KAMUGÜVENLİĞİ BAKANLIĞI

A -
A +

9 yıl önceydi; bir gün TİKA başkanını aramamız icap etmişti. Telefonda "her ne kadar tanışmıyorsak da..." diye söze başlamıştık. Muhatabımız şöyle dedi: "Rahim Bey; siz, bizi tanımıyorsunuz ama; biz, sizi tanıyoruz. Sizin 30 yıldır çizdiğiniz çerçevenin içini doldurmaya çalışıyoruz. Şu ân Sudan'da su yolları, Kırım'da konutlar inşa etmekteyiz..."
Bunları diyen şahsın adı Hakan Fidan'dı...
O konuşmadan bir gün sonra Ankara'da karşılaştığı İsmail Kapan'a "Rahim abiye dün böyle söyledim" dediğini Sn. Kapan, bize nakletti.
Hakikaten biz, o tarihte yazarlığımızın otuzuncu yılındaydık. Hakan Fidan, hem kaç yıldır yazdığımızı ve hem de ne yazdığımızı biliyordu.
Bir kaç ay sonra Ankara'ya gidince kendisini ziyaret ettik. MİT'te vazife aldığında ise yurt dışında ikamet ediyorduk. 2012'de başına iş açılmaya çalışılmıştı. Washington, DC'deydik. Oradayken bu sütunda yazdığımız yazıda Fidan'a kıymayın! diyorduk. Paralel örgüt, MİT'e sızmasına geçit vermeyen Hakan Fidan'ı hedefe oturtmuştu. İtibarlı zamanlarıydı. Haklarında hepimiz hüsnü zan sahibiydik. Öyle ki muhalefet ettikleri bir ismi müdafaa etmek bile kolay değildi.
Türkiye gazetesinin geçen gün attığı başlıkta da dile getirildiği gibi Hakan Fidan, sıfırdan zirveye yükselmiş bir insandır. Düzgün duruşu, çalışkanlığı ve azmiyle bu millete ve vatana çok hizmet etmiş, Başbakan Sn. Recep Tayyip Tayyip Erdoğan'ın "sır küpüm" iltifatına nail olmuştur...
İki yıldır gençler ölmüyorsa, kamu malları yanmıyorsa, jetler dağa taşa milyonları yağdırmıyorsa bunda MİT müsteşarı Hakan Fidan'ın dua etmeye layık ve unutulmaz hizmetlerinin payı büyüktür.
Paralel örgüt, 7 Şubat 2012'de başını yemek istemişti. Fakat "el mi yaman bey mi yaman?" demişler. İlâhî adalet, dürüstlerden yana oldu ve millî irade kazandı. Ardından Başbakan Erdoğan, Beştepe'ye çıktı. Sn. Hakan Fidan da infaz ilamının yazıldığı gün 7 Şubat 2015 tarihinde istifa ederek memuriyetten siyasete geçme kararı verdi. Evvela "kararı hayrlı olsun, Allah utandırmasın!" deriz.
Böyle bir kararın, Sn. Başbakan ve Sn. Cumhurbaşkanıyla konuşma ve istişarelerden sonra kabul gördüğü şüphesizdir. Yerine gelecek ismin teminatı da alınmıştır. Sn. Fidan'ın yerine geleceği anlaşılan Sn. İsmail Hakkı Musa'nın selefini aratmayacak bir birikime sahip olduğu görülüyor. Yoksa Çözüm Süreci devam ederken böyle bir tasarruf olamazdı. Bu yeni isim, Zenci Musa'dan sonra MİT tarihimizde ikinci Musa olsa gerek.
Hakan Fidan'ın siyasete geçmesinde kendi isteği kadar Sn. Davutoğlu'nun bir stratejisinin de tesirli olduğunu tahmin etmekteyiz. Hatırlanacağı gibi Ahmet Davutoğlu daha Başbakan olduğu ân politik literatüre  "restorasyon/yeniden inşa" ve "kamu güvenliği" diye iki mefhum kazandırdı. Sonraki hemen her konuşmasında bu kelime ve bilhassa kamu güvenliği üzerinde hassasiyetle durdu ve durmakta. Başbakanın zihninde buna dair bir projenin mevcut olduğunu düşünmekteyiz. Barış sürecini kalıcı kılabilmek için İç Güvenlik Kanununu çıkartmak yetmeyebilir. Bu sebeple yeni bir bakanlık teşkilatlanmasına gidilecek gibi. Görüşümüz o ki  dışişleri, içişleri bakanı olma ihtimalinden ziyade şu ihtimal çok daha yüksektir. Bir Kamugüvenliği Bakanlığı kurulacak ve Hakan Fidan da bu bakanlığın başına getirilecektir. O zaman herhalde MİT jandarma gibi unsurlar da bu bakanlığa bağlanır ve yeni bakanlıkla İçişleri arasında iş bölümüne gidilir.
*
 "One minute intikamı"  adlı 13.2.2012 ve "Hakan Fidan" adlı 21.10.2013 tarihli yazılarımızı Türkiye gazetesinin web sayfasına yazarlar kısmından girerek okumanızı tavsiye ederiz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.