyorsun…
Ben de diyorum ki; "10 kişi kalmadın, 9 kişi kaldın; zira altını çizdiğin o 'ağır zeminde' sahaya Belhanda ile çıkarak daha en başta takımı 10 kişi bırakmıştın!.."
Zaten, maç başlamadan ekranlarda "sahaya çıkacak Galatasaray 11'ini görünce" maçı seyretmekten vazgeçtim; Eşimin alt kattaki odasına indim ve "Bu iş baştan bitti, Galatasaray'ın şansı yok" diyerek, onun televizyonunda D-Smart'ın "Chicago PD dizisinin merakla beklediğim finalini" seyrettim.
Arada bir tıklayarak "Skor nasıl gidiyor" diye, maçı "skor olarak veren" kanallara bakıyordum. "Diagne'nin kırmızı kartını da ekranda görünce", işlem tamam oldu. Uzatmaları da ekleyerek saat 20.55'de "nihai skor için" bir spor kanalını tıkladım; 2-0 Beşiktaş kazanmıştı; Sergen Hoca'ya da, Beşiktaşlı futbolculara da alkışlar!..
"Gençlerbirliği maçında üç gol attı" diye derbide oynattığın Belhanda'nın üstelik o ağır sahada "hiçbir şey yapamayacağını" ben 800 kilometre uzaktaki Urla'dan bilebiliyorum da, sen sevgili Hoca'm, neden sahaya 30 metre ötedeki soyunda odasından göremiyorsun?..
Ya da "daha kötüsü" görüyorsun da o "inadından" bir türlü vazgeçemiyorsun?..
Elinde o ağır sahada 90 dakika koşacak mücadele edecek Emre Kılınçlar, Ömer Bayramlar, Kerem Aktürkoğluları, Emre Akbabalar varken… Hem de "ertesi sabah okuduğum yorumlara ve oyundaki top hakimiyeti istatistiğine göre" Beşiktaş'a "topla oynamayı bırakan" bir taktiği 90 dakika uygularken!..
Bir Belhanda inadı uğruna, kendini de, takımını da, Galatasaray kulübünü de "riske atmak", senin gibi "Galatasaray'ın bir anıt adamına" ne derece uyuyor; bilemiyorum, çözemiyorum ve bir türlü anlayamıyorum.
Gönder o adamı takımdan, "ona durmadan verilen haksız ve adaletsiz forma yüzünden saygılarını, sevgilerini kaybettiğini hissettiğim" bütün oyuncularını yeniden kazan!..
Daha çok maç var; kaybedilen kaybedildi, bundan sonrasına bak. İnanıyorum ki; çok daha güzel günlerin gelecek, takımının da!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.