Şampiyon neden Beşiktaş olmasın?

Galatasaray gaza bastı, düşüşteki Alanya  ayak, Fenerbahçe iz sürüyor. İnanılmaz oynayan Gaziantep ise zirve yarışında soğuk nefesini rakiplerine her an hissetmiyor. Tebrikler.    Beşiktaş bu yarışın neresinde?   Son maçta Sivasspor’u 3-0 gibi net bir sonuçla yenen Kartal bu sezon her haliyle göz kamaştırıyor. O yüzden bu hafta yazımı siyah-beyazlılara ayırdım. Neden mi?    Önce bir soru   Gol çizgisi teknolojisi neden kullanılmıyor?  Malum önceki günkü maçta Sivasspor’un dengesini bozup, gardını düşüren olay, kaptan Hakan Arslan’ın devre arasında kırmızı kart görmesine sebep olan pozisyondu.  -Topun tamamı çizgiyi geçti mi geçmedi mi? Maç yazımda, “İçime sindiremedim, o golü” diye yazmıştım. Hâlâ da aynı düşüncedeyim, bu nasıl bir acemilik, kulüpler o kadar masraf ediyor, hakemlerin yönetimini kolaylaştırmak ve futbolda adaleti sağlamak adına yüksek teknoloji transfer ediyor ama gol makinesi cihazı olması gereken yerde değil, niye değil arkadaş?  Büyük eksiklik bu, süs olsun diye mi alındı o cihazlar?  Yazık değil mi, Sivasspor’a, Hakan Arslan’a, Rıza Çalımbay’la, Mecnun Odyakmaz’a. Yazık, hem de büyük yazık ve haksızlık.    PFDK Üyeleri elini vicdanına koymalı    Buradan PFDK’ya sesleniyorum, Hakan’ın hakeme hareketi tasvip edilecek bir şey değil ama ceza keserken kaptanı bu kadar çıldırtan sebepleri de göz ardı etmeyin, lütfen! Yoksa adalet büyük yara alır!   Sergen Yalçın model oluyor   Beşiktaş'taki güzellikler o kadar çok ki.. Hangi birini anlatayım size? Oyunun iki yönünü de başarıyla oynatarak  büyük değişime imza atan Sergen Yalçın’ın örnek teknik adamlığından mı, Güven, Rıdvan, Dorukhan, Oğuzhan gibi isimleri ekine kazandıran cesaret ve takım mühendisliği marifetinden mi başlayayım yoksa Kartal’ı yüksek uçuran ayrıntıdaki güzelliklerden mi?  “Nedir o bizim göremediğimiz güzellikler?” dediğinizi duyar gibiyim.    “Neden Beşiktaş olmasın?”   Bir kere sezon başındaki o umutsuz hava ile “yetersiz kadro” psikolojisi yerini tam bir uyum, verimlilik ve moral iklimine bırakmış. Özetle değişim muazzam...  Şimdi siyah-beyazlı camiadaki herkes iddialı ve “Şampiyon neden Beşiktaş olmasın?” diye hesap yapıyor. Öyle ki o klasik as-yedek kavramı da vasfını “kolej takımı” ve Premier Ligi kalitesine taşımış. Kartal’da tam bir ekip bütünlüğü mevcut. Lakin Sergen Hoca, “Bu sezon Beşiktaş şampiyon olur mu?” sorusuna “Önce Mart’ı görelim” diye temkinli yaklaşıyor, niye bu güvensizlik?İnanacaksın Sergen Hoca, önce sen inanacaksın ki camianı o hedefe inandırabilesin.   N'Sakala ve Rosier harika!   Dikkat edin! Ankaragücü maçında Necip ve Rıdvan yoktu ama takımda savunma anlamında panik de yoktu. N'Koudu ve Rosier harika performansıyla takım arkadaşlarını hiç aratmadı.  Yine aynı maçta Aboubakar, Atakan Çankaya’nın başarılı markajında fiilen buharlaştı, Sivas maçında da oynamadı ama Beşiktaş’ın gol tasası da yoktu. Güven, Larin, Oğuzhan aslanlar gibi giydiği formanın hakkını verdi mi verdi.   Bay Çilingir devrede!   Bay Çilingir Demogaj Vida can kurtaran gibi her yere yetişiyor, yetişti de. Hırvat Yıldız savunmada Welington ile zaman zaman riskli görüntü verse de önceki iki maçta jeneriklik golleriyle herkesi mest etti.    Her takıma lazım   Hiç kuşkusuz emektar Atiba ve oyuna hız kazandıran Larin, Beşiktaş’ın olmazsa olmazı.  Sergen Hoca, Güven ve Oğuzhan’ı da kazanıyor, bunlar doğru futbol, hedefe oyun ve güçlü takım atmosferi adına güzel hareketler. Ancak “her takıma lazım”, denilen biri var ki Sivasspor maçında da sahanın yıldızıydı. Kim mi, o?  Rachid Ghezzal.  Takımı ve oyunu inanılmaz iyi organize ediyor. Oyun rakibin katı savunması ile kilitlediği anda ortada pozisyon yokken yaptığı “nokta atış”la Beşiktaş’a “çaresiz değilsiniz çare sizsiniz” diye umut aşılıyor.    Yarına bugünden hazır   Bu göz kamaştıran gelişim Beşiktaş’ı sadece Süper Lig’de değil uluslararası rekabette de iddalı kılacak büyük bir avantaj. Dahası şampiyonluk için yarışan her takım için harika bir durum. Ancak Beşiktaş’ın kendi normallerine kavuşabilmesi için bir iki  mevkiye takviye şart.   Dersimiz trafik Komutanım!   “Canınız canımız. Huzurunuz mutluluğumuz.” düşüncesiyle çocuklara trafik kurallarını öğretmek için kolları sıvayan ve futbolun sihirli gücüne yönelen Antalya İl Jandarma Alay Komutanlığı’nı tebrik ediyorum. Bu anlamlı projeye Alanyaspor Başkanı Hasan Çavuşoğlu, teknik direktörü Çağdaş Atan ve oyuncusu Efecan’ın da katarak çok faydalı bir çalışma gerçekleştirdikleri için. Önemi mi; insan!  Ayrıca Olimpiyat kavramında kurallar çok önemli, tıpkı ulaşım, çevre, güvenlik, konaklama, ağırlama ve yüksek teknoloji gibi.  Bir topluma bu değerleri çocuk yaşta aşılamak büyük bir kazanım.   GÜNÜN SÖZÜ   “Öfke ile kalkan zararla oturur”