FETÖ'ye hangi projeler kaptırılmadı ki!..

Cumhurbaşkanı geçen gün "UYAP'ı (Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi) maalesef FETÖ'cülere kaptırdık. Oradan en büyük zulmü icra ettiler" diye öz eleştiride bulundu.

FETÖ sadece yargı sistemini kendi kirli çıkarları için kullanmadı ki...

Emniyet, iletişim, eğitim dünyasındaki birçok kritik proje ya onların eliyle kuruldu ya da zamanla onların eline geçti.

Hangisini sayalım...

           ***

Mesela MOBESE...

Şehirlerin kamera ağıyla denetlenmesi için 2007 yılında uygulamaya konuldu.

Tam bir FETÖ projesiydi.

Adını bile FETÖ sanıklarının baş harflerinden aldı. Mustafa'nın M'si, Osman'ın O'su, Basri'nin B'si, Erin'in E'si, Süleyman'ın S'si, Erdoğan'ın E'si...

O'ya adını veren Telekomünikasyon İletişim Başkan Yardımcısı Osman (Şen) devlet büyüklerinin kriptolu telefonlarının dinlemesinden tutuklandı.

MOBESE'nin B'si Basri (Aktepe) MİT’te Elektronik ve Teknik İstihbarat Başkanı oldu. Ardından MİT’e devredilen Genelkurmay Elekronik Sistemler'in (GES) başına geçti. 15 Temmuz'dan sonra da cezaevine konuldu.

MOBESE'nin son E'si Erdoğan'da (Toprakman) ByLock çıktı.

İlk olarak İstanbul'da hayata geçen sistemin kurulumu FETÖ'cü Sürat Teknoloji'ye verilmişti. Ki 15 Temmuz gecesi yayını kesmek için TRT’yi basan ekip, bu şirketin bilişim uzmanlarından başkası değildi. Kameralar üzerinden yıllarca yasa dışı görüntü alan örgüt, istediği kaydı yok etti. Mesela, 2015'te Türkiye'nin çatışmalı bir ortama girmesinin başlangıcı sayılan Şanlıurfa'da iki polisin şehit edilmesi hadisesinde plaka tanıma sistemi FETÖ abilerinin talimatıyla kapatıldı. Birçok ilimizde kurulum FETÖ'cüler tarafından yapıldı. MOBESE'nin adı 15 Temmuz'dan sonra Kent Güvenlik Yönetim Sistemi diye değiştirildi.

           ***

Kısa adı TİB olan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'na ne demeli?

Kurum, iletişimin denetlemesini tek bir merkezden yürütmek amacıyla 2005 yılında kuruldu. Ankara İncek’te uzay üssü gibi kampüs inşa edildi.

TİB, yasal olarak telefon dinlemesi yapan tek kurumdu. Dinlemeler güya mahkeme kararıyla alınıyordu.

17-25 Aralık'ta ortaya dökülen tapeler, bunun öyle olmadığını gösterdi. FETÖ, başkentte yasa dışı dinleme üssü oluşturmuştu. Öyle ki çalışanların yüzde 85'i örgüttendi. Militanların çatıdaki dev antenler üzerinden dinlemeleri, eş zamanlı olarak yurt dışına transfer ettiği belirlendi. Binlerce kilometrelik kabloların ucu bucağı bulunamadı. TİB'in sırrı çözülemedi. 15 Temmuz'dan sonra kapatıldı.

TİB'deki sistemin kurulmasına Sürat Bilgisayar'da çalışan Harun Biniş öncülük etmişti. Biniş, 15 Temmuz gecesi Akıncı Üssü'nde darbeyi yönetirken yakalandı. Hâlen tutuklu.

           ***

Ya tarihe karışmış bir FETÖ projesi ÖYM'ler... Bilinen adıyla Özel Yetkili Mahkemeler...

Devlet Güvenlik Mahkemeleri kapatılınca yerine 2004'te Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. Maddesiyle yetkilendirilmiş ÖYM'ler kuruldu.

28 Şubat, Ergenekon, Balyoz, KCK... bütün davalar, bu mahkemelere verildi.

Özel yetkili hâkim ve savcılar, devlete operasyon çekti. Seferberlik Tetkik Kurulu kozmik odasında arama yapan Mustafa Bilgili, MİT tırlarını durduran tutuklu Özcan Şişman, MİT müsteşarını tutuklatmaya kalkışan Sadrettin Sarıkaya... Hepsi 'özel' yerleştirilmişti. Sarıkaya, 7 Şubat 2012'de Hakan Fidan'ı ifadeye çağırınca ÖYM'lerin niyeti ortaya çıktı.

Üç ay içinde 'özel yetkililer' gitti yerine bölgesel ağır ceza mahkemeleri oluşturuldu. Ancak çözüm olmadı. 17-25 Aralık'tan üç ay sonra onlar da tarihe karıştı. FETÖ'ye alet olan 38 Ağır Ceza Mahkemesi kaldırıldı.

           ***

Cumhurbaşkanının "kaptırdık" dediği UYAP, yani Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi ise 2004 yılında hayata geçirildi.

Bütün adalet mekanizması elektronik ortamda birbirine entegre edildi.

Tüm dosyalar, hâkim ve savcıların online erişimine açık hâle getirildi.

Ancak sistem, Sürat Bilişim'in yazılımcıları tarafından kurulmuştu. Bazı üst düzey FETÖ'cüler, 17-25 Aralık'tan sonra UYAP üzerinden kendisi hakkında soruşturma yürütüldüğünü görüp yurt dışına kaçtı.

75 FETÖ'cü emniyetçi bir gece, katakulli ile cezaevinden çıkarılmaya çalışıldı. Tahliyeler ancak UYAP kapatılarak engellendi.

           ***

Ya bugünlerde yeniden gündemde olan Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı...

Kısa adıyla ÖYP olan sistem, 2010 yılında uygulamaya konuldu. Üniversitelere merkezî sistem üzerinden akademisyen alınması esasına dayanıyordu.

Beklenti, Anadolu'daki başarılı çocuklara akademisyen olmanın yolunu açmaktı. Puanı iyi olan kazanıyordu. Görünürde hakkaniyetliydi. Ancak, ÖSYM'deki soru hırsızlıkları akıllara kurt düşürdü.

Bazı adayların soru çalarak yüksek notla akademisyen yapıldığı belirlendi.

ÖYP üzerinden 15 bin araştırma görevlisi alınmıştı. 2015 yılında uygulamaya son verildi. ÖYP'lilere 15 Temmuz'dan sonra kadro garantisi kaldırıldı. FETÖ damarı kesildi ancak hakkıyla kazanan ciddi bir mağdur kesim oluşturuldu.

           ***

FETÖ projeydi.

Devlet kurumları da FETÖ'nün projesi oldu.

Dilerim ders alınmıştır...