Eren Erdem’e kolay sorular

A -
A +
Önceki gece geç saatlerde Artı 1 televizyonunda dinledik yeniden aday gösterilmeyen CHP milletvekili Eren Erdem’i.
Çok çarpıcı ve CHP’yi âdeta bitiren açıklamaları oldu. Kendisini, hakkında oluşmuş tüm fikirlerimden soyutlanarak ve ne dediğine odaklanarak dinledim. Bunu samimiyetle söylüyorum.
Eren Erdem kendisini milletvekili adayı yapmayanın Bülent Tezcan olduğunu, FETÖ yayın organlarıyla görüşmeye Enis Berberoğlu ile birlikte Kılıçdaroğlu’nun talimatı üzerine gittiklerini, Türkiye’de FETÖ ile mücadele eden kişilerin başında geldiğini, bir FETÖ kumpası olan Selam Tevhid davasında yargılandığını, FETÖ’yü anlatan Nurjuvazi adlı kitabının olduğunu söyledi. MİT tırları belgelerini de Bülent Tezcan’dan aldığını ve onları okuyarak Tweetler attığını söyledi.
Eren Erdem hakkında FETÖ’ye üye olmamakla birlikte destek vermekten ve devlet sırlarını ifşa etmekten açılan bir dava var malum. Bunun için yurt dışı çıkış yasağı kondu. Kemal Bey de kullandığı bu malzemeyi bir safra gibi attı aday göstermeyerek.
 
ŞİMDİ GELELİM SORULARA
Eren Erdem’in yaklaşık 20 dakikalık konuşmasında pek çok sorunun bir kez daha cevapsız kaldığını gördük.
Ben de o yüzden buradan sıralıyorum:
1-MİT tırları dosyasını Bülent Tezcan’dan aldığında bunun bir FETÖ servisi olduğunu aklından geçirmedin mi? FETÖ’ye bu kadar duyarlı biri olarak!
2-FETÖ yayın organlarına destek vermeye “Ben genel başkanın talimatıyla gittim” diyorsun. Peki, şimdiki aklın olsaydı ne yapardın? Gittiğinde FETÖ’cülerin bu desteği hak ettiğini düşünüyor muydun yoksa “görev icabı” mı orada olduğunu düşünüyordun?
3-Bir FETÖ yayın organı olduğu bugün tartışmasız kabul edilen Karşı gazetesi kurulduğunda sen Genel Yayın Yönetmeni oldun. Karşı gazetesinin patronu Turan Ababey’i nereden buldun da getirdin? Onu arkadaşlarına çok güvenilir bir adam olarak tanıtmanın sebebi neydi?
4-Örneğin, Yazar Nihat Genç de sana “Yalvar yakar telefonlarda ‘ağbi bu adam çok temiz çok güvenilir sen de yazmalısın’ diyerek bizi nereye alet etmek istedin?” diye soruyordu. Ona cevap verebildin mi?
5-Turan Ababey daha sonra çıkıp “Karşı gazetesine birçok sahte belge, CD ve doküman cemaatten çikolata kutuları içinde geliyordu. Cemaatçi iş adamları, TUSKON’cular Eren Erdem ile sık sık görüşüyordu” dedi. Tatmin edici bir cevabın var mı?
6-Karşı gazetesini FETÖ tapelerinin ve sahte belgelerinin yayınlandığı bir operasyon gazetesi olarak kullandın. Bunu şu anda taksicilik yapan, gazetenin patronluğuna getirdiğin Turan Ababey söyledi. Neden şimdiye dek bir cevabın olmadı bu konuda ve hep bu konuyu unutturmaya çalıştın?
7-Oda Tv’yi, hakkında davalar olduğu zamanda ve en sıkışık anında neden bir sürü adamı ayartıp dımdızlak ortada bıraktın?
8-İran’a düzenlediğin yersiz ve anlamsız gezinin ardından FETÖ’nün uygulamaya koyduğu Selam Tevhid kumpasını nasıl açıklayacaksın? Bana “O davada ben de yargılandım” deme çünkü bu ortadaki tuhaf durumu izaha yetmiyor. Üstelik senin o geziye pek çok ünlü yazarı davet edip âdeta bu kumpasın içine sokmak istediğine dair bir izlenim var ortada. Bunu ben değil Karşı gazetesine yazar yapmak istediğini Nihat Genç söylüyor.
9-Bu İran temasları neyin nesi? Çok karışık ve izaha muhtaç. Yine Gazeteci ve Yazar Kenan Çamurcu’nun sitesinde yazdıkları yalan olabilir mi? Çamurcu’yu arayıp “Abi emniyetten tanıdıklarım söyledi, selefiler İran Konsolosluğunu basacaklar, bizim gidip İran Konsolosluğunu korumamız lazım” dediğini bizzat Kenan Çamurcu yazdı. Provokasyon tanımına ne uygun düşer diye sorulsa verilecek örnek ancak bu olabilirdi. Bu durumda Eren Erdem’e içimden de olsa “Sen ne ayaksın?” diye sorsam haksızlık olur mu?
10-Dün sosyal medyaya düşen son VİDEON ise(*) evlere şenlikti Eren Erdem. 
 
ÖNCE OLAYI ANLATALIM:
Ömer Güney adlı suikastçıyı yargılamadan ölüme terk eden Fransız devleti kendini aklamak için bir televizyon istasyonunu görevlendirmiş ve belgesel çektiriyor.
Malum, Ömer Güney, geçmişte çözüm sürecine çok yakın isimler olan Sakine Cansız ve arkadaşlarını sırf çözüm sürecini akamete uğratmak için öldürmek üzere kiralanmış bir suikastçıydı. MİT içindeki alt düzey FETÖ’cülerden biriydi. FETÖ, MİT yönetimini ele geçirememişti ve üstelik çözüm sürecinden CIA’in de isteği doğrultusunda rahatsızdı. Bunu Oslo belgelerini faş ederek sabote etmeye çalışmış ama yine de başarılı olamamıştı. Bu yüzden MİT’in yıpratılması gerekiyordu. Ömer Güney FETÖ’nün kamikazesiydi. Üstelik kanserdi ve ölecekti. Ailesine para yardımı yapıldı ve suikastla görevlendirildi.
Bu videonun linki aşağıda, izleyin ve Eren Erdem’in nasıl Fransız devleti tarafından kullanılan bir aparat olduğunu gözlerinizle görün. Ömer Güney’in telefon rehberinden bir numaranın MİT’e ait olduğu “tespit” edilmiş ve aranıyor. Hmmm, MİT. Santral görevlisi ne istediğini soruyor. Şu numara nereye ait? Erzurum Bölge İstihbarata. Hımmmm… Eren Erdem sigarasından derin nefesler çekip, sırıtıyor ve “Erzurum bölgesi KÜRT GERİLLASINA karşı operasyon merkezidir” diyerek bu dangalakça bir mantıkla, çözüm sürecini yürüten MİT’in Sakine Cansızları öldürttüğü yalanını atıyor. Amaç süreci bitirtmek.
Soru şu:
Neden Fransız devletinin bu operasyonunun aparatı oldun? Böyle zevzekçe bir operasyona malzeme olmaya utanmadın mı? Hiç soru sormak aklına gelmedi mi? Ve son olarak, PKK’lı teröristler senin için KÜRT GERİLLASI mı oluyor?
Başka sorum yok.
(*)https://www.youtube.com/watch?v=GKPz-kKv7to
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.