Afrin başlangıç

A -
A +
Zeytin Dalı Harekâtı, 58. gününde beklendiği gibi neticelendi. Afrin, anlamlı bir günde teröristlerden temizlendi.
Zorlu iklim şartlarına, Batı'nın paralı askerlerine, küresel güçlerin diplomatik taarruzlarına, "Afrin’e girilmesini asla doğru bulmuyorum" diyerek korkaklık sergileyen ana muhalefete, "TSK, ÖSO’nun arkasına gizlendi" şeklindeki algı operasyonlarına, sosyal medya yalanlarına rağmen fazla zayiat verilmeden harekât tamamlandı.
Askerî planlamadaki başarı ortada. ÖSO öncü gitti, TSK sağlama aldı. Tek bir sivilin bile burnu kanamadan iş halloldu.
Mehmetçik, çukur operasyonları ve Fırat Kalkanı'nda edindiği tecrübesini Zeytin Dalı'na ustaca yansıttı.
Elbette Afrin'den de çıkarılacak çok dersler oldu.
Mesela medya gücü belki ilk defa bu kadar etkin kullanıldı. Maksat, topluma çok iyi anlatıldı. Yalanlar anında deşifre edildi. Psikolojik harekât çok iyi yapıldı.
Afrin önemli bir aşamaydı. Anlaşılan iyi bir rüzgâr yakalanmışken, bu başarı Irak sınırına doğru yeni harekâtlarla taçlandırılacak.
Türkiye bunu ne pahasına olursa olsun yapacak. Çünkü, bölgeye inanılmaz boyutta asker ve mühimmat taşındı.
Nitekim Savunma Bakanı Canikli, "Sadece Afrin'den değil, tüm bölgeden teröristlerin temizlenmesine yetecek miktarda mühimmatımız var" dedi.
Hülasa Afrin bir başlangıç.
 
Bu hakareti sineye mi çekeceksiniz?
 
Geçtiğimiz yıl bu vakitler Tarih Vakfı, İstanbul Kültür Merkezi ve Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü, Rus Devriminin 100. yılı münasebetiyle bir panel düzenlemeyi kararlaştırıyor.
Yazışmalar sırasında İstanbul Fransız Kültür Merkezinin müdürü, Tarih Vakfı yönetim kurulunda bulunan koordinatör kadına mail üzerinden küfrediyor. Bunun üzerine panel iptal ediliyor.
Fransız muhataplarıyla bütün ilişkilerini donduran vakıf, Fransız Büyükelçiliği Kültür Müsteşarlığına özür beklentisini içeren bir protesto mektubu gönderiyor.
Kasım ayında mektuba cevap geliyor. Fransız Elçiliği, özür dilemediği gibi bir de üste çıkmaya çalışıyor. Vakıf yönetimi bunları bir açıklama ile ifşa etti.
Vakfın yönetiminde yer alan kadınlar Prof. Dr. Füsun Üstel, Prof. Dr. Nilgün Toker Kılınç, Doç. Dr. Gülçin Özkişi ve Esra Balcı.
Bunlar Cumhuriyet ve Birgün gibi gazetelerde yazılar yazmış, HDP'nin etkinliklerinde boy göstermiş isimler.
Rockefeller'in fonladığı, Soros'un desteklediği Tarih Vakfı'nın da yeri, yurdu, fikri, zikri belli.
Doğal olarak sol basında bir gürültü kopması beklenirdi.
Ancak kimseden ses çıkmadı.
Hadi diğerlerini geçtim...
Galatasaray Lisesi mezunu, Fransız ekolünden Fatih Altaylı bunu niye görmedi?
Bu hakaret, her topa giren Ertuğrul Özkök'ün dikkatini niye çekmedi?
Hangi kravatı takacağını bir hafta boyunca yazı malzemesi yapan Ahmet Hakan malzemeyi fark etmedi mi?
Ya kadın hakkı savunucusu Ayşe Arman neredeydi?
Elbette niye sessiz kaldıklarını merak ediyorum.
Ama cevabını asıl merak ettiğim soru şu: Söz konusu kadın akademisyene bir Fransız değil, Yunus Emre Enstitüsü'nden biri küfretseydi ne yaparlardı? Anasından emdiği sütü burnundan getirmezler miydi?
Ki nitekim üç beş yıl önce Hürriyet gazetesinin, bir dekanımızı öğretim üyesiyle münakaşa etti diye manşetine çektiğini çok iyi hatırlıyorum.
Otobüste, metrobüste abuk subuk adamların yaptıklarından fırtına koparanlar, efendileri sövünce sineye çekiyorlar.
Moda bir deyimle söylüyor "Görüyorsunuz, anlatmaya gerek yok, konuşmuyorum" diyorum.
Ve muhafazakâr bir gazetenin yazarı olarak, Fransızların çirkin tavrını kınıyor; onları özür dilemeye davet ediyorum!
 
Siz de böyle yaparsanız!
 
* İstanbul’da Millî Eğitim Müdürü, sahte 'çakar'la emniyet şeridine dalıyor. Polis durduruyor. Araya emniyet müdürleri giriyor. Polis açığa alınıyor.
* Hakkâri’de İlahiyat Fakültesi Dekanı, 31’inci sıradaki oğlunun önündekileri eleyip araştırma görevlisi olarak atıyor.
* Samsun’da savcı, nişanlısı telefonuna cevap vermedi diye polisleri yanına alıp yurt basıyor...
Bunlar son bir haftada haberi yazılan hadiseler.
Dürüst insanlar yetiştirmesini umduğumuz eğitimcilerimiz; topluma ahlâkı, kul hakkını anlatmasını beklediğimiz din adamlarımız, adalet dağıtmasını umduğumuz savcılarımız böyle yaparsa, diğer insanlara ne diyelim?
Kepenkleri kapatalım gitsin...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.