Enver Ağabey’i anarken...

Geçtiğimiz pazartesi, yani 22 Şubat’ta Enver Ağabey’in vefatının 8. yılında hasretle, fazlasıyla gurur ile andık. Unutamadığım o anım yine canlandı. Bir gün gazetemizin toplantı salonunda Enver Ağabey’in çalışanlara sesleneceğini belirtti kardeşlerim. Ve Sadık Söztutan Kardeş’im, benim de mutlaka katılmam gerektiğini söyledi. Gittim ve en arkada bulunan bir yere oturdum. Enver Ağabey geldi, konuşma yapacağı kürsüye yöneldi. Ve hemen bir iki dakika sonra bir arkadaşı çağırıp bir şeyler söyledi. O arkadaş da yanıma birini yollayıp Enver Ağabey’in benim en öndeki sandalyelerden birine oturmamı istediğini iletti. Kalktım gittim ve en öne oturdum. Ama heyecanım coşmuştu. O konuşmayı hiç unutmadım. Çok satan bir gazetenin patronunun o konuşması, bugün keşke benzeri konumdakilere ulaştırılsa da gazetecilik eski günlerine dönebilse... Nurlar içinde yat büyük üstat! Eserin de güvendedir.

Ah Hıncal Usta ah!
Hıncal Uluç Ağabey, kaç gündür 6.222 sayılı Kanun’un uygulayıcıları olan savcıları göreve çağırıp duruyor. Mesele derbideki tribün kalabalığı... Yahu üstadım ne uğraşıp durursun ki! Bu ülkede sadece bir kanun geçerlidir. Hangisi mi? Yersen kanunu... Kulakların çınlasın İstanbulsporlu, Adana Demirsporlu eski stoper dostum Yavuz!

Paralarınıza yazık oluyor!
Bir, Birevim Elâzığ İl Özel İdare Kadın Basketbol Takımı izledim ki, sormayın gitsin... Bir aralık saymayı bıraktım, çünkü kalem tükendi. Ben hayatımda hiç bu kadar çok sayıda 24 saniyeyi kullanamayan bir takım görmedim. Hem erkeklerde hem kadınlarda... Takım hocası da tecrübeli, tanıdık Aziz Akkaya... Pes yani!

Avcı, avına devam ediyor!
Ne mermisi tükeniyor, ne silahı tutukluk yapıyor, ne de avı hamle yapabiliyor. Evet, Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, eski takımlarından Başakşehir’e karşı maçın bitmesine çok az bir zaman Yusuf’u oyuna soktu, o Yusuf da otuz metre sürdüğü topu sol ayağından çıkan mermi ile takımına maçı kazandırdı. Üstelik Avcı’nın kalesinde bebek vardı. Peki, Aykut Hoca’nın takımı böyle bir toy kaleciye hiç şut attı mı? Yanlış aklımda kalmadıysa sadece tek bir adet, o da karambolde... Bu köşede hep yazdım durdum, dedim ki, bu Başakşehir acaba Bursaspor’u mu taklit ediyor diye... Anlaşıldı değil mi?

Büyük takımın önceliği nedir?
Şayet büyük takım, yani büyük bir firmanın ekibi iseniz, öncelikle büyük bir kaleciniz olmalıdır. Çünkü böyle olursa hem defansınız hem de takımınızın tamamı, “Nasılsa arkada o var” diye biraz daha cesaretli, biraz daha risk alarak hamle yapar. İşte Muslera en çarpıcı örnek... Yine Alanya’da yapacağını yaptı. Tamam da, acaba Taylan yerinde, Etebo da başka görevle oynasaydı, daha etkili olunurdu sanırım, değil mi Fatih Hoca? O Yedlin’in de daha bir fırın ekmek yemesi gerekiyor galiba... Acaba Ömer Bayram kendisine tercih edilen diğer sol bekleri unutturdu mu?

Erol Bulut için ne demiştim?
Efendim, Fenerbahçe’nin Erol Bulut ile kesin anlaştığı şeklinde haber gelmişti benim aSpor’daki “90a” programıma... Ne diyorsun diye hemen sordular. Aynen şöyle demiştim: Etme Erol Kardeş, kendini harcarsın... Ne oldu? Haklı mı çıktım? Bir de üzerine Emre Belözoğlu konmaz mı? Ya diğer Fenerbahçeli eski futbolcular... Göztepe yenilgisi mi? Bir takımda hem Sosa hem Mesut hem Pelkas varsa, o takım aklını kaybeder... Messi, Alex ve Hagi, Zidane gibileri sahada ise hatırlar mısınız başka benzerlerini? Siz yine tribünden aşağıya pusula gönderiniz, gönderiniz ki, bazı büyük futbol bilgini olan yöneticileriniz sizi alkışlasın!

Seyirci yoksa gürültüsü var!
Bendeniz epeyce bir zamandır basketbol ve voleybol maçlarını futbolumuzdaki rezalete tercih eder dururum. Son olarak da Fenerbahçe ile VakıfBank kadınlar maçına kilitlendim. Sonuç mu? Önemli değil... Ama nedir o maç sırasında tribünde sanki 5 bin seyirci varmış gibi patlatılan tezahürat? Ceza mı? Ben bu satırları yedeklerken henüz tık yoktu...

Alanyaspor’da Bakasetas olsaydı ya...
Alanyaspor, hele hele kaptanının takıma katılımı ile, bizim ligin iyi futbol oynamada en istikrarlı takımı... Şu Galatasaray maçında Bakasetas olsaydı maç böyle mi biterdi? Bunu bu takımın patronları oturup değerlendirmelidir.

Ağzına sağlık Josef!
Beşiktaş’ın yeni sigortalarından Josef de Souza ile yapılan bir röportajda demiş ki, “Bizim takımın jokeri Necip Kardeş’imizdir”. Yapma be Josef! Medyada o kadar fazla sayıdaki Necip aleyhtarını duman ettin. Dua et sana da takmasınlar... Pardon; Bu hafta Necip hangi görevde olacak acaba?

Basketbolda iyi yoldayız!
Anadolu Efes ile Fenerbahçe’nin Euroleague’deki icraatları ile sevinirken millî takım da hem İsveç’i hem de Hırvatları dize getirerek vizeyi kaptı. Hele hele öyle gençler var ki, şimdilerde takımda, sanki yarınların da garanti altında olduğunu söylüyorlar. O hâlde aynen devam!