Hakemlerden nefret ederler, "menajerleri" pek severler!

A -
A +

Siz bugüne kadar hiçbir kulüp başkanı ya da yöneticisinin ağzından bir "menajer eleştirisi" duydunuz mu? Ama hakemleri silahla vurmaya kalkarlar!
Hakem kellesi alan kulüp başkanları, bugün sokağa çıkamıyor, insanların yüzüne bakamıyorlar!
Sumudica, hafta içinde menajerlerin kendisine teklif ettikleri komisyonu açıkladı!
Süper Lig'de çalışan bir teknik adamla sohbet ediyorum.
Laf lafı açtı! Şu cümleleri aslında birçok şeye cevap niteliğinde;
"Menajer futbolcuya diyor ki, 'Sen bu kulüpten yıllık 300 bin avro alacaksın ama 400 bin avroya imza atacaksın'.
Futbolcu soruyor, neden?
Menajer, 'Sen bilirsin, işine gelirse' diyor!
Futbolcu imzayı atıyor. Ve bunu başkan ve yönetici dâhil o kulüpte herkes biliyor. Futbolcuların ailesi, eşleri de biliyor."
Evet, durum bu! Ama herkes suspus! Peki neden?
Nasıl olsa kulüpler başarısız olunca, limitler yetmeyince, transferler isabet kaydetmeyince faturanın kesileceği adresler belli!
Hakem, VAR, MHK, Federasyon...
Nasıl olsa kamuoyunu buna "dünden ikna etmeye hazır" bir medyamız da var sağ olsun!

Bu haftaki tayinler neler söylüyor?
Geçen hafta yüksek performanslarıyla Fırat Aydınus, Hüseyin Göçek ve Özgür Yankaya bu hafta da sahadalar. İlk iki hafta maçları yoktu.
MHK, güçlü bir mesaj veriyor; "Bir ön yargımız ya da farklı bir ajandamız yok" diye... Bu doğru bir iş, hakemlere öz güven verir.
Dördüncü hafta tayinlerine baktığımızda "genç hakem" işi askıya alınmış. Bir yeni hakem bile yok.
İlk üç hafta birkaç tane serpiştirmişlerdi. Takdir görmüştü, hani iyi de olmuştu.

İşte burası çelişki!
1) Atilla Karaoğlan (Konya-Beşiktaş maçının VAR'ı) ve Yaşar Kemal Uğurlu (Denizli-Trabzon maçının VAR'ı) erken dönüş yapmışlar!
Hele de Atilla Karaoğlan hiç ara vermeden...
2) Halil Umut Meler (Beşiktaş-Antalya) ve Volkan Bayarslan'ın (Denizli-Trabzon) ikinci haftadan kalan cezaları devam ediyor. 3. ve 4. haftalarda düdükleri yine yok!

Bir hakemin, bu kadar    sıçraması doğru değil!
1) Denizli'den Murat Tuğberk Curbay! 1. Lig'de iki maça çıkıyor; dikkat buyurun, üçüncü maçı Süper Lig'de! Hatta şu da kulağımıza geldi; kurul üyesi, sağda solda FIFA yapacağını da söylüyormuş. Çok iyi hakem olabilir, iyi bir kişiliğe de sahip olabilir.
Ama bu sıçrama pek sağlıklı değil! Bu şekilde patlayan çok hakem hatırlıyorum. Şimdi saymayayım.
2) Orkun Aktaş, FIFA kokartlı bir hakemdi. Derbilere çıkardı. Ne olduysa oldu, kokardı gitti, sonra Süper Lig'den uzaklaştırıldı. Bu hafta G.Saray maçıyla onore edilmiş. Bir yerde hakkı teslim edilmiş. Bu tayin, takdir ve kabul görmüş.

Bu "geçici maddeler"        kabul görmüyor!
Gün geçmiyor ki; Futbol Federasyonu, bir talimatla oynamış olmasın!
Bu sezon 1. Lig'de 1. hafta oynandı, 1. Lig statüsüne bir geçici madde eklendi; "Giresun'da yaşanan sel felaketi sebebiyle işbu statünün EK-2'sinin 3. maddesinin (a) bendinde yer alan, ilk resmî müsabakadan 24 saat öncesine kadar A Takım Listesi’ni TFF'ye ibraz etmek zorunluluğu, istisnai olarak Giresunspor Kulübü için uygulanmaz…"
Sebep, Giresunspor, 1. haftadaki (14 Eylül) Balıkesir maçına çıkamıyordu!
Peki, gerekçe ne? Giresun'daki sel felaketi!
Sel, ne zaman oldu? 22 Ağustos'ta.
O günden Balıkesirspor maçının olduğu güne kadar geçen süre 23 gün!
Zamanında gönderilmeyen bir evrak, 23 gün önceki sele bağlanıyor.
Evrakın gecikmesini, sele bağlamanın ne anlamı var?

TFF'de tuhaf bir ayrılık!
TFF Mali İşler Müdürü Özkan Kılık ile yollar ayrılmış!
Levent Bıçakcı, Halûk Ulusoy, Hasan Doğan, Mahmut Özgener, M. Ali Aydınlar, Hüsnü Güreli, Yıldırım Demirören federasyonlarında da bu görevi sürdürüyordu. Nihat Özdemir'le ile birlikte toplam sekiz federasyon başkanı ile çalıştı. On beş yılı aşkın bir süre...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.